'İnme çaresiz bir hastalık değil'
Dünyada en büyük sağlık sorunlarından biri olan ve halk arasında "felç" olarak bilinen inme hastalığının, erken müdahaleyle kalıcı hasar bırakma oranının bazı hastalarda tamamen yok edilebildiği bildirildi.
Abone olDünyada en büyük sağlık sorunlarından biri olan ve halk arasında "felç" olarak bilinen inme hastalığının, erken müdahaleyle kalıcı hasar bırakma oranının bazı hastalarda tamamen yok edilebildiği bildirildi.
Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bilgehan Acar, inmenin çok büyük bir toplumsal sağlık problemi olduğunu söyledi.
Acar, hastalığın gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde ölüm nedenleri arasında üçüncü, erişkinlerde sakatlık nedenleri arasında da ilk sırada yer aldığını aktardı.
Gelişen teknolojiyle bilinenin aksine inmenin çaresiz bir hastalık olmadığına dikkati çeken Acar, "Son güncel çalışmalarda inmenin artık tedavi edilebileceğini biliyoruz. Tedavi sürecinde özellikle ilk 3 saat bizim için çok kıymetli. Son yapılan çalışmalarda bu sürenin 4 saat 30 dakikaya kadar, hatta girişimsel işlemlerle 6-8 saate kadar uzayabildiğini biliyoruz. İlk 4,5 saat hastalara öncelikle damar yolundan verilen pıhtı eritici tedavi yapıyoruz. Bu eritici tedaviyi yapabilmek için belli kriterin olması lazım. Eğitim ve araştırma hastanemizde biz bunları değerlendirebilecek kapasiteye ulaştık." ifadelerini kullandı.
Acar, inmenin birtakım belirtileri olduğunu, konuyla ilgili yapılan toplumsal çalışmalarda özellikle çok basit skorlamalar bulunduğunu belirterek, "Bir kişinin ağzında kayma, konuşmasında bozulma, kol veya bacaklarında, uzuvlarında güçsüzlük olduğunda bu kişi hiç tereddüt etmeden düzelmiş olsa bile 112'yi aramalı veya en yakın sağlık merkezine bir yakını vasıtasıyla ulaştırılmalı." diye konuştu.
'Zaman çok önemli'
SAÜ Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Harun Kılıç da inme hastalarına müdahalenin bir ekip işi olduğunu ve SAÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesinde bu hastalıkla ilgili iyi bir ekip oluşturduklarını belirterek, "İnmede erken tedavi yapılabilirse bu kişinin sakat kalması engellenebilir. Biz de gelişen teknolojiyle hastanın beynindeki damarında meydana gelen pıhtıyı temizleyerek, beyni tekrar açıyoruz. Burada tabii zaman çok önemli. Zaman ne kadar uzarsa beyin hücresi o kadar çok ölüyor. Beyin hücreleri ölmeden o pıhtıyı alıp çıkartırsak beynini kurtarabiliyoruz. Tabii beynini kurtarmak demek de hasta için sakat kalmamak demek, yaşamak demek. Onun için çok önemli." diye konuştu.
SAÜ Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Türkan Acar ise inme hastalığında ilk 3-4,5 saatin altın standart değerinde olduğunu, bu nedenle hastaların tereddüt etmeden en yakın sağlık merkezine mutlaka başvurması gerektiğini vurguladı.