Memur-Sen 12. Bölge Eğitim Programı Başladı

Kayseri, Niğde, Sivas, Yozgat, Nevşehir Ve Kırşehir İl Teşkilatlarının Katıldığı Memur-sen 12. Bölge Eğitim Programı Başladı.

Kayseri, Niğde, Sivas, Yozgat, Nevşehir ve Kırşehir il
teşkilatlarının katıldığı Memur-Sen 12. Bölge Eğitim Programı
başladı.


Memur-Sen 12 Bölge Eğitim Programı Kayseri, Niğde, Sivas,
Yozgat, Nevşehir ve Kırşehir il teşkilatlarının katılımı ile
başladı. Programın başlangıcında Memur-Sen Kayseri İl Temsilcisi
Aydın Kalkan, Diyarbakırlı annelerin mücadelesine destek
verdiklerini ve onların yanında olduklarını ifade etti. Kalkan,
Barış Pınarı Harekatı’na katılan Mehmetçiğin her zaman yanında
olduklarını da ifade ederek asker selamı verdi.


Programın devamında konuşan Memur-Sen Konfederasyonu
Eğitim-Bir-Sen Genelsekreteri Latif Selvi, "Örgütlük son derece
önemlidir çünkü bireyler herhangi bir meselde önemli fikirlere
sahip olabilirler ancak onlar fikirlerini ortaya koyduğunda dost
ortamında erişebildiği sınırlı sayıda arkadaşımızın bildiği,
değerlendirdiği, faydalandırdığı bir fikir olur ancak eğer biz
bunun bir başarı öyküsüne dönüşmesini istiyorsak bunu örgütlü
zeminde yeşertmeliyiz yani bahçemizde küçücük bir fideyi veya
fidanı ağaç ve yaprak değil eğer bir başarı istiyorsak, ağaçtan
bitkiden faydalanmak istiyorsak onu devasa ovalarda yada ormana
dönüşmüş zeminlerle yeşertmek mecburiyetindeyiz" dedi.


Selvi, "Elbette ki örgütlü her yapının kendi içerisinde kıymeti
vardır. Vakıflar birtakım faaliyetler gerçekleştirirler hepsi
birbirinden kıymetlidir, bir boşluğu doldurur bir insani dönemi
ifade eder veya bir toplumsal soruna dikkat çeker. Derneklerimiz
vardır keza pek çok faaliyetleriyle memleketimizin imar edilmiş
birçok sorununa çözüm bulmaya çalışır ancak şunu unutmamak lazım ki
sendikaların örgütlenmesi bundan apayrı bir yere oturur bundan
dolayı sendikaların bir sivil toplum örgüt bazında değerlendirilip
değerlendirmeyeceğini müstakil bir çerçeveye oturulması gerektiğini
ifade edilir. Zaman zaman buda şudur siz hakkı olanın hakkını
alabilmesi için, alın terinin karşılığını bulabilmesi için,
emeğimizin karşılığını bulabilmesi için bir araya gelmiş emek
mücadelesi çerçevesinde alın terinin emeğini temsil edenlerin
sözcüsü olmak için bu yapısal zemini oluşturmuş bulunuyorsunuz. Bu
o kadar kıymetli bir şeydir ki insanın insanca yaşayabilmesi için
olmazsa olmaz şartlarından bir tanesi o yaşamı devam ettirebilmesi
için bir gelenek kavuşturulabilmesidir. Bunun için Allah’ın verdiği
nimetler yeryüzün de az değil eğer bir yerlerde açlıktan ölenler
varsa siz zannetmeyin ki bu imkanlar olmadığı için açlıktan
ölüyorlar hayır adil paylaşımın olmadığı ve işsizleşmiş bir
zeminde, imtiyazı bütün kaynakları kendi elinde tutmak isteyenlerin
tasarrutundan dolayı hakları yendiği için o insanlar bu mahrumiyeti
yaşamaktalar" diyerek şunları söyledi:


"Bu emek mücadelesi hedef örgütlülüğünün üzerinde devam
ettiriliyor emek ilk insandan itibaren insanın alın terinin
karşılığı ise ve yıllar içerisinde günümüze geliyorsa bunun yeni
uygulamalara ne ihtiyacı var denebilir unutmayalım ki arkadaşlar
beşeri hiçbir şey durgun değildir dönemi içerisinde yapılması
gerekenler eğer hayata geçirilirse doğru netice elde edilir onun
içinde aydınlık içeren bir tanımlama yapacak olursak şunu söylemek
icap eder, aydın tarihin akışı içerisinde birinin bir sorumluluk
üstlenmesi gerekiyorsa işte o sorumluluğun gereğini yerine getiren
insandır milleti uyandıran, olup biteni gösteren ve bu hususta da
inisiyatif alan kişidir onun içinde pek çok meselede simgelenmiş
bazı şahısları sık sık zikir ederiz neden çünkü bir çığır açmıştır
da ondan dolayı değerli kardeşlerim işte sendika mücadelemiz böyle
bir zeminde alı terinin ve emeğin karşılığı bulunsun diye yapılan
bir iştir şunu söyleyebilirsiniz, bir yere giriyor insan çalışıyor
resmen bir maaş alıyor daha ne istiyor ona bir iş verilmiş oda
işini yapacak bunun karşılığında ona hak ettiği verilecek. Değerli
kardeşlerim eğer her şey merhamet, adalet ve fedakarlık üzerine
tesisi edilmiş ise sorun yoktur ama bugüne kadar öğrendiklerimiz
yüzyıllar boyunca belki bin yıllar boyunca öğrendiklerimiz
bildiklerimiz gösterdi ki çıkar güç üzerinden sürdürülen hiçbir
mücadele rehavete yer verilmeyecek şekilde kararlı örgütlenmeyi
gerektirir, kararlı birliktelik gerektirir asal dezavantajlı
durumda olmaktan çıkamazsınız hiç bir şeyi çözümleyemezsiniz hatta
öyle ki köleliği içselleştirirler ve siz bunu bir kazanım olarak
bile tanımlayabilirsiniz. Değerli kardeşlerim bunun içinde sendika
örgütlülüğümüz son derece kıymetli olarak görmeliyiz işte Akif İnan
ve bir grup arkadaşının başarmış olduğu mücadeleyi bu çerçevede
değerlendirdiğimiz zaman tarihi bir sorumluğu üstlendiğini
görmeliyiz çünkü biz kamu çalışanı alanında örgütlüyüz."