Merhum Necmettin Erbakan küfreder miydi?
Milli Görüş hareketine yakınlığıyla bilinen yazar Fehmi Çalmuk, İmam Hatiplilerle yaptığı sohbeti aktarırken, merhum lider Necmettin Erbakan'ın küfür edip etmediğiyle ilgili bir soruya verdiği yanıtı anlattı.
Milli Görüş’e yakınlığıyla bilinen Fehmi Çalmuk, esnafhabertv'de, "Dangalak, avanak, ahmak" başlıklı dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Çalmuk, İmam Hatiplilerle yaptığı bir sohbeti aktarırken, Milli Görüş’ün lideri Necmettin Erbakan'ın küfür edip etmediğiyle ilgili bir soruya verdiği yanıtı anlattı.
Söz konusu soruya karşılık, "İlk aklıma gelini söyledim, Çok kızınca 'Sütü bozuk', kızınca da 'Dangalak' derdi diye…" şeklinde bir yanıt verdiğini belirten Çalmuk, Erbakan için, "Nazik bir insandı. Sıfat değil isim kullanırdı. Hocam çok kızınca 'sütü bozuk', kızınca 'dangalak' derdi" ifadelerini kullandı.
Fehmi Çalmuk'un yazısı şu şekilde:
"Merhum Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamızın vefatının yıl dönümü ile Siyonizm eliyle siyasi fırıldaklık olan 28 Şubat’ın yıl dönümü peşi sıra gelirken haftalık yazımızda bu konulara değinelim istedik. Geçenlerde İmam Hatip’li gençler ile Necmettin Erbakan hocamız üzerine sohbet ederken biri yekten şunu sordu.
-Erbakan Hoca çok kızınca ne derdi, küfür eder miydi?
İlk aklıma gelini söyledim, Çok kızınca “Sütü bozuk, kızınca da “Dangalak” derdi diye…
-Avanak mı, Ahmak mı?
-Yok, yok Dangalak derdi. Avanak Oğuz Aral’ın “Avanak Avni” çizgisinden aklında kalmış. Ermenice bir kelime. Avanak kelimesini hiç duymadım. Nazik bir insandı. Sıfat değil isim kullanırdı. Hocam çok kızınca “sütü bozuk”, kızınca “dangalak” derdi. Müslümanlara yönelik hakaret içeren bir yazısından dolayı bir yazardan bahsederken “Sütü bozuk” dediğini hatırlarım. Kişinin yüzüne “dangalak” derken “ahmak” kelimesini “Nasıl olsa yapacağı bir şeyi Allah rızası için yapmayana ahmak denir" diye genel bir tabir olarak kullanırdı. Söyle İyi niyetli ama beceremeyen kişilere ise “Hüsnü” diye seslenirdi.
Sonra Türk Dil Kurumu sözlüğüne baktım, Üç kelime birbirine yakın ama muhteva itibariyle uzak kelimelerdi.
Dangalak: Düşüncesiz, budala, akıl yoksunu, hödük (kimse), boşboğaz.
Avanak: Kolaylıkla kandırılabilen veya aldatılabilen, aptal, bön.
Ahmak: Aklını gereği gibi kullanamayan, bön, budala, aptal.
Siyasi pazarlama aracı olarak taban oluşturmak için kendisine “Küçük Erbakan” diye kitap çıkartan kişinin “Silahlı terör örgütünün Fethullahçı olduğunu o gece öğrendim, bana ahmak diyebilirsiniz” sözünün kaynağı kendisine Erbakan’ın ünlü sözünü “Ahmak” kelimesine indirgemesinden ileri geliyor. FP’nin kapatılma davasında 5 yıl süreyle siyaset yasağı getirilen Bekir Sobacı’nın “Türkiye, sütü bozuk bir 28 Şubat sürecinden sonra geldiği noktada, bugün debelenmektedir, çırpınmaktadır”cümlesindeki “sütü bozuk” kelimesi de Erbakan Hocamın tedrisinden geliyor.
Erbakan hoca inadına “Dangalak” derdi. Nur içinde yatsın. Çocuğunu Gülen’in okullarına gönderen bir iş adamına “Sen Dangalak mısın? Çocuğunuzu siyonizme asker yetiştirecek okullara gönderiyorsunuz ?” demişti. Siyasi beklenti, ikbal uğruna İslam davasını kimseye peşkeş çekmedi. Siyonizme asker yetiştiriyor dediğinde partisinin deve dişi gibi adamları hocaya cephe aldılar. İlk fırsatta onları yola çıkartan, emek verip yetiştiren, yürek verip konuşturan hocalarını, yolda buldukları hocaya değiştirdiler. Bugün ise Cumhurbaşkanı Erdoğan partisinin grup toplantısında “Biz de herkes gibi bunlara hukuk ve hakkaniyet sınırları içinde yaklaştık. Ben de görüştüm, Demirel de görüştü, Ecevit de görüştü. Liderler içerisinde sadece ilişkisi olmayan Erbakan Hocamızdı” demekten geri durmadı."