Dolandırıcılar gazeteci sayesinde yakalandı

Gazeteci Sedat Manav’ın iş yeri telefonu çaldı. Arayan kişi kendisini jandarma istihbarat görevlisi binbaşı olarak tanıttı. Yanında da bir yüzbaşı olduğunu söyledi. Sedat Manav, arayanın dolandırıcı olduğunu hemen anladı.

Bozuntuya vermedi, adının Mehmet Akmaca olduğunu, emekli muhtar olduğunu Manavgat Bahçelievler Mahallesi’nde yaşadığını söyledi.

'ADINIZA ALINAN TELEFONLARA BYLOCK YÜKLENMİŞ'

Telefondaki kişi devam etti:

“Adınıza çok sayıda telefon hattı alınmış. Bu telefonlara ByLock programı yüklenmiş. Para transferleri yapılmış. Bu tespitlerle savcılık soruşturma başlattı.”

1 KİLO ALTIN 80 BİN DOLAR

Sözde binbaşı şöyle devam etti:

“Evinizde arama yapılacak. Bu arama öncesinde evinizde ne kadar değerli eşyanız var bunu öğrenmemiz lazım…”

Bunun üzerine kafasında kurduğu senaryoyu oynamaya başlayan Sedat Manav yaklaşık 1 kilo altınının, ayrıca 80 bin dolar dövizinin bulunduğunu söyledi.

İHA MUHABİRİNİ ARADI

Manav, kağıt alma bahanesiyle başka bir odaya geçerek cep telefonundan İhlas Haber Ajansı Muhabiri arkadaşı Arif Kaplan'ı aradı, durumu anlattı ve hemen iş yerine gelmesini istedi.

Telefon görüşmesi hiç kesilmeden devam etti. Arif Kaplan'ın gelmesinin ardından iki gazeteci şüphelileri yakalatmak için plan kurmaya başladı.

Sedat Manav prostat hastası olduğunu söyleyerek tuvalete gitmek için izin istedi. Sözde binbaşı telefonu kapatmadan tuvalete gidebileceğini söyledi.

İş yerinin balkonuna çıkan Manav ve Kaplan, iş yerinin kapısında resmi polis ekibi olması nedeniyle dolandırıcıları iş yerine değil, iş yerinin karşısında bulunan binaya yönlendirmeye karar verdi.

PUSUYA DÜŞTÜ

Manav, tuvaletten dönmüş gibi yeniden konuşmaya başladı. Sözde binbaşıya evi diyerek karşı binanın adresini verdi. Bu arada İHA muhabiri Arif Kaplan durumu polise bildirdi. Manavgat Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliğine bağlı ekipler hazırlık yaptı. Her şey tamamdı.

Çok geçmeden maskeli bir kişi karşı binaya girdi. Pusuda bekleyen Asayiş Büro Amirliği ekipleri tarafından kıskıvrak yakalandı.

'HİPNOZ EDİLDİM'

Adının Sinan Kuday olduğu belirlenen dolandırıcının telefon görüşmesi yaptığı belirlenen beyaz bir minibüs, Kuday’ın yakalanması üzerine ara sokakta izini kaybettirdi. Kamera görüntülerinden minibüsün plakasının sahte olduğu belirlendi.

Asayiş ekiplerince Manavgat Emniyet Müdürlüğüne götürülen Sinan Kuday, Elmalı Cezaevinde tanıştığı ve korona virüs tedbirleri kapsamında cezaevinden izinli çıktığı 2 kişinin kendisini oyuna getirmesi sonucu böyle bir olaya girdiğini ileri sürdü. Telefonla hipnoz edildiğini, hipnozun etkisinde ne yaptığını bilmediğini, şokta olduğunu söyledi.

TUTUKLANDILAR

Kaçan ikinci şüpheli Ufuk Kayış, Antalya'daki evinde yakalanarak Manavgat'a getirildi. 3. Şüphelinin yakalanması için çalışmalar devam ederken mahkemeye çıkarılan Sinan Kuday ve Ufuk Kayış tutuklanarak Alanya Cezaevine teslim edildi.

5 YIL 7 AY HAPİS 27 BİN TL CEZA

Manavgat 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada Sinan Kuday ve Ufuk Kayış'ın cezaları belli oldu. Mahkeme, her iki sanığı ‘kişinin kendisini kamu görevlisi olarak tanıtması suretiyle dolandırıcılık' suçundan 5 yıl hapis ve bin 200 gün adli para cezasına, eylemi 3 kişi ile gerçekleştirilmesi nedeniyle artırım yapılarak 7 yıl 6 ay hapis bin 800 gün adli para cezasına, suçun tamamlanmamış olması ve teşebbüste kalması nedeniyle 5 yıl 7 ay hapis bin 350 gün adli para cezasına çarptırılmasına, bin 350 gün adli para cezasının günlük 20 TL'den 27 bin TL olarak hesaplanmasına karar verdi.