Anasayfa /  Ekonomi /  Enerji

101 Baraj ve Hidroelektrik Santralin Açılışı 14 Ocak’ta

101 Baraj ve Hidroelektrik Santralin Açılışı 14 Ocak’ta

Abone ol
Abone ol 17 Ocak 2016 13:36

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, enerjide bir kriz yaşanması durumunda hidroelektrik baraj ve santrallerden sağlanan elektrik üretiminin...

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, enerjide bir kriz yaşanması durumunda hidroelektrik baraj ve santrallerden sağlanan elektrik üretiminin yedekler de devreye alınarak yüzde 20 artırılabileceğini belirterek, “Endişeye gerek yok, ayrıca toplam 2 bin 194 megavat güce sahip ve maliyeti yaklaşık 10 milyar lira olan 101 baraj ve hidroelektrik santralin daha toplu açılışı 14 Ocak’ta yapılacak” dedi.

Bakan Eroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, enerjide büyük ölçüde dışa bağımlı olan Türkiye’nin bu alanda sıkıntı çekmemesi için kaynak çeşitlendirmesinin önemine değindi.

Yerli kaynakların mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Eroğlu, “Ülkemizde en yüksek potansiyele sahip olan kaynak da hidroelektrik enerji ve bu kapasitenin tamamı devreye alınabilirse, Türkiye’nin elektik tüketiminin yaklaşık yüzde 80′i karşılanabilir. Elektriğin şu anda yaklaşık dörtte birini hidroelektrik enerji kaynaklı baraj ve santrallerden karşılıyoruz ve elimizde yeteri kadar su var. Bir kriz olması durumda yedekleri de devreye sokarak hidroelektrik kaynaklı üretimi yüzde 20 artırmamız mümkün, vatandaşlarımızın endişe etmesine gerek yok” diye konuştu.

-101 tesisten 7,4 milyar kilovatsaat elektrik

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2004 yılında hidroelektrik santrallerin yapımını hızlandırmak ve kullanılabilir potansiyelini artırmak için seferberlik başlattığını anımsatan Eroğlu, şöyle konuştu:

“Özel sektörün de katkılarıyla çok yol katedildi. Hidroelektrik ve baraj kapasitelerindeki artış önemli ama daha da fazlası lazım. Bu doğrultuda, Cumhurbaşkanı tarafından 14 Ocak’ta toplam maliyeti yaklaşık 10 milyar lira olan 101 baraj ve hidroelektrik santralin toplu açılışı yapılacak. Türkiye’nin yedi bölgesinde yer alan 2 bin 194 megavat toplam güce sahip projeler yıllık 7,4 milyar kilovatsaat elektrik üretecek.”

Potansiyelin artırılmasında özel sektörün payının gözardı edilemeyeceğine vurgulayan Eroğlu, “13 yılda özel sektör tarafından 422 hidroelektrik santrali işletmeye alındı, kurulu güce 13 bin megavat, üretime 40 milyar kilovatsaat eklendi. Kısa zamanda büyük bir gelişme oldu” ifadelerini kullandı.

- 2019′a kadar bin 71 tesis daha

Bakan Eroğlu, Türkiye’de suyun yaklaşık yüzde 75′inin sulamada kullanıldığını belirterek, şunları kaydetti:

“Yazın şehirlere verdiğimiz su miktarı da artan taleple birlikte yükseliyor. Bunu nasıl karşılayacağız? Akarsularımızın bir kısmı kurur ve azalır. Baraj ve göletlerin yapılması bir gerekliliktir çünkü Türkiye yağışların bol olduğu bir ülke değil, yarı kurak iklim bölgesinde yer alıyor. Suyu bol olduğunda biriktirmek en mantıklısıdır ve biriktirince de bunun gücünden faydalanmak doğaldır. Elektriği depolamak mümkün değil ama barajlarda suyu biriktirmek suretiyle elektrik orada dolaylı olarak depolanıyor. Enerjinin çok kullanıldığı akşam saatlerinde birden bire elektriğe talep artar. Pik saatlerdeki ihtiyaç barajlı hidroelektrik santrallerden karşılanıyor. Bunun için barajlar ve göletler yapıyoruz. Bu konuda bir müjde daha vermek isterim, 2019 yılına kadar bin 71 adet gölet ve sulama tesisi yapacağız.”

- HES karşıtlarının iddialarına yanıt

Bakan Eroğlu, hidroelektrik santrallere karşı çıkan bazı toplulukların “suyun kirletildiği, özel şirketlerin suyu parayla vatandaşa sattığı ve çevrenin tahrip edildiği” yönündeki iddialarını da değerlendirdi.

Eroğlu, şöyle devam etti:

“Hidroelektrik santraller kimyasal madde kullanmıyor, suyu alıyor ve hatta türbine zararı olmaması için nehirdeki kum, çakıl gibi maddeler arıtılıyor. İddiaların aksine, türbinden çıkan su çok daha temiz ve oksijeni bol. İkinci olarak vatandaşların suyu parayla satın almak durumunda kaldıkları söyleniyor ki bu yanlış. Şirketlerin bir litre dahi suyu kullanma hakkı yok. Sadece suyu yukarıdan aşağı düşürüyor ve gücünden istifade ediyor. Vatandaşların sulama ve içme suyu ihtiyaçları zaten karşılanıyor.

Ayrıca barajların çevreye zarar vermesi söz konusu değil. Bunlar normalde havzada küçük bir nokta, taşkınları önlüyor ve güzellik sağlıyor. Ormanlardan verdiğimiz alan da koca bir havzada bir toplu iğne başı kadar. Bir ağaç kesildiği zaman beş ağaç dikilmesi mecburiyeti getiriyoruz, böylece çevre de tahrip olmuyor.”

Bakan Eroğlu, baraj ve hidroelektrik santrallerinin yapılması gerektiğinin altını çizerek, “Neticede iddiaları hep boşa çıkarıyoruz ama bazı vatandaşlar maalesef iddialara kanıyor. Tüm vatandaşlarımızdan, bunu Türkiye’nin menfaatleri için yaptığımızı dikkate almalarını ve yanlış beyanlarda bulunanlara itibar etmemelerini rica ediyorum” çağrısında bulundu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de 255 milyar kilovatsaati geçen yıllık elektrik tüketiminin yaklaşık yüzde 25′i, toplamda 22,3 bin megavatı aşan kurulu güce ulaşan irili ufaklı baraj ve akarsu hidroelektrik santrallerinden sağlanıyor.

Kaynak: AA

Yorumlar