Doğu Karadeniz’de Üfürükçü kadın 136 kişiye koronavirüs bulaştırdı

Evlerde bulaş riskine her geçen gün yeni bir olay ekleniyor. Doğu Karadeniz’de yaşlı bir adama bakan üfürükçü bir kadının köye nasıl korona bulaştırdığı gündem oldu.

Filyasyon ekibinde yer alan bir doktor, salgından korunmak için yatalak bir hastaya dua okumaya gelen üfürükçü kadının, üç köyde 136 kişiye virüs bulaştırdığını anlattı.

Türkiye'de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakaları son dönemde büyük bir tırmanışa geçerken, evlere ziyaretçi kabul edilmemesi ve kalabalık ortamlardan uzak durulması gibi önlemler her fırsatta dile getiriliyor. Ancak en çok bulaş hala evlerde yaşanıyor.

Milliyet'ten Cihat Aslan'ın haberine göre filyasyon ekiplerinin tespit ettikleri bazı koronavirüs vakaları salgınının yayılışındaki bilinçsizliği bir kez daha gözler önüne serdi.

Buna tanık olan filyasyon ekipleri ise ilginç vaka örneklerini sosyal medyada paylaşıyor. Doğu Karadeniz’de 3 ailenin turşu buluşmasında çok sayıda kişinin koronavirüse yakalandığını Twitter hesabından paylaşan doktor, şahit olduklarını şöyle anlattı:

“Karadeniz’in küçük bir köyünde üç aile geçtiğimiz hafta, 'Vaka sayıları yoğunlaştı, en doğalından turşumuzu kuralım da bağışıklığımız gelişsin' diye köydeki büyüklerinin yanına lahana ve fasulye turşusu yapmaya çıkmışlar.

Evlerine geri döndüklerinde birinde semptomlar çıktı. Saha çalışması yaptık. 1-2 pozitif vaka derken, çalışmalarda vakaların kaynağı ve yayılımını bulduk. Temaslılar karantinaya alınıp test yapıldı. Bir turşu yüzünden üç aile ve bulaştırdıkları kişilerle birlikte 21 pozitif vaka çıktı.

İçlerinde kamu kurumunda müdür, banka çalışanı da vardı. ‘Eğitimli insanlarsınız neden bu dönemde toplandınız?’ diye sorduğumda, 'Turşu bağışıklığı güçlendiriyor o da koronavirüsü yenmemizi sağlıyor, o yüzden toplandık' dediler.

Bir de 80 yaşında kör ve yatalak bir amcanın hastaneye kaldırılmasıyla ilginç bir vaka yaşandı. Yaşlı amca pozitif çıkınca herkes şaşırdı. Çünkü hiç evden çıkmamıştı ve yanına da kimse gitmemişti.

Öğrendik ki amcanın durumu kötüye gidince köye üfürükçü şifacı yaşlı bir teyze çağrılıyor. O teyzenin yaklaşık 120 temaslısını tespit ettik. Bu kişilerden test sonuçları pozitif çıkanların temaslılarıyla birlikte toplamda 136 pozitif vaka çıktı.

3 farklı köyde pozitif vakalarla temaslı yaklaşık 280 kişiyi karantinaya almıştık. Okuyup, üfledikleri arasında çocuklar, kadınlar ve yaşlılar da vardı.

Eylül ayının başlarında ise daha vahim bir olayı yaşadık. Bölgemizdeki bir düğün sonrası damadın babasının testi pozitif geldi. Filyasyon çalışması sonrası 14 farklı ilden toplamda 178 temaslı ve gelin-damat da dahil olmak üzere toplamda 53 pozitif vaka tespit ettik.

Vaka kaynağını araştırdığımızda ise normalde İç Anadolu’da bir ilde evinde izole olması gereken pozitif bir vakanın, yakınlarına ayıp olmasın diye kimseye haber vermeden kendi özel aracıyla düğüne geldiğini belirledik.

İki farklı akrabasında gece konaklayan, düğün öncesi ve sonrası toplu yemeklere katılan pozitif vaka, ilk başta saklanmıştı. Ancak yaptığımız çalışmada düğün fotoğraflarından edindiğimiz bilgilerle temaslıları eklerken kişiyi listeye ekleyemediğimizi fark ettik.

Düğünden iki gün önce PCR testi pozitif çıkmış ama düğün yeğeninin olduğu için gelmiş. Tutanaklar tutuldu, cezai işlem uyguladık.

Temmuz ayında da 4 kişi yaylada kaçak olarak çalıştırılan bir kahvehanede kumar oynamışlar. İçlerinden biri pozitif çıkınca, utana-sıkıla iki kişinin ismini verdi. İlk başta kumar masasındaki dördüncü kişiye ulaşamadık.

İlk iki gün tespit ettiğimiz 28 pozitif vakanın ardından kumar masasının 4. kişisine de ulaştık. Tanınmış esnaflardan olan kişi, iş yeri zarar görmesin diye kendisini saklamış.

Tabii semptomları başlayınca hastaneye başvuruyor ve pozitif. Diğerlerinden 2-3 gün sonra tespit edebildiğimiz bu dördüncü kişi, biz tespit edene kadar yaklaşık 16 çalışanı ve onların da aile içi temaslarıyla birlikte 27 kişinin pozitif olmasına sebep olmuştu.”