Son Dakika!
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan'dan çığ hakkındaki iddialara yanıt
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan, ilk çığdan sonra uyarılara karşın iş makineleriyle yola çıktığı iddiasını yalanladı. Orhan, olay yerine vardığında bölgede herhangi bir iş makinesinin çalışmadığını bildirdi ve "Benim yanımda da hiç bir iş makinesı yoktu ve olamazdı da" dedi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan, ilk çığdan sonra uyarılara karşın iş makineleriyle yola çıktığı iddiasını yalanladı. Orhan, olay yerine vardığında bölgede herhangi bir iş makinesinin çalışmadığını bildirdi ve "Benim yanımda da hiç bir iş makinesı yoktu ve olamazdı da" dedi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan, "bölgede 'Çığ tehlikesi var' uyarılarına rağmen toplantı için iş makinalarını yanına alıp yolları açtırdı" iddialarıyla ilgili olarak Twitter hesabından açıklamalarda bulundu.
İşte Gülşen Orhan'ın açıklaması
1- Maalesef acı bir bilançoyla karşı karşıyayız. Onlarca cenazemiz, şehidimiz, onlarca yaralımız var. Halen kar altından çıkmamış canlarımız var. Rabbimden vefat eden kardeşlerimize rahmet, yaralılara acil şifa, kar altındaki kardeşlerimize hayat niyaz ediyorum.
2- 4 Şubat, 16:30 civarında Bahçesaray yolunda meydana gelen çığ felaketi yaşandığında, Van Ankara seferini yapan 16:05 uçağımdaydım. Ankara’ya indiğimde olaydan haberim oldu. Geri dönmek için, sabah ilk uçak olan 07:40 uçağıyla Van’a hareket ettim.
3-Van'a ulaşınca Bölge hastanesinde bulunan hastalarımızı ziyaret ettik. Ziyaretimizin anlık görüntülerini twitter hesabımızdan paylaştık. Ardından felakette vefat eden vatandaşlarımızın cenazelerini, yakınlarıyla birlikte alıp Bahçesaray’a konvoy halinde hareket ettik.
4- Hastaneden ayrılış anımız ve görüntüler Van valimizin son durum açıklamasıyla medyada yayınlanmıştır. Felaketin gerçekleştiği yol olan Krapet Geçididinden Bahçesaray’a ulaşım idarece kapatıldığından söz konusu değildi artık.
5- Dolayısıyla, cenazelerle birlikte Hizan üzerinden Bahçesaray'a doğru hareket edildi. İddia edildiğinin aksine Çatak veya başka bir yerde toplantı yapmadım. Beş cenazenin acısı varken herhangi bir toplantı yapmam zaten mümkün değildi.
6- Ben olay yerinde çalışan ekipleri, son durumu, görmek için çığ bölgesine uğrayıp tekrar, cenaze konvoyuna dönmek üzere konvoydan ayrıldım. Tek araba ve bir kaç kişilik bir ekip olarak olay yerine vardık.
7- Vardığımda, kalabalık bir insan grubu, jandarma ekipleri, AFAD il müdürümüz ve ekibi çalışma yürütüyorlardı
8- Oradaki yetkililerden bilgi almak için araçtan indikten iki dakika sonra çığ hepimizin üzerine düştü. Ben vardığımda herhangi bir iş makinası çalışmıyordu. Benim yanımda da hiç bir iş makinası yoktu ve olamazdı da.
Çalışmalarla ilgili hiç bir direktifim veya tavsiyem olmadı. Amacım sadece olay yerini bizzat görmek ve oradakilere yanlarında olduğumuzu göstermekti.
10- Cenazelerimizi götürürken onlardan ayrılıp çığ felaketinin yaşandığı yere gelmemize “toplantı için iş makinalarını yanına almış yolları açtırmış” demek yalancılıktır, acı bilmezliktir.
11- Felaket bölgesine gidip son durum hakkında bilgi alıp,oradakilerin yanında olduğumuzu söylemek istedik,ordan cenaze konvoyuna tekrar dönecektim. Çığ felaketinin yaşandığı yere geldiğimde daha 2 dakika dahi geçmeden çığ düştü altında kaldık,sonra kurtarılıp hastaneye götürüldük
12-Biz kendimize değil kaybettiğimiz canlar için acı çekerken kaynağı olmayan yalan bilgiler yaymak yalan üzerinden siyaset üretmek nedir bunun da adını siz koyun.
13- Bülent Aydemir gazeteciyse böyle bir iddia duyduysa keşke biraz daha araştırsaydı gerçeği öğrenirdi. Tabi Bülent Bey bunu duymamışsa kendisi bu senaryoyu üretmişse utanılası haline yalancılığı da eklememiz gerekecektir.
4- Maalesef benimle beraber çığın altında kalan onlarca insanımız yaşamını yitirdi. Acımız bu kadar büyükken, bu kadar büyük bir faciayi bütün hemşerilerimle ve milletçe beraber göğüslemeye çalışırken yapılan amaçlı ve yalan haberler VİCDANSIZLIKTIR.
15-Bu yalan ve iftiralar sadece benim değil tüm acılı ailelerin vicdanını yaralamıştır. Acılarımızı kullanıp, yalan senaryolarla siyaset üretenler, toplum mühendisliği ile öfke oluşturmaya çalışanlar benden değil tüm Van’dan ve Türkiye’den özür dilemelidir.
VAN VALİSİ BİLMEZ: CENAZELER ÜZERİNDEN KARALAMA YÜRÜTÜLÜYOR
Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez de "Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve eski AK Parti Van Milletvekili Gülşen Orhan'ın, Bahçesaray ilçesine gitmek için kendine yol açtırırken çığın olduğu" yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını ifade etti.
Sabah, önceki gün hayatını kaybeden 2 kişinin cenazesini Hizan üzerinden Bahçesaray'a gönderdiklerini, Gülşen Orhan'ın babasının da cenazelerle ilçeye gittiğini aktaran Bilmez, şöyle devam etti:
"Gülşen Hanım eski vekil olması nedeniyle sosyal sorumluluk hissettiği için çalışma alanına gitti. AFAD müdürümüz çalışmalar hakkında kendisine bilgi sunarken çığ meydana geldi. Kesinlikle o yoldan ilçeye gitmesi söz konusu değildir. Van'ın güzel bir geleneği var. Düşman olanlar bile cenaze günü düşmanlığını bir kenara koyar. Maalesef görüyoruz ki cenaze üzerinden bile bir ayrıştırma, karalama çalışması yürütülüyor. Rabbim birliğimizi, beraberliğimizi daim etsin."
Olayın ilk anından itibaren gereken tüm çalışmaların yapıldığını vurgulayan Bilmez, şunları kaydetti:
"Daha fazlası yapılabilirdi, daha dikkatli davranılabilir miydi? Evet. Bunlar eleştirilebilir, eksiklerimiz olabilir ama biz o iki cana ulaşabilmek için seferber olmuştuk. Onları orada bırakamazdık. Kontrollü insanlar bölgeye çıkarıldı. Bölgenin insanının da karla mücadelede bir uzman kadar bilgi sahibi olabildiğini biliyoruz. Yol durumu üzerinden bir demagoji yapılması, insanların ayrıştırılması doğru değil. Gülşen Hanım da kendisi çığın altında kaldı. 5-10 dakika sonra kurtarılsa muhtemelen bugün hayatta olmayacaktı. Vadesi dolmamış ki kurtulanlardan biri oldu. Bahçesaraylıları kurtarmak için seferber olan, hayatlarını kaybedenleri dualarımızda unutmayalım."