Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Hamas-İsrail savaşındaki dengeli politikası: Ahmet Hakan'ın ilginç yazısı!

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Hamas-İsrail savaşında her iki taraf için "itidal" çağrısında bulunmasına yönelik eleştiriler yükseldi. Ancak bu politikanın doğruluğunu savunan Ahmet Hakan, "Sivil kayıpların azaltılmasında etkili bir rol oynayabilir ve alevleri söndürmede önemli bir aktör olabilir" görüşünü dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Hamas-İsrail savaşında her iki taraf için "itidal" çağrısında bulunmasına yönelik eleştiriler yükseldi. Ancak bu politikanın doğruluğunu savunan Ahmet Hakan, "Sivil kayıpların azaltılmasında etkili bir rol oynayabilir ve alevleri söndürmede önemli bir aktör olabilir" görüşünü dile getirdi.

Hamas-İsrail savaşı tüm yoğunluğuyla devam ediyor. Hamas'ın "Aksa Tufanı" operasyonuna karşılık olarak İsrail, "Demir Kılıçlar" operasyonunu başlattı.

İsrail savaş uçakları Gazze'yi bombalarken, Hamas da roketlerle karşılık veriyor ve sınırdan militanlarını içeri sızdırarak kayıplara neden oluyor.

Savaşın başladığı saatlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan, taraflara itidal çağrısında bulundu. Bazı kesimler bu yaklaşımı "sorunu gözardı etme politikası" veya "eylemsizlik politikası" olarak yorumladılar.

Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, Erdoğan'ın Filistin-İsrail savaşıyla ilgili açıklamalarını "Çok yerinde bir politika: İtidale çağrı politikası" başlıklı yazısında değerlendirdi.

"Yangına körükle gidenlerin çabalarını boşa çıkarabilir"

Günün yazısında, Erdoğan'ın tutumunu destekleyen Hakan, "Arabuluculuk dahil her türlü olumlu adımı atabilir. Sivil kayıpların minimize edilmesinde etkin bir rol üstlenebilir. Alevleri söndürme konusunda önemli bir aktör olabilir. Şiddeti tırmandıranların çabalarını engelleyebilir. Filistin halkına daha fazla yardım sağlayabilir. İsrail'i Gazze'de katliam yapmaktan vazgeçirebilir." ifadelerine yer verildi.

"Sloganı atanı kimse ciddiye almaz"

"Peki Türkiye, anında taraf olup “slogan atma politikası” izleseydi ne olurdu?" diye soran yazar, yazısına şöyle devam etti:

"Belki bazı duyguları tatmin ederdi. Belki bazı heyecanları dalgalandırırdı. Ama asla bir fayda sağlayamazdı. Ama asla bir etki üretemezdi. Anında taraf olup taraflardan biri lehine güçlü biçimde tutum almak, etkin bir politika izlemek anlamına gelmez. Tam tersine süper edilgen bir politikanın içine gömülmek anlamına gelir.

Çünkü slogan atanın ne dediğine kimse bakmaz, sloganı atanı kimse ciddiye almaz. İtidal çağrısı politikası, işte bu nedenlerle çok doğru bir politikadır. Türkiye, inatla ve ısrarla bu politikayı izlemeye devam etmelidir."