MÜKEMMEL FİZİK
Hep arzuladığınız fiziğe nasıl kavuşursunuz?
‘’Hiçbir tatlı sıkı bir karın kadar güzel değildir’’ (Fitnessçı sözleri bunlar) doğru söze ne denir!
Mezurayı alın ve belinizi ölçün. (Göbek deliğinizden ölçün ve karnınızı içeri çekin… Bunu nasıl olsa yapacaksınız gerçi!) Şimdi kalçalarınızı kaba etlerinizin en geniş noktasından ölçün. Şu hesaplamayı yapın:Bel ölçüsünü, kalça ölçüsüne bölün. Sonuç olarak, Kadınlar için ideal bel kalça oranı 0.7 civarındadır. Erkekler için bu oran 1.0’dır, yani bel ve kalça düzdür.
Kadınların, armut biçimli olmasının evrimsel avantajlarından biri de şudur: Biçim, önden, arkadan, ya da yandan bakıldığında sabit kalır. Aslında feminenliğin derecesi kadına arkadan bakıldığında kolay ve doğru bir şeklide değerlendirilebilir. Bazı araştırmacılar önden görünümün daha önemli olduğunu ileri sürmektedir. (Bu göğüs büyüklüğünün üreme değerinin göstergesi varsayımına dayanıldığında geçerlidir. Ancak göğüsler kadınların üreme yeteneğini her zaman doğru bir biçimde yansıtmadığı da ortaya konmuştur). Bu dar bir belin üzerinde biçimli göğüsleri ve geniş kalçaları olan bir kadının (kum saati) çekiciliğini arttırabilir. Aynı şekilde, bir kadının hamilelik döneminde en çok değişime uğrayan vücut bölümü belidir. Bu nedenle yüksek bir bel- kalça oranı hamileliği anımsatabilir ve dölleme arayaışında olan erkeğin gözünde kadını daha az çekici hale getirebilir.
Yani buraya kadar yazdıklarımdan çıkan sonuç sizce ne? Bence çok açık bir şekilde sadece üreme, mühim olan o bebeğin var olması. Bugün başlığımdan da anlayacağınız gibi fiziksel görünüş ve mükemmellik üzere yazacağım ancak bu araya küçük ama çok eskilere ta ilk varoluşumuza dayanan bir özelliğimizden daha bahsetmek istiyorum. Konu çekicilik, ve çekim güçlerinden bahsederken. Bir erkek, bir kadının kokusunu tam 40 km civarında alabiliyor biliyor muydunuz? İlk duyduğumda inanamadım ama bu gerçek. Elbette günümüz koşullarında beyefendilerin bunu gerçekleştirmesi sanırım imkansız. Bunu doğal ortamda, etrafta binalar olmadan, parfüm icat edilmeden önce doğada, başarabiliyorlarmış sanırım.
Şimdi şu mükemmel fizik konusunu biraz daha deşelim mi? Haydi deşelim. Üniversite de hocalarımız ders anlatırken yapardı, bir konuyu anlatır ve bana göre; der kendi düşünce ve fikrini söylerdi. Sınavda da kesin onu sorarlardı. Kitaplarda yok ya. Ben sınav yapmayacağım Allahtan. Bu konuda benim düşüncem; mükemmel diye bir şey yoktur. Hiçbir konu da mükemmel yoktur. İllaki daha bir mükemmeli olacaktır çünkü. Bakalım öylemiymiş!
Mükemmel fizik derken, aslında tek bir form olmadığını biliyoruz elbet. Farklı ideal fizikler olduğunu biliyoruz. Farklı anatomik zevklerimizin , insan olmanın güzelliğinin bir parçası olduğunu biliyoruz. Bazıları yuvarlak, bazıları düz, bazıları uzun, bazıları kısa, bazıları uysal, bazıları hırçın sever. Kendinizde ve başkalarında ne isterseniz sevebilirsiniz. (zevkleriniz arasında sağlıksız kilo ve bel oranı olmadığı sürece). Ancak güzelliğe ilişkin bazı nesnel standartlar olmadığını düşünecek kadar nahif olmayalım. Bunlar; dergiler, ünlüler, ya da porno endüstrisi tarafından dayatılan standartlar değil; bilim ve yaşamsal gelişimin belirlediği ölçüler. (Yani; tornadan çıkmış gibi tek tip yüz şekline benzemeye çalışmak yanlış. Kaşlar, çene, yanak, dudak vb.)
