Cumhurbaşkanı Erdoğan 3600 ek göstergeye ilişkin açıklama yaptı!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, memurların ve memur emeklilerinin beklediği 3600 ek göstergeye ilişkin bir açıklama yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün AK Partinin Kızılcahamam kampının kapanış konuşmasında gündemde yer alan konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kendisinin baskıları sonucunda uygulamaya konan 'düşük faiz' politikasının önemli ölçüde etkili olduğu hayat pahalılığını uluslararası arenadaki gelişmelere dayandıran Erdoğan, gelinen son durumun seçimlerde işlerini zorlaştırabileceğini söyledi: 

"Dünyanın ikinci dünya harbi sonrası yaşadığı bu en büyük sarsıntıdan ülkemizi en az kayıpla çıkarmanın güçlüğünü biliyoruz. Vatandaşlarımıza ülkemizde bunu yapabilecek tek kadronun biz olduğumuzu söylüyoruz. Elini vicdanına koyan, aklını kiraya vermeyen, hırsı gözünü kör etmeyen herkes bu hakikati kabul edecektir. Seçimlere bir yıl kala böyle bir tabloyla karşı karşıya bulunmamız işimizi biraz daha zorlaştırıyor olabilir. Ama 20 yıllık tarihimizde bizim hiçbir başarımız altın tepside sunulmadı."

'SÜRTÜK' ÇIKIŞI TEPKİ ÇEKMİŞTİ: BAZEN ÜSLUBUMUZU SERTLEŞTİRMEK ZORUNDA KALIYORUZ

Gezi eylemlerine katılanlar için kullandığı ‘sürtük’ ifadesi tepki çeken Erdoğan, bu konuşmasında siyasi üsluba da değindi. Bu sertliğin tek sebebinin ülkeye karşı mesuliyetlerini yerine getirme kaygısı olduğunu ileri sürdü: 

"Şahsım, AK Parti, kadrolarımız hakkında söylenen her yalana inanmaya hazır bir kitle var. Bunların bir kısmı cehaletten, bir kısmı ihanetten sürekli fitne ateşini körüklemektedir. Türk milletinin felaketi pahasına kendilerine ikbal devşirmeye çalışanlar her dönemde vardı, ama hiçbir zaman bu kadar cüretkar değillerdi. Bazen üslubumuzu sertleştirmek zorunda kalıyoruz. Emin olun bu sertliğin tek sebebi ülkemize karşı mesuliyetlerimizin gereğini getirme kaygısıdır."

3600 EK GÖSTERGE AÇIKLAMASI

Erdoğan, 3600 ek gösterge düzenlemesini tamamladıklarını belirterek "Meclise sunma noktasına getirdik. 4 meslek grubunu değil, 5 milyonu aşkın memuru kapsayan düzenlemenin sonuna geldik" dedi. Konuyla ilgili detayları, kabine toplantısı sonrası açıklayacağını dile getirdi.

Erdoğan açıklamalarının kalanında öne çıkanlar şöyle:

"- Önlerine çıkan her şeyi yıkarak yol almaya çalışanlara 'Eyvallah' etmek bize yakışmaz. Ne diyor Akif; 'Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem. Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. Biri ecdadıma saldırdı mı, hatta boğarım. Boğamasam da hiç olmazsa yanımdan kovarım.'

'DÜNYADA HER KİM BU KARDEŞİNİZE SALDIRIYORSA, ASLINDA TÜRKİYE'YE SALDIRIYOR DEMEKTİR'

- Dünyada her kim bu kardeşinize saldırıyorsa, aslında Türkiye'ye saldırıyor demektir. AK Parti'yi ve Cumhur İttifakı'nı kötülüyorsa, aslında Türkiye'yi hedef alıyor demektir. Bu kardeşinize ve Cumhur İttifakı'na saldıranlar aslında büyük ve güçlü Türkiye idealimiz ve Türkiye'nin bizzat kendisine düşmanlık ediyorlar.

 'AKIBETLERİ, MANDACI ZİHNİYETİN AKIBETİNDEN FARKLI OLMAYACAK'

- Ülke içindeki aparatların tek yaptıkları ellerine tutuşturulan senaryolardaki rollerini uygulamaktır. İşte bunun için diyoruz ki CHP’nin başındaki zat da, onun kurduğu masanın çevresine oturanlar da altına gizlenenler de birer kukladan ibarettir.

