Acun Ilıcalı'dan, 'Kürtçeyi yasakladığı' iddialarına yanıt! Bu vatan hainleri...
Programlarında Kürtçeyi yasakladığı iddialarıyla ilgili konuşan Acun Ilıcalı, hiçbir zaman dil, din ve ırk konularında ayrımcılık yapmadığını belirterek,“ Bizi birbirimize düşürmek için art niyetliler hep bir provokasyon yaptı. Bu da işte bu konuda bir provokasyon. Ancak vicdansızların vatan hainlerinin aslında yapacağı provokasyonlar bunlar" dedi.
Abone olProgramlarında Kürtçeyi yasakladığı iddialarıyla ilgili konuşan Acun Ilıcalı, hiçbir zaman dil, din ve ırk konularında ayrımcılık yapmadığını belirterek,“ Bizi birbirimize düşürmek için art niyetliler hep bir provokasyon yaptı. Bu da işte bu konuda bir provokasyon. Ancak vicdansızların vatan hainlerinin aslında yapacağı provokasyonlar bunlar" dedi.
Televizyoncu Acun Ilıcalı, Cüneyt Özdemir'in YouTube kanalında canlı yayın konuğu oldu. Birçok soruya yanıt veren Ilıcalı, sosyal medyada gündeme gelen 'programlarında Kürtçeye izin vermediğine' yönelik iddialara da cevap verdi.
Kendisinin hayatı boyunca dil, din ve ırk konularında ayrımcılık yapmadığını ifade eden Ilıcalı, "Benim böyle bir problemim yok ama bence problemi olanlar var. Hayatımız boyunca bizi birbirimize düşürmek için art niyetliler hep bir provokasyon yaptı. Bu da işte bu konuda bir provokasyon. Ancak vicdansızların vatan hainlerinin aslında yapacağı provokasyonlar bunlar" dedi.
'Ersin'in annesi ile ne konuştum ne görüştüm'
Survivor'da yarışmacı olan oyuncu Ersin Korkut'un annesi ile yaptığı görüşmede Türkçe konuşması üzerine programında Kürtçeye izin vermediği iddia edilen Ilıcalı, O Ses Türkiye'de Hayri Kasaç isimli yarışmacının Kürtçe bir ninni söylemek için izin istediğini hatırlatarak, şunları söyledi:
“Öyle komik bir şey yaşıyoruz ki yarışmacı arkadaşımız 'Kürtçe söyleyebilir miyim' demiş ben 'evet' demişim. 'Acun Kürtçe söylenmesine karşı' diye bir şeyler dönüyor. Yok Ersin annesi ile görüşürken... Ben Ersin'in annesi ile ne konuştum ne görüştüm. Montajda gördüğüm bir görüntü bu. Bununla ilgili kadıncağıza en ufak bir şeyde bulunmadık.”
'Hayatım boyunca din, dil ve ırk ayrımı hiçbir zaman olmadı'
Kendisine yönelik zaman zaman medya organları tarafından saldırı yapıldığını iddia eden Ilıcalı," Ben buna çok alışık bir insanım. Çünkü kariyer basamaklarında saldırıya uğradığım çokça olmuştur. Büyük basın organları da bana zamanında saldırıda bulundu ama Allah'a şükür halkla arama kimse giremedi. Benim hayatım boyunca din, dil ve ırk ayrımı hiçbir zaman olmadı. Bu çalıştırdığım, dost olduğum, beraber olduğum insan da olmadı" ifadelerini kullandı.
‘Cumhurbaşkanımız’ı severim'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la ilgili de konuşan Ilıcalı, "Benim Cumhurbaşkanımız ile tanışıklığım çok eskilere dayanıyor. Popülaritem 20 yıl öncesine dayandığı için o zamanlarda ortamlarda bir şekilde karşılaşmaya başladık. Sağ olsun bana her zaman bir sempati ve ilgi de gösterdi. Beni gördüğü zaman hep böyle gözleri parlar. Bir şekilde hep şakalaşırız ama tahmin edildiği kadar yakın değilim, kendisiyle çok görüşemiyoruz. Çünkü ülke meseleleriyle o kadar yoğun ki... Onun kendi akrabalarını görmeye vakti olduğunu dahi düşünmüyorum. Kendisini sevdiğimi daha önce de açık yüreklilikle söyledim. Bundan da gocunmadım. Ben kendisini severim. Ülkesi için çabalayan, uykusunu, enerjisini, sağlığını harcayan bir insan görüyorum. Ben AK Parti'ye ya da herhangi bir partiye bağlı değilim. Ben politikadan uzak duran bir insanım" diye konuştu.
'Maddi gücümden dolayı utandığım oldu'
"Ben adım adım bir yere geldim. Acun Firarda ile başlayan bir yolculuk önce gençlerle buluştum. Var mısın yok musun ile ailelerle buluştum. Yetenek Sizsiniz ile bütün Türkiye ile buluştum. Benim hayata bakış açım, maddiyatın insanlar arasında statü farkı oluşturmadığı" diyen Acun, şunları söyledi:
Seyredenler demek ki bunu hissediyor. Birinde para var, birinde yok. Biri birinden üstün olamaz! Bazı zamanlarda maddi gücümden dolayı utandığım olmuştur. Çok başarılı insanların maddi güç olarak istenilen yerde olmaması, yıllarca tıp okumuş beyin cerrahı kardeşimiz ailesini zor geçindiriyorsa bu benim için baskı yaratıyor. Benim yaptığım için dünyadaki getirisi çok yüksek. Sen kendini sevdirip, bir programı 10 milyon izletebiliyorsan bundan ciddi bir getiri elde edebiliyorsun. Benden çok daha fazla çalışıp, çok daha hayırlı iş yapanların maddi güçlerinde sıkıntı olduğu zaman ben bu konudan rahatsızlık duyuyorum."