6-7 Ekim olaylarıyla ilgili gözaltı kararları sonrası HDP'den ilk açıklama

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 2014 yılında Kobani bahane edilerek başlatılan 6-7 Ekim olayları için yürüttüğü soruşturma kapsamında 82 kişi hakkında gözaltı kararı verdi. Gözaltına alınanlar arasında HDP'li Sırrı Süreyya Önder, Ayhan Bilgen gibi isimler de yer aldı. HDP de yaptığı ilk açıklamada "İntikam saldırısı" dedi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ Şenoğlu'nun da tutuklu bulunduğu 2014'teki Kobani eylemlerine ilişkin soruşturma kapsamında 7 ilde 82 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarıldı.

"Karar, MGK toplantısında, savcının Saray'daki düğün töreninde alınmıştır"

Gözaltına alınanlar arasında Ayhan Bilgen, Sırrı Süreyya Önder, Altan, Emine Ayna, Ayla Akat gibi isimler de yer aldı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) ise bu kararlar hakkında yaptığı ilk açıklamada "Partimize karşı bu sabah başlatılan intikam saldırısının kararı dün yapılan MGK toplantısında, savcının Saray'daki düğün töreninde alınmıştır" görüşüne yer verdi.

"HDP BOYUN EĞMEDİ, EĞMEYECEK"

HDP'nin Twitter hesabından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi "Partimize karşı bu sabah başlatılan intikam saldırısının kararı dün yapılan MGK toplantısında, savcının Saray'daki düğün töreninde alınmıştır. AK Parti-MHP bloğu kaybettikçe muhalefeti tasfiye etmeye çalışıyor. HDP sizin darbelerinize boyun eğmedi, eğmeyecek."

"Kaybettikçe muhalefeti tasfiye etmeye çalışıyor"

HDP'nin Twitter hesabından yapılan açıklamada şöyle denildi: Partimize karşı bu sabah başlatılan intikam saldırısının kararı dün yapılan MGK toplantısında, savcının Saray'daki düğün töreninde alınmıştır. AK Parti-MHP bloğu kaybettikçe muhalefeti tasfiye etmeye çalışıyor. HDP sizin darbelerinize boyun eğmedi, eğmeyecek.

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, ‘Kobani eylemleri’ soruşturmasında aralarında eski HDP milletvekilleri, belediye başkanları ve MYK üyelerinin gözaltına alınmasına dair açıklamalar yaptı.

Mithat Sancar'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Olayların sorumlusu partimiz değildir"

Bu bir intikam operasyonudur. Yargı uzun süredir olduğu gibi iktidarın sopası kullanılmaktadır. 6-8 Ekim olaylarını sorumlusu partimiz değildir. 7 Haziran seçimlerinin hezimetini unutamayanlar, iktidarı kaybedenler bunun sorumlusu olarak gördükleri partimize karşı her türlü karalama kampanyasıyla ta o zamandan sistematik saldırı başlatmıştı. 

"İktidar da biliyor ki kendisine kaybettirecek HDP'dir"

Dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla büyük bir siyasi operasyon gerçekleştirildi. Çok sayıda milletvekili arkadaşlarımız ve o dönem HDP Eş Genel Başkanları gözaltına alındı. HDP diz çökmedi, bu kararlı mücadele iktidarın en büyük korkusudur. İktidar da biliyor ki kendisine kaybettirecek HDP'dir. İktidar burada haksız değildir, HDP'den korkmakta haksız değildir. Bir seçim de daha yenilgi yaşatmıştır. Kaybettikçe saldırıyorlar, saldırdıkça daha fazla kaybediyorlar. 

"Siyaseten başka çıkar yol göremiyorlar"

HDP’yi hiçbir güç etkisizleştiremeyecektir. Bunu bilmelerine rağmen saldırılarını sürdürmeleri aczin ifadesidir. Halkın gücünü yok edemiyorlar. Şaşkınlıkla bunların fayda etmediğini görüyordur iktidar sahipleri. Siyaseten başka çıkar yol göremiyorlar. Bugün gözaltına alınan arkadaşlarımız aynı gerekçeyle gözaltına alınmıştı. Bütün bu gözaltı operasyonları da iktidarın kaybetme korkusunun yükseldiği zamanlara denk gelmiştir. Mücadele şimdi daha da yükseğe çıkarılmalıdır, bunun tam zamanıdır. Biz biliyoruz kazanacağız. Partimiz bu operasyonlardan asla korkmamaktadır. Bu tür saldırılar karşısında asla geri adım atmayacaktır.

Terör eylemlerine dayalı cinayetlerin 7 Ekim 2014'te işlenmeye başlanmasına karşın bu yöndeki çağrıların kararlı şekilde 8 Ekim 2014'te de devam ettiğinin görüldüğü aktarılan açıklamada, olaylar sırasında 37 nitelikli adam öldürme, 29 adam öldürmeye teşebbüs, 3 bin 777 mala zarar verme, 25 alıkoyma, 395 hırsızlık, 15 yağma, 308 iş yeri ve konut dokunulmazlığını ihlal, 13 Türk bayrağını yakma, 7 Atatürk'ü Koruma Kanunu'na muhalefet suçunun işlendiği, ayrıca 326 güvenlik görevlisi ile 435 vatandaşın yaralandığı kaydedildi.