- Üstelik bu kavga yeni bir kavga değil. Son iki asırdır milletimizin neredeyse her günü bu kavganın farklı aktörler ve hadiseler üzerinden tezahür edilenlerle geçmiştir. Batıdan doğuya, kuzeyden güneye ülkemizin dört bir yanında halen yaşadığımız sorunların köküne baktığımızda hep bu kadim kavganın izlerini görürüz. Bugün de aynı gafletle çürük kabuklara sarılanların akıbeti, 1919'da Samsun'da başlayıp 29 Ekim'de Ankara'da yeni devletimizin ilanıyla biten süreçteki mandacı zihniyetin akıbetinden farklı olmayacaktır. Bizim yolumuz dün olduğu gibi bugün de 'ya istiklal, ya ölüm' yoludur. 

- En zayıf, en yorgun, en bitkin zamanımızda yedi düveli arkasına alanları denize döktüysek, bugün de aynı inanç ve iradeyle ülkemizi 2023 hedeflerine ulaştıracak, 2053 vizyonuna kavuşturacağız.

'TÜRKİYE'Yİ, DÜNYANIN EN BÜYÜK 10 EKONOMİSİNDEN BİRİ HALİNE GETİRECEĞİZ'
- Verdiğimiz demokrasi ve kalkınma mücadelesi 85 milyon vatandaşımızın her birinini hayatını olumlu yönde değiştirmiş ve geliştirmiştir. Tüm bunları muhalefet adı altında karşımıza dikilen kifayetsiz muhterislere rağmen başardık. Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmenin mücadelesini veriyoruz. İnşallah hiç endişe etmeyin, bunu da başaracağız.

'SEÇİMLERE BİR YIL KALA BÖYLE BİR TABLOYLA KARŞI KARŞIYA OLMAMIZ İŞİMİZİ BİRAZ DAHA ZORLAŞTIRIYOR'
- Hayat pahalılığına bir sınır çekmek için çalışıyoruz. Ücretliler başta olmak üzere her kesimden vatandaşımızın gelirlerini artırarak aradaki farkı kapatacak programlar hazılıyoruz. Dünyanın ikinci dünya harbi sonrası yaşadığı bu en büyük sarsıntıdan ülkemizi en az kayıpla çıkarmanın güçlüğünü biliyoruz. Vatandaşlarımıza ülkemizde bunu yapabilecek tek kadronun biz olduğumuzu söylüyoruz. Elini vidanına koyan, aklını kiraya vermeyen, hırsı gözünü kör etmeyen herkes bu hakikati kabul edecektir. Seçimlere bir yıl kala böyle bir tabloyla karşı karşıya bulunmamız işimizi biraz daha zorlaştırıyor olabilir. Ama 20 yıllık tarihimizde bizim hiçbir başarımız altın tepside sunulmadı. 

'NATO'NUN GENİŞLEMESİ KONUSUNDA TUTUM DEĞİŞİKLİĞİNE GİTMEYECEĞİZ'

- Türkiye'nin bölgesel ve küresel gelişmeler karşısında sergilediği ilkeli tutumun dışarda birilerini rahatsız etmesini anlıyoruz. Beklentilerimiz karşılanmadan NATO'nun genişlemesi konusunda tutum değişikliğine gitmeyeceğiz. Batı’nın kendi güvenlik ve refahını korumak üzerine kurduğu sistem çatırdıyor. BM’nin reform edilmesi konusunda yıllardır dile getirdiğimiz teklifin isabeti görülüyor. Dünya 5'ten büyüktür. Şimdi kendileri bunu söylemeye başladılar. BM Güvenlik Konseyi'ni reforme edelim diyorlar. Dediğimize gelecekler.

'AVRUPA'NIN YAŞADIĞI PANİĞİ İBRETLE TAKİP EDİYORUZ'

- BM Güvenlik Konseyi herhangi bir şeyi başarabiliyor mu? Herhangi bir kararı alabiliyorlar mı, Rusya ve Ukrayna konusunda verebildikleri bir karar var mı? Biz her zaman söylediğimiz adımı atıyoruz. Yatırım, üretim, istihdam yoluyla büyüme esasına dayalı Türkiye ekonomi model ile sıkıntılı süreci ülkemiz için avantaja çevirecek adımları atıyoruz. Ülkemiz Suriye kaynaklı düzensiz göçü 11 yıldır başarıyla yönetirken Ukrayna - Rusya krizi sonucu Avrupa'nın yaşadığı paniği ibretle takip ediyoruz.

