İSTİHBARAT ZOOM

Korona virüs günleri sonrası hayatımızı ele geçirmiş olan teknoloji, öncesinden beter hale geldi. Bu süreçte dışarıyla temasın kilit unsuru elbette.

Online ders, fikir işçiliği üzerinden geçim sağlayanlarımız ve pek çoğumuz iş yerimizi evlerimize taşıdık. Peki ya bu internet paketlerinin hatırı sayılır ücretleri?

Haberlere konu olduğu için aktarmakta sakınca görmüyorum, ders anlatmak için Zoom adı verilen video- konferans programını kullanan Türkiye'deki çoğu öğretmen hesaplarından 58.5 ABD doları kesintisi olduğunu fark etmiş.
Demek ki EBA yetmemiş olacak ki eğitimciler Zoom programını kullanmak zorunda bırakılmış diyor zihnim...

Olay açığa çıkınca hezeyan dinsin diye dindirmeye yönelik açıklama da gelmişti, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan ama olanlar olmuş muydu olmuştu....

Hatta bunlar gündeme gelmeden önce New York Eğitim Dairesi Başkanı Richard Carranza bu uygulamanın kullanımını yasakladılarını duyurmuştu. Ve güvenlik açığı yarattıkları tüm dünyaya yayılmışken Zoom yönetiminden, kullanıcıların özel hayatlarına dair güvenlik açığı yaratılmaması adına gerekli tedbirleri aldıklarını bildirmeleri talebi New York Savcısı Leitia  James tarafından geçtiğimiz haftalarda yapılmıştı.

Eeee bunlar dönerken karantina koşullarında profesyonel yaşam idamesi olarak kullanılan Zoom için tekrar tekrar düşünmeli sanırım.

 Hele ki şu koşullarda istihbarat servislerinin yükünü de unutmamalı. Hangi istihbarat kimlerin elinde acaba? Daha önce herkes herkesi dinliyor diyorduk ve bunu en tepeden aşağıya herkes söylüyordu.

Şimdi bireysel özgürlük alanlarımızı teknoloji ile gönüllü olarak biz vermiş oluyoruz, farkında olup dikkat etmek de yarar var.