Erdoğan'dan net mesaj: Tercih değil yükümlülüktür
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Almanya Başbakanı Angela Merkel, İstanbul'da bir araya geldi. Libya ve Suriye başlıklı görüşmenin ardından, "Biz Libya’da askeri bir çözümün mümkün olmadığını her fırsatta söyledik" diyen Erdoğan, "Ulusal mutabakat hükümetine destek vermek bir tercih değil yükümlülüktür" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Köklü dostluk ilişkilerinin sürdürülmesinin, Türkiye ve Almanya'nın yanı sıra bölgemizin de menfaatine olduğu noktasında hemfikiriz" dedi.
Erdoğan, "(Almanya ile) Ekonomi, ticaret, yatırım, enerji ve turizm alanlarında mevcut iş birliğimizi daha da ileri taşımakta kararlıyız" ifadelerini kullandı.
"AB'nin Suriyelilere daha fazla yardım yapmaları insani bir sorumluluktur"
Erdoğan, "AB ve Avrupa ülkelerinin Suriyelilere daha fazla ve hızlı yardım yapmaları her şeyden önce insani bir sorumluluktur" diye konuştu.
Erdoğan sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Geçtiğimiz aylarda Barış Pınarı Harekatımızı bahane eden terör örgütü yandaşları, Almanya'da Türklere yönelik saldırılar düzenlediler. Büyükelçiliğimizin hizmet aracı örgüt mensupları tarafından ateşe verildi. Bu saldırıları bir kez daha lanetliyor, kınıyorum."
"Libyalı kardeşlerimizi yalnız bırakmamakta kararlıyız"
"Libyalı kardeşlerimizi bu zor günlerinde yalnız bırakmamakta kararlıyız. Ulusal Mutabakat Hükümetine destek vermek, BMGK'nin 2259 sayılı kararı gereğince bir tercih değil yükümlülüktür. Türkiye ve Almanya olarak sorunların diyalog yoluyla çözümüne öncülük veriyor, taraflara sağduyu ve aklıselim çağrısında bulunuyoruz. Burada biz Serrac'ı yalnız bırakmayacağız, kendilerine elimizden gelen desteği vermekte kararlıyız. Askerimiz orada eğitim çalışmalarına destek verecek. Türkiye'nin Libya'daki mazisi ve onların da yaptıkları davet, böyle bir hakkı doğurur. 55 maddeyi sözde kabul etmek başka bir şey ama altına imzayı koymak başka, Hafter henüz buna imzayı koymuş değil. Terör noktasında herhangi bir tanınırlığı olmayan kişiye değil, Serrac'a ve ordusuna destek veriyoruz. (Hafter) Bu desteklerin arkasında Abu Dabi yönetimi var, Mısır var. Bunlar silah desteğini veriyorlar ve Wagner yine bu işin arkasında var. Bütün bunlar olurken 500 yıllık maziye sahip olan Türkiye'yi Libya'ya davet eden bu dostlara bizim 'Hayır' dememiz zaten mümkün değildi."
Bölgesel konularda Almanya ile diyaloğun güçlendirilerek devam ettireceğini söyleyen Erdoğan, "İran ve Irak'ta da son dönemde gerilimin arttığını görüyoruz. Irak'ın yeni bir kaos ve kargaşa iklimine sürüklenmesine izin verilmemelidir" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İdliblilere briket barınak yapımıyla ilgili, "Bu konuda Merkel 'Belli bir desteği verebiliriz' dedi" diye konuştu.
Erdoğan, "Alman gazetecilere dönük olumsuz bir çifte standardın olmadığını, açıkça ve ilk elden burada ifade etmek isterim" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mültecilere yardım konusunda, "AB'nin 6 milyar avro destek sözü vardı, 3 milyar avro bile uluslararası STK'lara verilmiş değil. Bizim harcamamız 40 milyar doları geçmiş durumda" ifadelerini kullandı.
"İdlib'ten kaçanlar için maddi katkıya hazırız"
Almanya Başbakanı Merkel ise, "(Erdoğan'la görüşmede) İdlib'den kaçanların insani durumunu düzeltmek için maddi katkıya hazır olduğumuzu söyledik. Libya'da kırılgan ateşkesin sağlam bir ateşkese dönüşmesi için çaba harcanması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Merkel, Libya konulu Berlin konferasında kabul edilen maddelerin BM Güvenlik Konseyinde onaylanacağını söyledi.
Angela Merkel, "AB'nin mülteciler konusunda 3 artı 3 milyar avroluk desteğin dışında destek vereceğini düşünüyorum" dedi.