- Çiftçilerimize ve memurlarımıza iki ayrı müjde vermek istiyorum. Dünyanın en önemli tahıl tedarikçileri Rusya ve Ukrayna'nın aralarındaki savaş sebebiyle ortaya çıkan belirsizlikler tarımda kendine yeterli olmayan ülkeleri tedirgin ediyor. Hamdolsun Türkiye kendine yetecek ve hatta çoğu üründe dışarıya satacak kadar üretim yapan bir ülkedir.

'MUHALEFET VE MANDACI EKONOMİSTLER 'BUĞDAY İTHAL EDİYORUZ' YAYGARASINI TEKRARLAMAKTAN GERİ DURMUYOR'

- Tahıl, sebze ve meyve fiyatlarındaki dalgalanmalara maliyetlerin yükselmesinden, bazılarının fırsatçılığa yönelmesinden kaynaklanıyor. Yeni düzenlemeleri yakında hayata geçireceğiz. Muhalefet ve mandacı ekonomistler buğday ithal ediyoruz yaygarasını tekrarlamaktan geri durmuyor. Yüksek ithalat rakamlarının sebebi ülkemizin en büyük gıda ihracatçılarından biri olmasındandır.

TMO BUĞDAY FİYATLARI

- Yeni hasat dönemine girdiğimiz bugünlerde üretim bölgelerinden mahsülün beklediği haberini alıyoruz. TMO'nun 2022 hasat döneminde yapacağı buğday ve arpa alım fiyatlarını teşvik fiyatlarını açıklamak istiyorum.

- TMO sert ekmeklik buğdaya ton başına 6 bin 50 TL alım, 1000 prim bedeli olmak üzere 7 bin 50 lira ödeme yapacaktır. Ofisimizin arpa alım fiyatı ise ton balına 5 bin 500 lira alım, 500 prim bedeli olmak üzere 6 bin TL olarak belirlenmiştir.

- Çiftçi kayıt ofisimize kayıtlı üreticilerimiz yararlanabilecektir. TMO'nun fiyatları diğer kamu kurumları için de belirleyici olacaktır. Mazot, gübre desteklerini almaya devam edeceklerdir.

'3600 EK GÖSTERGENİN DETAYLARINI YARIN AÇIKLAYACAĞIM'

- Bitmedi, şimdi de memurlarımıza vereceğimiz müjdeye geliyorum. Bilindiği gibi uzunca bir süredir çalışan ve emekli memurlarımızla ilgili 3600 ek gösterge diye bilinen bir hazırlık yürütüyoruz. Nihayet bu çalışmayı tamamladık ve Meclisimizin takdirine sunma safhasına getirdik. Yarınki Kabine toplantımızın ardından yapacağımız Millete Sesleniş konuşmamızda bu hazırlığı detayları ile anlatacağım. Bugün burada sadece daha önce söz verdiğimiz 4 meslek grubunu değil 5 milyonu aşkın memurumuzun ve emeklilerin tamamını ilgilendiren bir formülle bu meseleyi çözdüğümüzün müjdesini paylaşmakla yetinmek istiyorum."

KABİNE TOPLANTISI SONRASI AÇIKLAYACAK

Memur ve memur emeklilerinin heyecanla beklediği 3600 ek gösterge hakkında da konuşan Erdoğan, ''Bilindiği gibi uzunca bir süredir çalışan ve emekli memurlarımızla ilgili 3600 ek gösterge diye bilinen bir hazırlık yürütüyoruz. Nihayet bu çalışmayı tamamladık ve Meclisimizin takdirine sunma safhasına getirdik. Yarın Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bu hazırlığı detaylarıyla açıklayacağım'' ifadelerini kullandı. 

3600 EK GÖSTERGE NEDİR?

Ek gösterge, kamu görevlilerinin çalışırken maaşlarını, emekli olduklarında ikramiye ve aylıklarını belirleyen en önemli kalemlerden biri.

Ek gösterge rakamları unvan, hizmet sınıfı ve derecelere göre farklılık gösteriyor. Ek gösterge yükseldikçe emekli aylığı ve emekli ikramiyesi rakamı da yükseliyor.