Abdullah Gül'ün 'Gezi Parkı' sözleri olay oldu: Gurur duyuyorum
Silivre'de görülecek olan Gezi Parkı Davası'nda kararın bugün çıkması beklenirken, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, "Gezi Parkı olayları ile büyük gurur duyuyorum" açıklaması gündeme bomba gibi düştü.
Abone olGezi Parkı protestoları davası bugün Silivri'de görülmeye devam edecek. Mahkemenin dava kararını bugün açıklaması beklenirken, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Gezi Parkı olayları ile ilgili sözleri gündeme bomba gibi düştü. Gül, Gezi Parkı olayları ile gurur duyduğunu dile getirdi.
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Karar yazarları Ahmet Taşgetiren, Elif Çakır ve Yıldıray Oğur'a konuştu. Gül kendisine sorulan, "Garantici olduğunuz, riske girmediğiniz eleştirilerine cevap verdiniz. Ama sizin hakkınızda şöyle bir eleştiri de var. Sizin bugünkü duruma gelirken sessiz kaldığınız düşünülüyor, bu yüzden hem laik kesimde hem de muhafazakâr kesimde size kızgın olanlar var" şeklindeki soruya çarpıcı bir cevap verdi.
"GEZİ PARKI OLAYLARIYLA BÜYÜK GURUR DUYUYORUM"
Gül, Nerede sessiz kaldım. Mesela en büyük olaylar Gezi olaylarıydı değil mi? Bana o zaman ilk sorulan soruya verdiğim cevap şuydu: "Bununla büyük bir gurur duyuyorum" dedim. Şaşırdı herkes. Çünkü "Türkiye'nin problemlerinin mahiyetini değiştirmişiz. Eskiden insanlar insan hakları için sokağa çıkardı. Faili meçhuller dursun diye çıkardı. Yolsuzluk dursun diye sokağa çıkardı. Şimdi insanlar ağacı kestirmem diye sokağa çıkmış, çevre duyarlılığı için sokağa çıkmış. Türkiye'nin problemlerini İngiltere'nin, ABD'nin problemleri haline çevirmişiz" dedim. Daha sonra bu toplumsal olay iyi yönetilemeyince terör örgütlerine büyük bir fırsat çıktı ve bildiğimiz vahim olaylar, vandallıklar cereyan eti. Açık söyleyeyim; benim birçok tavrım anlaşılmamış olabilir. Kendi camiamız da anlamamış olabilir. Ondan sonra daha ileri aşamalarda "demokrasi sadece seçim değildir" dedim. Bana o zaman bizim camiadan bazıları milli irade dersi vermeye kalktı. Milli idarenin ne olduğunu anlattım. Demokrasi sadece seçim değildir, seçimin ötesi vardır dedim. Halbuki ben şimdi bunları söylerken bu kadar tatsız politik ortamın içinde bunları tekrar konuşmak istemiyorum. O zamanlar tutuklu yargılamalarla ilgili yaptığım açıklamalara da bakın. Bireysel başvuru hakkı nasıl çıktı zannediyorsunuz, Haşim Bey'e gidin sorun" ifadelerini kullandı.
KARARIN BUGÜN VERİLMESİ BEKLENİYOR
Gezi Parkı eylemlerine ilişkin aralarında iş adamı Osman Kavala, gazeteci Can Dündar, Ayşe Mücella Yapıcı ve oyuncu Mehmet Ali Alabora'nın da bulunduğu 1'i tutuklu 6'sı firari 16 sanığın "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan yargılandığı davanın 7. duruşması Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları karşısındaki duruşma salonunda. Duruşmada karar çıkması bekleniyor.
MÜEBBET HAPİS İSTENDİ
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen duruşmanın celse arasında Cumhuriyet Savcısı mütalaasını açıkladı. Mütalaada Osman Kavala, Yiğit Aksakoğlu ve Mücella Yapıcı'nın "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs suçunu işledikleri" gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapsi istendi.
TUTUKSUZ YARGILANAN SANIKLARA HAPİS İSTEMİ
Mütalaada tutuksuz yargılanan sanıklar Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Yiğit Ali Ekmekçi'nin ise diğer sanıklara suçun işlenmesinden önce veya suçun işlenmesi sırasında yardımda bulundukları gerekçesiyle "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüse yardım etmek" suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını istendi.
7 SANIĞIN DOSYASININ AYRILMASI İSTENDİ
Savcı haklarında yakalama kararı bulunan Ayşe Pınar Alabora, Can Dündar, Gökçe Yılmaz, Handan Meltem Arıkan, Hanzade Hikmet Germiyanoğlu, Memet Ali Alabora ve İnanç Ekmekçi hakkındaki dosyanın ise ayrılmasını ve haklarındaki yakalama kararlarının beklenilmesini istedi.