Ekrem İmamoğlu: 'Çalmıyor ama Çalışıyor'un yerini 'Hem çalmıyor hem Çalışıyor kardeşim' aldı

“SADECE O BİR KİŞİNİN TENSİPLERİYLE İSTANBUL'A ATANAN ADAYIN TEK VAZİFESİ NE BİLİYOR MUSUNUZ?”

“Burada halkımız, Sinem Dedetaş'ı seçecek. Sinem Dedetaş'la beraber çalışırken,ben, onun bilgisine hürmet edeceğim. O benim bilgime hürmet edecek. O, yol arkadaşlarıyla ortak akılla çalışacak, iş üretecek, milletiyle tartışacak. Ben aynı şekilde milletimle çalışacağım. Ama şu anda memlekette, ‘İstifa ettim, görevimden ayrıldım’ bile diyemiyorlar. Affını istiyorlar, affını; koca bakanlar. ‘Tensipleriyle görev aldım’ diyorlar, öyle değil mi? Allah aşkına, bu lafları duyunca, ben utanıyorum. Benim çocuğum, sizlerin evlatları, bu şehrin, bu ülkenin evlatları buna layık değil kardeşim Boşuna Cumhuriyet kurulmadı. Boşuna Mustafa Kemal Atatürk, yere göğe ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ demedi. Sevgili dostlarım, ben size önemsiz bir meseleyi anlatmıyorum. Size çok önemli bir meseleyi anlatıyorum şu anda. Bu tarihi bir mesele. Onun için, sadece o bir kişinin tensipleriyle İstanbul'a atanan aday, onun tek vazifesi ne biliyor musunuz? Kulağını o bir kişiye kabartmak. Ne diyorsa, onu yapmak. Ne diyorsa imza atmak. İşi benim gibi zor değil. Benim işim zor, ama keyifli. Sırtım sağlam. Onun arkasında 1 kişi, benim arkamda 16 milyon kişi var. Seçildiğinde, sadece o bir kişinin lafını uygun görecek anlayışı, hep birlikte 31 Mart'ta tarihe gömeceğiz. Çöpe atacağız.”