Borsa İstanbul'da kritik sınır! İşlem gören hisseler...
Borsa İstanbul'da işlem gören hisseler son dönem kayıplarını önemli ölçüde telafi etti ancak riskin henüz devam ettiği kaydedildi. Yılın ilk yarısını yüzde 8.13’lük düşüşle tamamlayan BIST 100 Endeksi'nde kayıplar yüzde 1’e geriledi. İşte bilinmesi gerekenler...
Borsa İstanbul'da işlem gören BIST 100 endeksi yılın ilk yarısında yüzde 8.13 gerilemesinin ardından Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nun sıkı para politikası açıklamaları ve koronavirüs aşılama çalışmalarının yaygınlaşmasının ardından kayıplarının önemli bir kısmını telafi etti. Gelinen noktada henüz risklerin devam ettiği kaydedilse de kayıplar yüzde 1 düzeylerine kadar geriledi.
Dünya gazetesinin haberine göre, yıla iyi bir başlangıç yapan ve 17 Mart’a kadar yüzde 7.65 yükselen Borsa İstanbul, Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın görevden alınmasının ardından yönünü aşağı çevirdi. İlk 3 ayda 1.589 puanı gören BIST 100 Endeksi, 21 Nisan’da 1.308 puana kadar indi. Ağbal’ın ardından göreve başlayan Şahap Kavcıoğlu’nun sıkı para politikasına devam etmesi, pandemide aşılamaların hızlanması ve küresel borsalardaki yukarı yönlü hareket Borsa İstanbul’un yaralarını sarmasına yardımcı oldu. Yılın ilk yarısını yüzde 8.13’lük düşüşle tamamlayan BIST 100 Endeksi, 30 Haziran’dan bu yana yüzde 7.8 yükseldi. Böylece yıla 1.476 puandan başlayan borsada kayıplar yüzde 1’e geriledi.
Borsada kritik seviyeler
Kısa vadede Borsa İstanbul ile ilgili beklentiler olumlu yönde. Son 3 haftada hızlı bir yükseliş gerçekleştiren endekste geri çekilmeler genel olarak teknik düzeltme olarak değerlendiriliyor. Teknik göstergeler her ne kadar gücünü koruyor olsa da güçlü yükselişler için 1.462 ve 1.470 dirençlerinin üzerinde kalıcı seyirler kaydedilmesi gerektiği görüşü hakim. Aşağıda ise 1.450 desteğinin altında kalınması halinde 1.436 ve 1.415 diğer destek seviyeleri olarak öne çıkıyor. Tabi bu rakamlar teknik analizde öne çıkan seviyeler. Olumlu ya da olumsuz gelişmeler olması halinde bu seviyeler pek de bir şey ifade etmeyebilir. Ancak alınacak kararların beklentiler doğrultusunda olması halinde borsada yükseliş eğilimi korunabilir. Bu tür dönemlerde dengeli ve riski dağıtan bir portföy oluşturmak en doğrusu.
En önemli gündem maddesi
Kısa vadede piyasaların seyri üzerinde etkili olabilecek en güçlü gündem maddesi enflasyon rakamları ve Merkez Bankası’nın eylül ayında vereceği faiz kararı. Ağustos ayında da politika faizini yüzde 19 seviyesinde sabit tutan Merkez Bankası, 23 Eylül’de yeni kararını açıklayacak. BloombergHT’nin 21 kurumla yaptığı faiz anketine göre, 10 kurum Merkez Bankası’nın kasım ayında ilk Faiz indirimini yapacak. 1 kurum eylül ayında, 3 kurum ekim, 3 kurum aralık, 4 kurum ise 2022 yılında ilk faiz indirimini bekliyor. Beklentilere bakıldığında gelecek ay faiz indirimi beklentisi oldukça zayıf. Dolayısıyla 23 Eylül’de indirim yönünde gelecek bir sürpriz karar piyasalarda dalgalanmalara neden olabilir.
Vatandaşın döviz aşkı bitmiyor
Yurtiçi yerleşiklerin bankalarda tuttuğu döviz hesaplarında bir türlü çözülme yaşanmıyor. Vatandaşların dolar kurunun 8.30’lara yaklaştığında alıcı, 8.70 TL seviyelerinde ise satıcı konumunda oldukları görülüyor. 18 Haziran’da 225.9 milyar dolar seviyesinde olan Döviz Tevdiat Hesapları'ndaki (DHT) döviz tutarı 6 Ağustos itibarıyla 232.2 milyar dolara çıktı. Söz konusu dönemde yaşanan 6.3 milyar dolarlık artışın 3.1 milyar doları bireysel yatırımcılardan, 3.2 milyar doları ise kurumsal yatırımcıların talebindeki artıştan kaynaklandı.
Riski sevmeyenler için son fırsat
Piyasalar faiz kararının yanında ABD Merkez Bankası’nın (Fed) tahvil geri alım programında azaltıma ne zaman gideceği konusu ve pandeminin seyriyle ilgili gelişmeleri yakından izlemeye devam edecek. Bu sayfada geçmiş haftalarda da birkaç kez dile getirdim, faiz indirimine ilişkin beklentiler yaklaşmışken riski sevmeyen ve sabit getirili enstrümanları tercih edenler yüzde 19 seviyelerinden uzun vadeli (6 ay ve üzeri) mevduatı tercih edebilir. Böylece vade boyunca gerçekleşecek olası indirimler nedeniyle getiri kaybı yaşamanın önüne geçilebilir. Mevduatı tercih edenler bankalarla faiz pazarlığı yapmayı da unutmasınlar...
Dolarda 8.4750 TL seviyesi önemli
11 Ağustos'ta 8.6885’e kadar yükselen dolar/TL paritesi, 6 işlem gününde yüzde 3.6 değer kaybederek 8.3728’e kadar gerilemişti. Bu süreçte gelişmekte olan diğer ülke para birimlerinden pozitif ayrışan dolar/TL, Fed’in FOMC tutanaklarında varlık alımlarında azaltıma yaklaştığına işaret etmesiyle tekrar 8.50’nin üzerine çıktı. Aslında Fed tutanaklarında varlık alımıyla ilgili verdiği ifadeler piyasalar tarafından uzun zamandır bilinen verilerdi. Ancak açıklamalar, piyasalar tarafından tepki alımı olarak kullanıldı. Dolar/TL’de kısa vadede izlenmesi gereken seviye 8.4750. Bu seviyenin üzerinde kalınması halinde 8.59 seviyesi hedeflenebilir. 8.6350, 8.70 yukarıdaki diğer direnç seviyeleri, aşağıda ise 8.4250 destek olarak izlenebilir. Ancak eylül ayında gelebilecek olası bir sürpriz faiz indirim kararı kurlarda yukarı yönlü hareketi hızlandırabilir.