BBP lideri Destici'den erken yerel seçim çağrısı: Ekim sonu yapılmasını doğru buluyoruz

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, 'Yerel seçimlerin önümüzdeki sonbaharda, ekim sonu gibi yapılmasının hem milletimiz açısından hem seçimin sıhhati açısından daha doğru olduğuna inanıyorum' dedi.

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici , TBMM'de kaydını yaptırdıktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Destici, YSK'nın ve seçim kurullarının, seçimlerin güvenli ve sağlıklı gerçekleşmesinde, hızlı sonuçlanmasında önemli rol oynadığını belirterek, "Sandıklarda görev yapanlara teşekkür ediyorum. Medya kuruluşlarımıza, Anadolu Ajansımıza teşekkür ediyorum." ifadesini kullandı.

Meclisin güçlü ve itibarlı olduğunu, daha güçlü ve daha itibarlı hale geldiğini aktaran Destici, 1980 darbesinden sonra en yüksek temsil imkanının yakalandığını ileri sürdü.

"MECLİS'E DESTİCİ GİRMEDİ, BBP GİRDİ"



Destici, 25 yıllık bir siyasi parti olduklarına işaret ederek, kurucu liderleri Muhsin Yazıcıoğlu'nu rahmet ve şükranla andığını belirtti.

Yazıcıoğlu'nun ölümünden 9 yıl sonra BBP'nin Mecliste temsil imkanını yakaladığını anımsatarak, "Bugün Meclise Mustafa Destici girmedi, BBP girdi. BBP temsil ediliyor Mecliste. İşim zor, yüküm ağır. Bunun farkındayım. Hem camiamıza karşı, Alperen kardeşlerimize, milletimize karşı büyük sorumluluğum var." diye konuştu.

Ne zaman BBP'ye geçeceğinin sorulması üzerine Destici, BBP Genel Başkanı ve BBP Ankara Milletvekili olduğunu, şu an itibarıyla BBP'nin TBMM'de temsil edilmeye başladığını bildirdi.

YEREL SEÇİMLERİN ERKENE ALINMASI



Destici, erken yerel seçimlere ilişkin değerlendirmesinin istenmesi üzerine, şunları kaydetti:

"Yerel seçimlerin erkene alınmasını 2009'dan beri savunuyoruz. Bugüne kadar çoktan alınması gerekiyordu ama maalesef geçmiş dönemlerdeki Meclis, bu anlamda irade ortaya koymadı. Bizce alınabilir, alınması çok doğrudur. Çünkü martta kış şartları oluyor, seçim büyük zorluklara sahne oluyor. Onun için yerel seçimlerin önümüzdeki sonbaharda, ekim sonu gibi yapılmasının hem milletimiz açısından hem seçimin sıhhati açısından daha doğru olduğuna inanıyorum. Hem de Türk milletimiz, 24 Haziran seçimlerinde bir irade koydu, bunun yansımasını da yerel seçimlerde göreceğimize inanıyorum."

Destici, bir soruyu yanıtlarken, partisinde uyum, birlik ve beraberliğin devam ettiğini ve edeceğini söyledi.

"BUNUN KARŞILIĞI İDAM"



Tecavüz edildikten sonra ya da edilmeden öldürülen küçük yavruların acısının yüreklerinde olduğunu belirten Destici, ailelerine başsağlığı diledi.

BBP olarak, bunlarla ilgili hak ettiği cezayı almasını istediklerini vurgulayan Destici, bunun karşılığının idam olduğunu, başka yolunun bulunmadığını söyledi.

Kurşunu sıkan, bombayı patlatan teröristler ve bunun emrini veren elebaşları için de idam cezasının mutlaka getirilmesini isteyen Destici, "BBP'nin ilk yasama dönemi başladığında TBMM'de gündeme getireceği konu bu olacaktır. Küçük yaştaki çocuklarımızı, genç kızlarımızı, kadınlarımızı kaçırıp, tecavüz ettikten sonra öldüren sapıklar için idam cezası. Mehmetçiğimizi, polisimizi, sivil vatandaşlarımızı, öğretmenlerimizi katleden teröristler için idam cezasının mutlaka geri getirilmesi lazım. BBP olarak bunun öncülüğünü yapacağız. 2 milyon imzamız TBMM Dilekçe Komisyonunda bekliyor. Onu canlandıracağız, Meclis gündemine getireceğiz." ifadesini kullandı.

"ACISI YÜREĞİMİZDE"



Destici, Sivas Katliamı'nın 25. yıldönümüne ilişkin şunları kaydetti:

"Aradan 25 yıl geçmesine rağmen üzüntümü bir kere daha ifade ediyorum. Keşke Türkiye, bu hadiseyi yaşamasaydı. Maalesef Türkiye, 1980 öncesi de bu tür provokasyonlarla karşı karşıya kaldı. Bir Alevi Sünni kavgası çıkarılmak istendi. Milletimiz buna düşmedi, bundan sonra da düşmeyecek. Onların acısı bizim de yüreğimizde. Ailelerine, yakınlarına bir kez daha başsağlığı diliyorum. Sivas bizim söğüdümüz. Sivas'ımızın böyle bir hadiseyle anılmasını reddediyorum. BBP, o gün 33 canı kurtardı. Bunların içinde Arif Sağ da vardı. BBP'ye geçerek canlarını kurtardılar. Bu tür olayların üstünün kapatılmaması lazım, kimler provoke etti, kimler bu olaya karıştığının ortaya konulması lazım. Çünkü öbür taraftan haksız yere itham edilenler, yıllardır cezaevinde yatanlar var. Bütün mağduriyetlerin giderilmesi lazım. Bir daha yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması lazım."