Muğla’da balon balığı dehşeti
Muğla’da balon balığı dehşeti
Muğla Güllük Körfezi'nde balon balığına temas eden iki balıkçı hastaneye kaldırıldı.
Güllük Körfezi’nde balon balığına temas eden iki balıkçı zehirlenince Sahil Güvenlik ekibinden yardım istedi. Durumları iyi olan balıkçıları karaya çıkaran güvenlik ekipleri, zehirlenmenin belirtilerini anlattı ve balon balığı tehlikesine karşı uyarılarda bulundu. Güllük bölgesi Asin Körfezi Tuzla Boğazı önlerinde teknede bulunan iki kişinin zehirli balıkla temas edince zehirlenip yardım istemesi üzerine bölgeye hemen Sahil Güvenlik botu gönderildi. Sahil Güvenlik ekibi iki balıkçıyı alarak karaya çıkardı, 112 Acil Ekip personeline teslim etti. Hastaneye kaldırılan iki balıkçının durumunun iyi olduğu belirtilerken yetkililer balon balığı konusunda vatandaşları bir kez daha uyardı. GÜVENLİK EKİPLERİ TEHLİKEYE KARŞI UYARDI Avustralya, Japonya, Hint Okyanusu, Doğu Afrika ve Kızıldeniz kökenli balon balığının Süveyş Kanalı’ndan geçerek Akdeniz’de yayılmaya başladığını, son yıllarda da İskenderun’dan Muğla’ya kadar olan sahillerde sıkça görüldüğünü hatırlatan Sahil Güvenlik yetkilileri şu uyarılarda bulundu: “Balon balığı zehirlenmesinde; önce karın ağrısı, ishal, dudaklarda ve ağız içerisinde uyuşma daha sonra da nefes darlığı şeklinde olmaktadır. Taşıdıkları toksin nedeni ile tüketiminde de sakınca bulunan balon balıklarının ilgili mevzuat gereği karaya çıkarılması ve satılması yasaklanmıştır. Trakonya, tiryaki, sokar, iskorpit, iğneli vatoz ve rina ülkemizde rastlanan zehirli balık türleridir. Bu tip balıkların yayılım gösterdiği plajlarda dolaşan insanlar için en büyük tehlike, balıkların üzerine basmaktır. Bu nedenle dikkatli olunması gerekmektedir. Zehirli balık çarpmalarında derhal en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Ancak bunun mümkün olmadığı durumlarda en yakın sağlık kuruluşuna intikal edene kadar ki süreçte yarada gözle görülebilen herhangi bir diken, deri parçası veya yabancı bir cisim varsa yara temizlenmelidir. Yarayı temizlemek amacıyla temiz içme suyu tercih edilmelidir, yoksa deniz suyu kullanılabilir. Kanama yoksa yaranın üzeri kesinlikle kapatılmamalı; kanama varsa hemen durdurulmalıdır.”