Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez: Küresel güçler İslam'ı düşman ilan etti!
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, "Küresel güçler İslam'ı düşman ilan etti. Düşman ilan edilen İslam'ın tam merkezine, içinde yaşadığımız topraklar, içinde yaşadığımız ülke yerleştirildi. Böyle bir dünyada yaşadığımızı bilmeliyiz. " diye konuştu.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, çeşitli programlara katılmak üzere geldiği Ağrı'da, Vali Musa Işın'ı makamında ziyaret etti.
Bu tarihten sonra ilk kez ziyaret ettiği Ağrı'da bulunmaktan memnuniyet duyduğunu dile getiren Görmez, "Kutlu Doğum Haftası'nı idrak ediyoruz. Kutlu Doğum Haftası'nın Ankara'da açılışını yaptıktan sonra ilk büyük toplantımızı Ağrı'da gerçekleştirmiş olacağız." diye konuştu.
Bu yıl Kutlu Doğum Haftası temasının "Hz. Peygamber ve Güven Toplumu" olduğunu anımsatan Görmez, şöyle devam etti:
"Bölgemizin güven ve emniyet acısından büyük yorgunluklardan geçtiğini ve arınmaya başladığını görüyoruz. Bundan dolayı büyük bir mutluluk duyuyorum. Güven toplumu olursak, güvenlik toplumuna ihtiyaç kalmaz. Onun için öncelikle güven toplumu haline gelmeliyiz. Her ferdi her ferde güvenen, her ailesi her aileye güvenen, işçinin işverene, işverenin işçiye, komşunun komşuya, dostun dosta kalbini, evini teslim edeceği ve edebileceği kadar güvendiği bir ortamın yeniden inşa edilmesini yüce Allah'tan niyaz ediyorum. Kutlu Doğum Haftası'nın zaman zaman sarsılan bu güvenimizin yeniden inşa edilmesine vesile olmasını diliyorum."
"Küresel güçler İslam'ı düşman ilan etti"
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Ağrı Müftülüğünce Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen, din görevlileriyle bir araya geldiği programda yaptığı konuşmada da 6 yıllık Diyanet İşleri Başkanlığı döneminde ülkede gitmediği birkaç ilden birinin Ağrı olduğunu söyledi.
Büyük badire ve zorluklardan geçtiklerini belirten Görmez, "Sadece bizler değil bütün insanlık, dünya, kainat ve coğrafyamız çok büyük zorluklardan geçti. En büyük zorluk da emanı kaybetmek çünkü emanı kaybetmek hayatı kaybetmektir." diye konuştu.
"İçinden geçtiğimiz ve bizi kuşatan fesadı hep beraber bileceğiz." diyen Görmez, dünyanın içinden geçtiği fesat süreçlerinden haberdar olup, hutbe, vaaz, ders ve çalışmaların ona göre planlanması gerektiğini dile getirdi.
Görmez, "Küresel güçler İslam'ı düşman ilan etti. Düşman ilan edilen İslam'ın tam merkezine, içinde yaşadığımız topraklar, içinde yaşadığımız ülke yerleştirildi. Böyle bir dünyada yaşadığımızı bilmeliyiz. Bizim öyle bir inancımız var ki biz yer yüzündeki bütün kötülükleri iyiliklerle ortadan kaldırmakla mükellefiz. İyilikle kötülük bir değil. Karanlıklara küfür edeceğinize bir mum yakacaksınız. Işık yakınca karanlık yok olacak." diye konuştu.
Camilere hep birlikte sahip çıkılması gerektiğini aktaran Görmez, şunları kaydetti:
"Diyanet İşler Başkanı hocalara en çok ne der? 'Aman camilerinizi terk etmeyin' der. Ben de diyorum ki, 'Çıkın camilerinizden ama çıkarken boş çıkmayın. Mihrabı sırtınıza alarak camilerinizden çıkın. Mihrabın ruhunu sırtınıza alarak çıkın ve avuç avuç emniyet olarak dağıtın.' O zaman emniyet görevlilerine ihtiyaç kalmaz. Panzerlere ve tomalara hiç ihtiyaç kalmaz. Biz eman ve güven toplumu olduğumuzda o kardeşlerimizin hiçbiri de yorulmaz. Günde 5 vakit namazlarınızı kıldırın, camilerinizi ders halkaları ile donatın, ilim irfan merkezlerine dönüştürün ama camiye gelmeyenlere gidin. Gelenlerle zaten buluşuyorsunuz."
Diyanet İşleri Başkanı Görmez: 15 Temmuz'dan sonra toplumsal güven sarsıldı
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin, "Darbeden sonra toplumsal güven sarsıldı. Hiç kimsenin kimseye güveni kalmadı. En büyük zararı din-i mübin-i İslam gördü. Genç kardeşlerimizin dine olan güveni sarsıldı." dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi (AİÇÜ) Osmanlı Konferans Salonu'nda düzenlenen "Hz. Peygamber ve Güven Toplumu" temalı Kutlu Doğum Haftası programında yaptığı konuşmada, milletin tarih boyunca Peygamberine başka bir sevgi, sevda ve aşkla bağlandığını söyledi.
Hazreti Peygamber'i anlamak gerektiğini belirten Görmez, "Hayatının her anını, her gencimizin, genç kızımızın, genç evladımızın okuması, anlaması ve idrak etmesi gerekiyor. İslamın gelişini, vahyin yeryüzüne nasıl bir rahmet olduğunu, cahiliye kapılarının tek tek nasıl kapandığını yeniden okumamız gerekiyor." diye konuştu.
"Eğer iman kalesi sağlam olmazsa emanı sağlayamayız"
Görmez, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi ve sonrasında yaşananlara da değindi.
Türkiye'de 15 Temmuz'da ihanet, darbe ve işgal teşebbüsüne kalkışıldığını vurgulayan Görmez, şunları kaydetti:
"Bu darbeden sonra toplumsal güven sarsıldı. Hiç kimsenin kimseye güveni kalmadı. En büyük zararı din-i mübin-i İslam gördü. Genç kardeşlerimizin dine olan güveni sarsıldı. Onun için o belayı, o kötülüğü de arkamızda bırakmak ve hep birlikte yeniden birbirimize olan emanımızı yenilemek için Hazreti Peygamber'in 'Emin' vasfı üzerinde durmamız lazım. Allah'ın iman nimetinden sonra bize lütfettiği en büyük nimetin, eman yani güven olduğunu bilelim. Eğer iman kalesi sağlam olmazsa emanı sağlayamayız. İmanı sadece Allah'a iman olarak değil, mümin hem Allah'a, peygamberlere, kitaplara, meleklere, ahirete imandır hem de mümin aynı zamanda güvenen ve güvenilendir."
"Bütün mazlum coğrafyaların umut bağladığı bir ülkeyiz"
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Türkiye'nin bütün mazlum coğrafyaların umut bağladığı bir ülke olduğuna dikkati çekti.
Görmez, "Siz umutsunuz; bunu hiçbir zaman unutmayın. Bu umudu yeşertmek için birbirimize inanmalı ve güvenmeliyiz. Aramızdaki o farklılıklar, dil, ırk, renk, servet ve makam bunların hiçbiri kardeşliğimizi ortadan kaldıramaz. Hepimiz İslam'ın çocuklarıyız." ifadelerini kullandı.