Korkutan yeni varyant açıklaması: “Çok daha yüksek vaka sayısına ulaşılabilir”
İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek, salgında gelinen son durumu ve dünyada endişeye neden olan yeni AY 4.2. varyantına ilişkin konuştu. İşte haberin detayları...
İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek, salgında gelinen son durumu ve dünyada endişeye neden olan yeni AY 4.2. varyantına ilişkin konuştu. İşte haberin detayları...
Koronavirüs pandemisi tüm dünyada etkisini sürdürürken Türkiye’de vaka sayıları 30 binlerde seyrediyor. Uzmanlar her fırsatta aşının önemine dikkat çekerken milyonlarca insan henüz aşı olmadı. İstanbul Üniversitesi-İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek salgında son durumu değerlendirirken genç gruba da aşı çağrısında bulundu. Tükek, yeni varyantın Türkiye'de yüksek vakalara neden olabileceğini belirtirken , yoğun bakımlarda doluluk gözlemlemediğini belirtti.
“Söylenildiği gibi yoğun bakımların çok dolduğunu gözlemlemiyoruz”
Salgında gelinen son durumu değerlendiren İstanbul Üniversitesi-İstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek, “Pandemiyle alakalı stabil bir dönemdeyiz şu anda 30 binli rakamların etrafında dönen bir şey. Ekim ayının da ilerlemesiyle bu rakamın artacağını öngörüyorduk ancak şu anda nispeten daha ortada gidiyor. Vaka sayısında çok büyük artış görmüyoruz. Dolayısıyla hastanelere yansıyan da bir artış yok. Söylenildiği gibi yoğun bakımların çok dolduğu falan biz gözlemlemiyoruz. İstanbul tabi böyle, Anadolu’da farklı olabilir.
Çünkü Anadolu’da bazı yerler yüz binde 500’ü aşmış durumda illerimiz var. Tabi vaka sayısı ne kadar çok olursa yoğun bakıma giden hasta da o kadar oluyor. İzlediğimiz kadarıyla uzun bir zamandan beri İstanbul yüz binde 200’ler civarında seyrediyor. Batı illerinde daha da düşük rakamlar var, toplumun batı kesiminde kurallara daha iyi uyulduğu için olsa gerek vaka sayısında bir artış görmüyoruz, stabil gidiyor. Doğu illerine baktığımız zaman gerçekten yüz binde 500’ü geçen illerin olduğu hatta kızaran illerin de olduğunu görüyoruz maalesef. Gerçekten kış aylarında kapalı ortama girildiğinde ve diğer virüslerin de etkisiyle hastalık artıyor. Ekimin ayının artık ortasını da geçmiş durumdayız, şu ana göre baktığımız zaman aslında beklediğimiz o kara tablonun olmadığını da görüyoruz bu bize moral veriyor. Tabi bu aşılamadan olabilir. İnsanların bir kısmı hastalığı geçirdi, doğal bağışıklığı olan var, ya da artık hastalıkla yaşamayı öğrendik diyebilirim” dedi.
“Bulaşıcılığı çok daha yüksek, ülkemize gelmesiyle olay değişebilir"
Ortaya çıkan yeni varyantın Türkiye’ye gelmesiyle vaka sayılarının olumsuz etkilenebileceğini ifade eden Prof. Dr. Tükek, “Ekim ayı aslında vakaların çok artacağını beklediğimiz bir aydı. Doğu illerini batı illeri gibi yaparsak bu rakam çok daha aşağı çekilebilir. Burada batının doğuyu yakalaması biraz daha büyük sıkıntı oluşturur. Özellikle İstanbul’un işin içine girmesiyle vaka sayısı çok artabilir. Şu ana kadar okullar açıldı, kalabalıklar her yerde, metrobüsler çok dolu hiçbir kısıtlama yok ona rağmen bu vaka sayısı çok kötü değil. Daha kötüye gider mi gidebilir, gitme ihtimali var. Ama bu gidişat sanki böyle seyredecek gibi gözüküyor. Ama açıklanan bir varyant bulaşıcılığı çok daha yüksek onun ülkemize gelmesiyle olay değişebilir.
Hele kapalı ortamlarda korumasız alandayız hiçbir kısıtlama yok çok daha yüksek bir vaka sayısına onunla ulaşılabilir. Aslında şu anda başka virüs salgınları var, soğuk algınlığı virüsleri var, gribal enfeksiyon yapan virüsler var. Şu ana kadar bunların büyük bir salgın yaptığını söyleyemem. Bu mevsimlerde başlıyor en çok ekim, kasım, aralık aylarında pik yapıyor. Bu dönemlerde aşılanmalarını öneriyoruz çünkü bu dönem o salgını yaşayacağız. Geçen sene yaşamadık ama bu sene grip salgını yaşayacağız. Şu ana kadar korkulacak düzeyde değil, her zaman olduğundan bile altında gidiyor ama bu artabilir. Bu sene ekim ayında hatta eylül sonlarından itibaren farklı bir virüs salgını tüm Türkiye’yi etkisi altına aldı. Bakanlık da zaman zaman açıklama yapıyor. Bu bizim işimizi şöyle zorlaştırıyor. Her gelen hastayı biz korona gibi düşünmek zorundayız. Ama bunların çoğu negatif çıkıyor ve başka virüs enfeksiyonu olduğu ortaya çıkıyor. Ama bunlar çok ağır seyretmiyor. Açıklanan rakamlar da belli, yoğun bakımların dolduğunu pek doğrulamıyor ancak iller bazında olabilir” ifadelerini kullandı.
“15 ile 30 yaş arası vakalara baktığınız zaman yarısını oluşturuyor”
Salgında şu anki sürecin okulların devam etmesine engel olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Tükek, vaka sayılarının yarısını 15-30 yaş arasının oluşturduğunu ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “MEB ve Sağlık Bakanlığı çok yakın takip ediyor. Okulları kapatmanın hiçbir anlamı yok. Zaten bu şekilde belki de birkaç yıl daha devam edecek süreç o yüzden bence şu an çok iyi gidiyor. Herhangi bir şekilde okulların kapatılmasını gerektiren bir durum yok. Bizde de ciddi anlamda şu an bir vaka görülmüş değil. Şu anda hastaların büyük çoğunluğu 30 yaş altı. 15 ile 30 yaş arası vakalara baktığınız zaman yarısını oluşturuyor. Özellikle 50 yaş üzerindeki vakalarda hasta dahi olsalar çok rahat atlattıklarını görüyoruz. Özellikle tam aşı olanlar hiçbir sorun yaşamadan atlatıyorlar. 15 yaş ile 30 yaş arasında bir tereddüt var. Aşılama oranları çok düştü o yüzden aşılamayı istediğimiz seviyeye getirseydik belki 30 binli rakamlar da 20 binin altına inecekti. Aslında 12-18 hatta 12-30 yaş arasının aşılanması konusunda şu anda hiçbir sorun kalmadı. Çok rahatlıkla aşı yaptırabilirler.”