Tarih öncesinde erkek ve kadınlar, nasıl ve kiminle çiftleşeceklerine kendileri karar vermek zorundaydılar. Bu mesajları medyadan almıyorlardı. Kayaların üzerine kazınmış ilanlar, postlarla yapılan defileler, reality showlar yoktu. Nihai üreme kararını çok önemli bir konsepti, birbirlerini, esas alarak vermek zorundaydılar.
Peki ne yapıyorlardı? Partnerleri hakkında büyük ölçüde görünüme dayalı olarak karar veriyorlardı. Çünkü;teoriye göre, üstün nitelikleri olan birini seçtiğinizde üreme başarınız da artıyordu. Kadın;kaynakları bol olan, potansiyel bir aileyi koruma gücüne sahip erkeği seçiyordu. Bunu elbette erkeğin görünümüne bakarak karar veriyordu. Kaslar gücün göstergesiydi. Günümüzde ailesini koruyabilmek ve bakabilmek için güçlü kaslara değil, güçlü cüzdana ihtiyacı var maalesef.
Mükemmel fizik derken konumuz elbette, diyet ve vücut biçimlerine gelecek;
Diyet ve vücut biçimi konusunda yazmaya geçmeden önce belirtmek isterim ki; Bazı vücutların değişmesini gerektiren önemli nedenler vardır; çünkü insanlar, daha iyi bir biçime kavuşmazlarsa , pek çok sağlık sorunuyla karşı karşıya kalacaklardır. Sonuç olarak, daha güzel bir vücut şekline sahip olmanız, sağlığınız ve zihniniz için önemliyken, kendinizi daha iyi hissetmenizi de sağlar. Eğer dışarıda iyi şeyler oluyorsa, içeride de iyi şeyler oluyor demektir.
Hepimiz farklı görünüme sahibiz, uzun , kısa, farklı bacak, kol, beden oranları vb. İşin püf noktası , vücutlarımızın görüntüsünü bir perspektife oturtmak, kusurlarımızı kabul etmek ve neler yapmamız gerektiğinin farkında olmaktır. Bu farkındalık bizi kendi içimizde kendi vücut formumuzda en iyi nasıl olabiliriz sorusunu sordurup, çözümler bulmamızı sağlar. Böylelikle, kendi çabamız ve alacağımız profesyonel yardımlar ile, kendi mükemmelimize ulaşabiliriz. Böylece hem sağlıklı hem de güzel olabiliriz.
Biliyoruz ki, şeklimiz nasıl olursa olsun, en fit, güzel ve sağlıklı dönemlerimizi gençlik yıllarımızda yaşarız, herkes hissettiği yaşta olsa da, beden belli bir zamandan sonra bazı büyük değişimlere de uğruyor, bunu da kabul etmek gerekiyor. Yani sadece kendi beden yapımız ile değil, kendi beden yapımızın içinde de dönem ve yaş itibariyle değişim yaşıyor ve farklılaşıyoruz. Yani her yaşın ayrı güzelliği var. Bunu da aklınızın bir köşesinde tutmalısınız her zaman.. Elli yaşında 25 yaşında gibi görünemezsiniz, zaten güzelde olmaz. Ruh gelişimi ve beden yaş gelişimi ve değişimini dengeli tutarak her yaşta sağlıklı ve güzel olabilirsiniz.
Bu konu oldukça detaylı ve yazacak çok şey var, sıra ile ele alacağım, sizlerle paylaşacağım. Şimdilik, sağlıkla kalın, güzel kalın, hoşça kalın.
DİLEK ELMAS