Erdoğan sağlık durumunu böyle açıkladı: Yıkılmadık, ayaktayız
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Babalar Günü dolayısıyla 81 ilden gençlerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, ''Babanız Ahmet Erdoğan’dan sonra size babalık yapan ikinci bir isim oldu mu?'' sorusuna ''Çok sürpriz bir cevap vereceğim. Benim abim yoktu. İki tane anne ayrı, baba bir abim vardı ama beraber yaşamadık. Böyle bir durum vardı.'' yanıtını verdi.
Erdoğan, Babalar Günü dolayısıyla AK Parti Gençlik Kolları tarafından düzenlenen "Gençlerle En Baba Buluşma" adlı çevrim içi etkinlikte 81 ilden 700 gençle bir araya geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, genç bir kızın kendisine "Sağlığınız, sıhhatiniz nasıl?" sorusuna "Hamdolsun iyiyiz. Yıkılmadık ayaktayız" sözleriyle yanıt verdi. O anlar hem Cumhurbaşkanı hem de gençler tarafından tebessümle karşılandı.
Böyle bir günde ülkenin dört bir yanındaki gençlerle canlı bağlantıyla birlikte olmaktan memnuniyet duyduğunu ifade eden Erdoğan, Brüksel'deki NATO Toplantısı, Azerbaycan ziyareti ve Antalya'daki iki önemli uluslararası organizasyonun ardından gençlerle buluşmanın tüm yorgunluğunu aldığını söyledi.
Gençlerle her bir araya gelişlerinde gençlik heyecanının ve hatıralarının gözünde canlandığını dile getiren Erdoğan, kendi nesillerinin, gençliğinde ülkeyi ve dünyayı değiştirme idealiyle yaşadığını, bu uğurda nice büyük mücadelelere giriştiğini belirtti.
Erdoğan, pek çok alanda sadece kendisinin değil kendinden önceki nesillerin gençlik hedeflerini ve hayallerini hayata geçirme şerefine nail olduklarını kaydetti.
Gençlere, kendileri, aileleri, şehirleri, ülkeleri ve bütün insanlık için hayaller kurmaları, onun peşinden azimle gitmeleri tavsiyesinde bulunan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Büyük değişimler, büyük devrimler, çağlar açıp, çağlar kapatacak büyük fetihler, hep bir hayalle başlar. Eğer hayalinizi gerçeğe dönüştürmekte kararlıysanız kendinizi hayatın her alanında en iyi şekilde yetiştirmeniz gerekiyor. Aynı kulvarda yürüdüğünüz akranlarınıza birikiminizle fark atacak bir seviyeye gelmeden hayallerinize de yaklaşamazsınız. Bunları söylerken elbette bizi hayata ve davamıza sarılmak için motive eden unsurlarla sizlerin motivasyon kaynakları arasındaki farkı da görüyoruz, biliyoruz. Dünya ile ülkemizin de sadece birkaç nesilde böylesine büyük bir değişimi yaşamış olması sizlerin sorumluluğunu artırıyor."
2053 VİZYONU
Erdoğan, ülkeye son 19 yılda kazandırdıkları güçlü yatırım ve hizmet altyapısı sayesinde gençlerin zorlu geleceğe hazır hale geldiğini vurguladı.
Cumhuriyet tarihinde yapılanların tamamını üçe, beşe, ona katlayarak ülkeyi 2023 hedeflerinin eşiğine getirdiklerine dikkati çeken Erdoğan, "Sizlerden ülkemizi büyük ve güçlü Türkiye'nin sembolü olarak görmüş olduğumuz 2053 vizyonuyla buluşturmanızı özellikle bekliyoruz. Rabb'im yar ve yardımcımız olsun." diye konuştu.
SORULAR
Ülkemizde yaygın olarak yaş ilerledikçe erkek çocuklar babalarına benzer şeklinde bir inanış var. Buna katılıyor musunuz, hayatınızda buna örnek verebilir misiniz?
Her insan ayrı bir dünyadır. Genlerden dolayı fiziki görüntü, fıtrattan dolayı da davranış olarak çocukların babaları veya annelerine benzemeleri gayet tabiidir. Erkek çocuklarının yaş ilerledikçe babaya benzedikleri kanaatinin ise olgunlaşmanın getirdiği bir sonuç olduğuna inanıyorum. Çoğu aile gibi bizde de çocuklarımızı bana veya eşime benzetenler hep olmuştur. Bir insanın anne veya babasına benzetilmesini de gurur ve yani özellikle de bir yaklaşım olarak görüyorum.
İlk çocuğunuzu kucağınıza aldığınızda ne hissetmiştiniz?
Şimdi bazı hissiyatlar vardır ki onları sözle ifade etmek mümkün değildir. Bizim de tabii yaş 67 oldu ama yaşlı sayılmam yani. Çocuk sahibi olmak da tarifi mümkün olmayan hislerden bir tanesidir. İnşallah ileride sizler de çocuk sahibi olduğunuzda bunu anlayacaksınız. Rabb'im bu güzelliği her aileye her bireye yaşatsın.
