Günlük Yaşantınızda Faydalı Olacak 15 İpucu !!!
Günlük Yaşantınızda Faydalı Olacak 15 İpucu !!!
Bu küçük çakallıklarla iş ve arkadaş ortamında etrafı daha iyi analiz edebilir, sonrasında da bize bol bol teşekkür edebilirsiniz... Biriyle ilk tanıştığınız anda göz rengine dikkat edin. Göz teması bu nedenle bir-iki saniye daha uzun sürecek ve karşıdaki kişi sizi daha etkileyici bulacaktır. Çok dik dik bakmayın tabi, "Sapık gibi bakıyordu" olmasın sonra. ? Stres yapacağınız bir ortama girmeden önce ağzınıza bir sakız atın. Sakız çiğnemek beyinde bir şey yiyormuş algısı yaratıyor ve beyin "Tehlikede olsaydım bir şey yemezdim" düşüncesiyle sakin kalmanıza yardımcı oluyor ve strese girmemiş oluyorsunuz. Birinden bir şey isteyecekseniz ilk önce çok daha basit bir şeyi yapmasını isteyin. Ya da tam aksine önce çok zor bir şeyi yapmasını isteyin. "Hayır" demek zorunda kalacak; bu sırada asıl istediğiniz şeyi söylediğinizde hem daha basit olduğundan cazip gelecek, hem de iki defa üst üste hayır demek istemeyecektir. İnsanlardan size küçük iyilikler yapmalarını isteyin. Ben Franklin etkisi adı verilen bir fenomene göre insanlar size iyilik yaptıklarında sizi sevmeleri gerektiğini düşünüyorlar, ve bir daha iyilik yapmaya da daha yatkın oluyorlar. Karşınızdaki kişi sorduğunuz soruya tam cevap vermezse bir süre sessizce bakmaya devam edin. Bu ona devam etmesi gerektiğini düşündürecektir. Biriyle ilk defa buluşacağınızda heyecanlı bir aktivite yapın. Korku filmine gitmek veya roller coaster'a binmek gibi. Bu tarz aktiviteler adrenalin seviyesini arttırıp kalbin hızlı çarpmasını sağlayacaktır. Karşıdaki kişide de sanki aktivitelerin kendisi değil de, sizle olmak bu heyecanı yaratmış gibi bir algı oluşacak ve ikinci buluşmanız garanti altına alınacaktır. ? İnsanlar onlara ne söylediğinizden çok, kendilerini nasıl hissettirdiğinizi hatırlarlar. İnsanları gördüğünüzde heyecanlanmış ve mutlu olmuş gibi tepkiler verin. Karşınızdaki insan da bir sonraki karşılaşmalarınızda aynı şekilde tepki verecektir. Bir konuya çalışırken veya öğrenirken konuyu bir arkadaşınıza anlatmayı deneyin. Eğer onlara anlatabiliyor, sordukları soruları yanıtlayabiliyorsanız konuya hakimsiniz demektir. Ayrıca bu yöntemle konunun hangi kısımlarında eksik olduğunuzu bulabilir ve çalışmanızı o bölümlere yöneltebilirsiniz. İnsanların bacakları sizle konuşmak isteyip istemediklerini ele verebilir. "Dost başa düşman ayağa" olayı değil tabi. Örneğin iki kişinin konuştuğunu gördünüz ve yanlarına gittiniz, eğer sadece gövdelerini size doğru çevirip bacaklarını sabit tuttularsa, yani tamamen dönmedilerse, konuşmaya katılmanızı istemiyorlar demektir. Aynı şekilde ofiste biriyle konuşurken gövdesi size dönük, bacakları yine başka yöne doğru çevriliyse konuşmasının bitmesini istediğini anlayabilirsiniz.
Biriyle el sıkışırken eğer avuç içiniz sıcaksa karşıdaki kişi sizi daha etkileyici bulacaktır.
Yeni tanıştığınız kişiye direkt olarak adıyla hitap etmek, aranızdaki bağı daha bir güçlendirecektir. Farklı ve hoşuna gidecek bir lakap da aynı etkiyi kısmen de olsa verebilir. İnsanlara bir şeyi yapmalarını istediğinizde iki farklı seçenek sunun. Bunu özellikle çocuğunuzla iletişiminizde kullanabilirsiniz. Örnek vermek gerekirse, o gün hava soğuksa ve çocuğunuza normalde takmayı sevmediği halde atkı takmak istiyorsanız, "Mavi atkını mı istersin, siyah atkını mı" şeklinde bir soru yöneltebilir ve seçim hakkı ondaymış gibi düşündürtebilirsiniz.
Yalan söylerken işin içine utanılacak bir detay veya üzücü olan bir ayrıntı eklerseniz karşınızdaki kişinin size inanma ihtimali artacaktır.