Kale-i Tavas’da 3 bin mezar taşının Osmanlı dönemine ait olduğu belirlendi

Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) tarafından Türk-İslam dönemine ışık tutan Kale-i Tavas Mezarlığı’nda şahidelerin kaybolmasının önüne geçebilmek amacıyla kazı çalışmaları sürüyor. Mezarlıkta 3 binden fazla mezar taşının Osmanlı dönemine ait olduğu tespit edildi.

Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) tarafından Türk-İslam dönemine ışık tutan Kale-i Tavas Mezarlığı’nda şahidelerin kaybolmasının önüne geçebilmek amacıyla kazı çalışmaları sürüyor. Mezarlıkta 3 binden fazla mezar taşının Osmanlı dönemine ait olduğu tespit edildi.

Denizli’nin Kale ilçesi merkezinin güneydoğusunda, Kavaklıpınar mevkisinde yer alan Kale-i Tavas Mezarlığı, Türk-İslam dönemine ışık tutuyor. 2015 yılında Denizli-Muğla karayolu genişletme çalışmaları esnasında şahidelerin kaybolma tehlikesinin önüne geçebilmek adına Tabae Antik Kenti kazı programına dâhil edilen Kale-i Tavas Yukarı Mezarlığı’nda çalışmalar sürüyor. Denizli Müze Müdürlüğü başkanlığında gerçekleştirilen kazı, Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Beyazıt’ın bilimsel danışmanlığında yürütülüyor.


“Çoğu mezar taşı Osmanlı dönemine ait”

Alanın kazı çalışmalarına nasıl dâhil olduğunu anlatan Doç. Dr. Mustafa Beyazıt, “Biz Tabae Antik Kenti kazı çalışmalarını gerçekleştirdiğimiz 2015 yılında bu mezarlık alanında bazı ölçümlerin yapıldığını gördük. Araştırdığımızda Denizli-Muğla karayolunda genişletme çalışmalarının olduğunu öğrendik. Yetkililere buranın sit alanı olduğunu ve böyle bir çalışmanın olmaması gerektiğini bildirdik. Böylece Denizli Müzesi ile diyaloğa girerek kurulan yeni bir ekiple mezarlık alanında çalışmaya başladık. 13. yüzyıldan beri kullanıldığı düşünülen Türk İslam mezarlığı yukarı ve aşağı mezarlık olmak üzere iki kısımdan oluşuyor. 7 bin 200 metrekare alanda yer alan yukarı mezarlıkta 3 binden fazla mezar taşının Osmanlı dönemine ait olduğu tespit edildi” dedi.


“3 ciltlik çalışma hazırlayacağız”

Ayrıca elde edilen bilgilerle 3 ciltlik bir çalışmanın hazırlık aşamasında olduğunu belirten Doç. Dr. Beyazıt, “İlk çalışmamız Cumhuriyet dönemine tarihlendirilen ama Osmanlı geleneğini devam ettiren mezar taşları olacak. Biz buradan sosyal tarih okumasını da yapabiliyoruz. Tersten başladığımız için oradaki isimleri Osmanlı dönemindeki isim ve sülalelerle karşılaştırarak, ikinci cilt kitabımızı da Osmanlı mezar taşlarına ait olarak hazırlamayı düşünüyoruz. Üçüncü çalışma olarakta her iki gruba da girmeyen ama çok büyük bir ihtimalle Türk-İslam döneminden izler taşıdığını düşündüğümüz yüzeylerinde geometrik süslemelerin yer aldığı, hatta boy damgalarının bulunduğu, hatta Orta Asya’dan gelen özelliklerin devam ettiği mezar taşlarına da şahit olduk. Onları da son grup cilt olarak yayına hazırlama çalışmalarına devam etmekteyiz” diye konuştu.