'Baba olunca anladım' dediğiniz bir hatıranız var mı?
Anne veya baba olma vakası, insanın hayatının daha önceki hiçbir devresinde karşılaşmadığı bir sorumluluk. Ataların her sözü gibi bu ifade de nesillere sari tecrübelerin süzülüp gelen bir irfanın tezahürüdür. Bizim de kendi dünyamızda bunu hem babamıza hem evlatlarımıza karşı yaşamışlığımız elbette vardır.
ÇOK SÜRPRİZ BİR CEVAP VERECEĞİM
Babanız Ahmet Erdoğan'ı kaybettikten sonra size yol gösteren, babalık yapan ikinci bir isim oldu mu?
Babam rahmetli olduktan sonra.... Çok sürpriz bir cevap vereceğim. Benim abim yoktu. İki tane anne ayrı, baba bir abim vardı ama beraber yaşamadık. Böyle bir durum vardı. Benim anam da babam da Allah rahmet etsin annem oldu. Annem rahmetli olduğu zaman gerçekten dünyam adeta yıkılmıştı. Annemin varlığı, benim için hem babalıktı hem annelikti. Kendisine olan sevgim çok çok farklıydı. İmkanlarımız kendi kendimize yetiyordu. Ama annemin şefkati, yaşım nereye gelirse gelsin bir başkaydı. Onun için annenizin ayaklarının altını muhakkak öpün diye her zaman diyorum. Bu, Peygamber Efendimizin Hadis-i Şerifi'nden kaynaklanıyor. Cennet annelerin ayakları altındadır. Ben de annemin ayağının altını öpmeye kalktığım zaman anneciğim de bana ayağının altını öptürmek istemezdi. Ben de kendisine 'Ya anne bana cennetin kokusunu çok mu görüyorsun' derdim. İşte o benim hem babamdı hem annemdi. Allah rahmet etsin. Annelerinizin kıymetini bilin. Bir insanın hayatta sahip olabileceği en büyük zenginlik, en büyük mutluluk kaynağı, en büyük güçtür. Küçük yaşta annesini veya babasını kaybetmiş insanların dünyalarındaki eksikliği tahayyül etmek çok zordur. Babamızı böyle erken yaşta kaybetmenin sıkıntısını çok çok yaşadık. Rabb'im anneli, babalı bir şekilde sizlere yaşamayı nasip etsin.
Baba olmanızın Türkiye’nin geleceğine dair hayallerinize etkisi nedir?
84 milyon vatandaşımıza karşı sorumluluğumuz var. 81 vilayete sorumluluğunuz var. Eğitim, sağlık, adalet, emniyet, ulaşım, dış politika üzerinde yükselen bir Türkiye var. Şimdi 207 üniversitemiz var, üniversite olmayan il yok. Salgın döneminde şehir hastanelerimiz olmasa halimiz ne olacaktı. Dünyada küresel ölçekte bakıldığında görenler şaşırıyor. Şimdi Antalya’da da yapılıyor. Torunlarımız daha çok çalışmamız gerektiğini hatırlatıyor, onlar daha modern bir Türkiye’de yaşasın diyoruz. Şimdi bize imreniyorlar.
Bir baba ve dede olarak tavsiyeniz nelerdir?
Önce kendini ihmal etme. Şimdi yeni moda başladı, 30 yaştan önce evlenilmiyor. İlk önce birbirinizi sevin ve sahiplenin. Ailesine sahip çıkamayan hayatına da sahip çıkamaz. İnanıyorum ki evlilikte yaş sürecini ilerletmek gerçekleştirmek. Nikah törenlerinde hep söylerim en az 3 çocuk.
Baba olmak mı yoksa dede olmak mı daha güzel duygu?
Her ikisi de güzel bir duygu. Bu meyvenin farklı tatları vardır ya babalıkta da aynı durum söz konusu. 8 torunum var hepsinin tadı farklı. Gelip sana dedeciğim diye sarılması bambaşka. Hanım hafta sonlarını zor getiriyor. Torunların sevgisi bedava. Anneler babalar daha çok ilgileniyor. Hakikaten o tadı almak bir başka güzellik. Bazıları bu işin acelesi mi var diyor, evet var.
Sizce virüsle savaş ne zaman bitecek?
Aşı tedarikinin bir hayli güç olduğu bir dönemde vakitlice yaptığımız bağlantılar sayesinde hızlı bir aşılama takvimi yürütüyoruz. Şu anda gayet iyi durumdayız. Türkiye salgının başından beri diğer ülkelerin önünde. Aynı süreç aşılamada da geçerli. Yerli aşıyı da Eylül-Ekim gibi üretebilmek hedefimiz. Aşıda yaşı 30’a çektik. Şu anda Kovid'de oran düştü. Vaka sayısı 5 bin civarında bunu bile fazla görüyoruz. Vaka sayısını çift haneliye, vefat sayısını da tek haneye insin istiyoruz.