ABD fuarında 3 bin kişiye balık yedirdik

ABD fuarında 3 bin kişiye balık yedirdik. ABD’nin yılda 37 milyar dolarlık su ürünleri ve hayvansal mamuller ithalatı yaptığını belirten Tuncay Sagun, bu pazarda payımız istenilen seviyede değil, THY’nin direkt uçuşları ve desteği ile ABD pazarında şansımız artar” dedi.

ABD’nin Boston Eyaletinde düzenlenen Seafood 2016 fuarına Türkiye’den İstanbul Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracat-çıları Birliği’nin milli katılım organizasyonu ile 10 firma katıldı. ABD’ye yapılan ihracatta ilk sırayı 14 milyon dolar ile deniz levreği alıyor. Onu sırasıyla Çipura ve dondurulmuş fileto ve orkinos izliyor

Fuarda hem sektör hem de Türkiye’nin tanıtımı için çeşitli etkinlikler düzenlenirken, Türkiye pavilyonunda kurulan mutfakta pişirilen 3 bin porsiyon balık ziyaretçilere ikram edildi.

Dünya ticaretinin en büyük oyuncusu Amerika Birleşik Devletleri, 2016 yılında Türk balıkçılarının da hedefi oldu. ABD’nin Boston eyaletinde düzenlenen Seafood 2016 - Kuzey Amerika Su Ürünleri Fuarı’na, İstanbul Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Tuncay Sagun başkanlığında ilk kez katılan 10 Türk firması Amerika’yı içeriden keşfetti.

Fuarda her gün 1000 porsiyon balık pişirildi

Türk pavilyonunda kurulan mutfakta her gün 1000 porsiyon balık pişirerek fuar ziyaretçilerine dağıtılırken, Türk balıkları uzun sıralar oluşturan ziyaretçilerden tam not aldı. Türkiye’nin bu güne kadar ABD’ye ağırlıklı olarak Deniz Levreği, Çipura ve Orkinos ihraç ettiğini belirten Ahmet Tuncay Sagun, “Sadece su ürünleri ve hayvansal mamuller açısından 37 milyar dolarlık dev pazardan ancak 42.8 milyon dolar pay alıyoruz. Bu fuara ilk kez katıldık ve gördük ki burada yapacak çok işimiz var. Tüm gücümüzle ihraç ettiğimiz balık miktarını ve çeşitlerini artıracağız” dedi.

Balıklar THY ile uçacak, ihracatçının yarısına merhem olacak

ABD pazarının, 2015 yılında kan kaybeden Türk ihracatçısı için çıkış yolu olacağını belirten Sagun, fuara katılan tüm firmaların ilgiden mutlu olduklarını kaydetti. Sagun, İki ülke arasındaki mesafenin uzak olması nedeniyle lojistik konusunda yaşanan sıkıntılar ve yüksek taşıma fiyatlarının ihracatçıya getirdiği yükün ABD pazarından düşük pay almada önemli bir etken olduğunu ifade ederek, “Geçtiğimiz günlerde sektör yöneticileri olarak THY Genel Müdürü Temel Kotil ile bir araya geldik ve sorunlarımızı anlattık. Fiyatların yeniden gözden geçirileceği ve boş kapasite ile uçuş gerçekleştirilen destinasyonlarda sektörü desteklemek adına charter seferler konulabileceği sözünü aldık. Bu gerçekleşirse sadece ABD’ye değil diğer pazarlarda da ihracatımız önemli ölçüde artar” diye konuştu.

İstanbul Su Ürünleri Ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, Ekonomi Bakanlığı’nın desteği ile fuarda Su Ürünleri Tanıtım Grubu (STG) ile ortak tanıtım çalışmaları yaptı. Fuara ilk yıl 10 firmanın yer aldığını açıklayan Tuncay Sagun, firmaların büyük ilgi gördüğünü, buna bağlı olarak 2017 yılında katılımcı firma sayısının daha da artacağına dikkat çekti.

Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller ihracatında durum

TİM verilerine göre 2012 yılı su ürünleri ve hayvansal mamuller ihracatı 1,66 milyar ABD doları iken 2013 yılında yüzde 16 artarak 1,99 milyar dolara yükseldi. 2014 yılında da yüzde 12’lik bir artışla 2,27 milyar dolara kadar çıktı. Ancak 2015 yılında ihracatımız hızlı bir düşüşe girdi. Küresel piyasalarda yaşanan olumsuzluklar ve Rusya pazarının kapanması bunda etkili oldu. 2015’te ihracatımız yüzde 20 azalarak 1,8 milyar dolara geriledi. Ülkemiz yurt dışı fiyatları ile rekabeti yakalayamadığı, desteklerin de sektör açısından yetersiz kalması rekabet gücümüzü azalttı ve ihracatı sekteye uğrattı.

Tarım destekleri içinde hayvancılığın payı halen düşük

Hayvancılık sektörüne 2016 yılı için verilmesi 3 milyar TL’lik destek verilmesi bekleniyor. Bu yeterli görünse de hayvancılık desteklerinin tarım sektörü içindeki payı halen düşük kalıyor.

2000’li yıllarda yüzde 1’in altında olan destek oranı 2015 yılında da yüzde 29 a kadar çıktı. Bu yıl da aynı oranda olacak gibi. Bunun için hükümetimize teşekkür ederiz. Ancak, bütün bu desteklere rağmen hayvancılığın tarımsal üretim değeri içinde yüzde 52’lik bir pay aldığı düşünülürse hala hayvancılığa verilen desteklerin üretim değeri oranında olmadığı görülmektedir. Hayvancılık desteklerinin tarım destekleri içindeki payı üretim değerine göre ne yazık ki yetersiz kalmaktadır.