Rusya, Ukrayna arasında uzlaşma sağlamaya çalışan Türkiye'ye Egemen Bağıştan övgü dolu sözler!
Moderatörlüğünü Arel Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof.Dr. Uğur Özgöker ve Diplomatlar Birliği Genel Başkanı Ferhat Bozçelik'in yaptığı panelde, Ukrayna savaşı ekonomik ve sosyal yönleri ile tartışıldı.
Egemen Bağış, Türkiye’nin barışa katkı sağlamak amacıyla iki tarafla eşzamanlı yürüttüğü yoğun diplomatik çabaların eşi benzeri olmadığının altını çizerek, yaşanan sürecin ülkemizin doğunun en batılı, batının da en doğulu olma özelliğinden kaynaklanan birleştirici köprü görevini en iyi şekilde yerine getirdiğini söyledi.
Özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun insanüstü mesai ile kalıcı ateşkes için sürdürdükleri mekik diplomasisinin tüm dünyada takdirle karşılandığını ifade etti.
Egemen Bağış; Rusya-Ukrayna savaşının AB ülkeleri açısından sadece siyasi değil sosyal ve ekonomik anlamda da önemli olduğuna değindi. Bağış, savaşın AB ülkeleri içinde farklı bir sınav içerdiğini, Ukrayna saflarında ciddi mesajlar verilirken diğer yandan Rusya ile olan enerji bağımlılığının da önemine vurgu yaptı.
AB ülkelerinin ‘’Çuvaldızı Türkiye’ye batırmadan evvel, iğneyi kendilerine batırmaları gerektiğine’’ vurgu yapan BAĞIŞ, özellikle Almanya gibi güçlü ekonomilerin enerji ihtiyacı açısından Rusya’ya,Türkiye’den çok daha fazla bağımlı olduğunu kaydetti.
Panelistlerden gelen soruları enine boyuna cevaplayan Bağış, diplomatik açıdanda savaşın büyük sonuçlar taşıyacağına dikkat çekti. Özellikle, orta ve uzun vadede AB ülkelerinin diplomatik açıdan Rusya ve Ukrayna arasında tercih yapmak zorunda kalarak, bunun yaratacağı olumsuz sonuçları da göze almaları gerektiğinin altını çizdi.
Büyükelçi Egemen Bağış, ‘’AB Ülkelerine ÇEK Cumhuriyetinden baktığımız zaman bile bu sürecin ne denli olumsuz sonuçlar doğuracağına dair kaygıları görmenin mümkün olduğunu dile getirdi.
Özellikle Suriye ile başlayan ve çevre ülkeleri de etkisi altına alan ‘’mülteci akını’’ karşısında AB ülkelerinin izlediği tavrı Ukrayna karşısında izlemediğini hatırlatan Bağış, bunun Türkiye’nin insanı açıdan AB Ülkelerinin çok daha ileri seviyede olduğunu bir kez daha tüm Dünya’ya gösterdiğine vurgu yaptı.
Bu tutum ve davranışı örnekleyen Bağış, mülteci akını ve mültecilerin topluma akreditasyonu konusunda ÇEKYA’nın oldukça katı tutum izlemesinin kendi işsizlik oranlarının düşük kalması içinde izlenen bir politika olduğunu belirtti.
Rusya-Ukrayna savaşında Türkiye’nin politikalarınada değinen Bağış, Türkiye’nin ulusal çıkarlarını sonuna kadar korumak zorunda olmakla beraber insani açıdan da savaştan kaçan mültecilere kucak açmasının Devlet geleneğimizin bir parçası olduğunun altını çizdi.