2020 ARABA FİYATLARI NASIL? İKİNCİ EL ARAÇ FİYATLARI DÜŞER Mİ?
Sıkı bir pandemi yaşadığımız günlerde mecburen toplu taşıma kullananlar aklından “ikinci el bir araba alsam mı?” diye bol bol geçirdi. Arabasız oldukça zorlandık. Özellikle İstanbul gibi büyükşehirler de yaşayanlar için araba olmazsa olmaz. Park yeri, benzin gibi bahaneler ise çok eski de kaldı. Çünkü artık hayatımızın tam merkezine koronayı aldık. Ehliyet, bütçe gibi gerekli koşullara sahipseniz araç sahibi olmamak kaçınılmaz.
Şu an 70 bin değerindeki araçlar 100 bin TL fiyatlara satılıyor. Bu devran böyle gider mi? Elbet bir yerde patlak verecektir. Balon fiyatlarla boğazımıza yumruk gibi inen araç fiyatları düşecek gibi değil, ama bir stabilite bekleniyor.
Şu an sıfır araç almak isteyenler bile zorlanıyor. Çünkü markalar neredeyse Eylül ayına kadar araç veremiyor. İkinci el araç sahipleri ise burunlarından kıl aldırmıyor. İndirim 500 ila bin TL ayarında geziyor. Araba arama motorlarından sahibinden, arabam.com gibi internet portallarına uzun süre bakmış biri olarak diyebilirim ki inanın pandemi sürecinde araç sahibi olmak deveye hendek atlatmaktan zor! İkinci el araçlar en az 10 ila 30 bin arası fiyatlar artmış durumda.
2.el araç alırken nelere dikkat edelim?
2 yıl önce sıfır araca gelen ÖTV indirimi ile ikinci el ve sıfır araç fiyatlarının birbirine yaklaşmış durumda ki pandemi süreci de bunu destekledi. Ama yine de ayağınızı yerden kesecek ikinci el bir araç sıfırdan daha uyguna geliyor.
Önce kilometresine, yani aracın yorgunluğuna bakılıyor. 40 ila 50 bin km’ye kadar yorgun sayılmıyor. Tramer, ağır hasar kaydı veya önden vurulmamış olması da tercih sebepleri arasında bulunuyor. Çünkü arabada sistem çok önem arz ediyor. Hatta kilometresinden önce birçok şoför arabanın hasar durumuna bakıyor. En önemli konfor ve güvenlik detaylarından biri de yokuş kalkış desteği olduğu söyleniyor. Aracın yollarda gezmesini ve yokuşu kuvvetli tırmanarak kaymasını engelliyor.
Manuel vitesli donanımlılar ise her zaman otomatik vitesten ucuz olsa da bu trafik yoğunluğunda pek tercih edilmiyor. Otomatik ya da yarı otomatik iş görüyor. Hayat koşturmacasında unutkanlığın arttığı bu günlerde de elektronik akşamlarının detayları alımda dikkat çekiyor.
Kendiliğinden kapanan kilitler ve camlar aranıyor. Güvenilir bir galeri sahibi tanınmıyorsa genelde sahibinden satın alınan araçlar için Opel Corsa 1.2’ler, 6 ya da 7 yaşında Clio modelleri, Honda ve Hyundai i10 ve i20’ler tercih ediliyor.
Dizel mi Benzinli mi?
Son zamanlarda dizele rağbet azalıyor diyelim. Dizel arabalarda biraz sorun çıkarttığı dilden dile dolaşıyor. LPG ise tam bir muamma. Eğer fabrika çıkışlı ve sıfır olursa tadından yenmiyor. Sapasağlam bir LPG’li araca kim hayır der ki? Ama yokuş çıkış desteğini almak ve tam randımanlı gaz kuvveti adına benzin tek tercih oluyor.
Sıfır araç mı alsam?
Biraz daha kemerleri sıkarak sıfır araç almak isteyenler için ise durum pek parlak değil! Fiyatlar artmaya devam ediyor. 2 hafta önce 150 bin olan araçlar şu an 165 sınırına dayandı. Özellikle Alman gücüne inananlar Opel, Audi ve Volkswagen tercih ediyor. Ama yedek parçaya ulaşım ve satış kolaylığı isteyenler Renault markasını seçiyor. Son zamanlarda ise Renault markasının Clio 1.5 dCi Icon modeli göze çarpıyor. Yol tutuşu, iç genişliği, benzini koklayarak harcaması ve şık iç tasarımı ile göz dolduruyor. Demir mavisini şiddetle tavsiye ediyorum. Yanınızdan bir bmw edasıyla süzülüyor. Opel Corsa’nın yeni modeli ve Hyundai i20’de aynı şekilde alınabilir.
Citroen, Fiat, Dacia, Kia, Egea, Hyundai gibi markaların yaptığı cazip kampanyalar 112 bin TL üstü bütçesi olanların markajında yer alıyor. Zaman geçtikçe kıymetlensin diyor ve bütçeniz hazır ise sıfır piyasası da yatırım için iyi bir alternatif olabilir.