Yeni güneş panelleri
Yeni güneş panelleri
Yeni nesil güneş panelleri çatılarla sınırlı kalmıyor, bisiklet yolları ve park alanları gibi pek çok alternatif alana yayılıyor. Güneş enerjisi yaygınlaştıkça, çatılarda kullanılan klasik güneş panellerinin yerini farklı alternatifler alıyor. Yeni nesil panellerin ortak özelliğiyse, enerji üretiminden farklı ek faydalar da sağlamaları. Son bir yıl içinde dünyanın farklı köşelerinde rastladığımız güneş enerjisi projeleri kimi zaman su kanallarını koruyor kimi zaman bisiklet yollarını aydınlatıyor.
• Yeldeğirmeni geleneğini rüzgar güllerine taşıyan Hollanda, yenilenebilir enerji hedeflerini gerçekleştirirken güneşi de atlamıyor. Bu konuda oldukça yenilikçi bir yaklaşım deneyen ülke, çatılara güneş paneli yerleştirmektense, bisiklet yollarından güneş enerjisi elde etmeyi deniyor. Krommenie’de başlatılan pilot uygulamada, hem kırılmayacak kadar sağlam hem de güneş ışınlarını algılayabilecek kadar saydam olan özel bir kaplama malzemesi kullanılıyor. Yaklaşık 70 metrelik yolun maliyeti 3,75 milyon dolar olduğu için proje finansal anlamda biraz iddialı görünüyor. Bununla beraber her yenilenebilir enerji projesi gibi, bisiklet yolu da ürettiği enerjiyle kendini yavaş da olsa amorti etmeye başlıyor. • Güneş enerjisi panellerini bisiklet yoluna uygulayan tek ülke Hollanda değil. Güney Kore de bu yıl başlattığı bir projeyle bisikletlerin kullandığı bir yolun zemininde değil ama çatısında güneş paneli kullanıyor. Daejon ve Sejong arasındaki otobanın orta bölümünde yer alan 32 kilometrelik bisiklet yolunun üzerine yerleştirilen güneş panelleri hem enerji üretilmesini sağlıyor hem de bisikletlileri güneşten ve yağmurdan koruyor.
• Paneller için bisiklet yollarından sonraki duraksa otoparklar. Bu konuda son dönemin en çok dikkat çeken projelerinden Solar Roadways, “Amerika’da günün büyük kısmında güneş ışınlarına maruz kalan yaklaşık 2 milyar otomobil park alanından güneş enerjisi üretilebilir mi?” sorusunun cevabını arıyor. Sekiz yıldır çalışan proje geliştiricileri, kurşun geçirmez cama benzeyen bir malzeme kullanıyor. Yüzeyi strüklü şekilde üretilen temperli cam, ısındıkça buzlu yüzeyleri eriterek yol güvenliğine de katkı sağlıyor. Ayrıca özel ışıklandırmalarla şeritler oluşturabiliyor, sensörler sayesinde yoldan geçen yayalar konusunda önceden sürücüyü uyarabiliyor. Tüm bu nedenlerden dolayı, otoparklar için geliştirilen malzeme otoyollar için de büyük bir potansiyel barındırıyor. Proje, tüm bunları gerçekleştirebilmek için öncelikle Indiegogo’daki 1 milyon dolarlık hedefine ulaşmaya çalışıyor.
• Tabii ki güneş enerjisinden katma değer yaratmak için her zaman bu kadar büyük yeniliklere ihtiyaç duyulmuyor. Klasik güneş panellerinin farklı mekanlarda kullanılması da önemli farklar yaratabiliyor. Örneğin Hindistan, büyüyen enerji ihtiyacını güneş enerjisiyle karşılamak için sulama kanallarının üzerini güneş panelleriyle kaplıyor. Böylece hem yenilenebilir enerji üretiliyor hem ülkedeki yüksek sıcaklık değerleri nedeniyle kanallardaki suyun buharlaşması önleniyor hem de tarım arazilerine yerleştirilmeyen güneş panelleri sayesinde fazladan yer işgal edilmeyerek tarımsal üretim korunuyor.
• Güneş panellerinin kapladığı geniş alanlar için sunulan diğer bir çözümse dar alanları değerlendirmenin ustası Japonya’dan geliyor. Japonya, güneş enerjisi tarlalarını kullanılmayan golf sahalarına kuruyor. Ağaç ve dolayısıyla gölge olmayan bu alanlar yüksek oranda güneş ışınına maruz kalıyor. Proje hem güneş enerjisi üretiminin artması hem de aşırı su tüketimi nedeniyle eleştirilen golf sahalarının sürdürülebilir şekilde dönüştürülmesi için örnek oluşturuyor.
Cam yüzeylerin güneş enerjisi üretmesini sağlayacak teknolojik gelişmelerle veya sadece panellerin yerini değiştiren daha pratik yeniliklerle, dünyada her geçen gün daha fazla kişi yüzünü güneşe dönüyor, güneşin sonsuz enerjisinden faydalanıyor.
Bu yazı Dünya gazetesinin TSKB katkısıyla hazırlanan Sürdürülebilir Vizyon köşesinde yayımlanmıştır.