tarihte 10 Ekim
1993 - Andreas Papandreou liderliğindeki PASOK, Yunanistan'daki
seçimleri kazandı.
Başlangıçta Yunanistan'ın Avrupa Birliği (AB) ve NATO üyeliğine
karşı çıkan ve ülkedeki ABD üslerinin kaldırılmasını savunan parti
1981'de iktidara geldikten sonra daha muhafazakar bir çizgiye
kaydı. Aynı yıl Yunanistan AT'ye girdi.1983'te ABD üslerine ilişkin
antlaşma yenilendi ve Yunanistan da tekrar NATO'da kaldı. Parti
1985 seçimlerinde biraz oy kaybettiyse de çoğunluğu sağlayarak
iktidarını sürdürdü.Kıbrıs konusunda da başlangıçta uzlaşmaz bir
tutum izlemişse de, sonradan bu politikasını 1988'de Papandreu ile
Türkiye başbakanı Turgut Özal'ın İsviçre'nin Davos kentinde
buluşmalarından sonra iki ülke arasındaki ilişkiler bir yumuşama
dönemine girdi.
PASOK hükümetinin Mart 1987'de kilisenin topraklarına el koyması
kilise ve hükümet arasındaki ilişkileri gerginleştirdi. 1989'da
önde gelen siyasetçi, bürokrat ve askerlerin telefonlarının
Papandreu'nun emriyle dinlediğinin ileri sürülmesi ve parti
liderlerinin adının Koskotas yolsuzluğuna karışması PASOK'un
durumunu sarstı. PASOK, yolsuzluk söylentilerinin de etkisiyle
Haziran 1989'da yapılan seçimleri yitirdi. Hiçbir parti çoğunluğu
sağlayamadığı için bu seçimlerin ardından geçici bir hükümet
kuruldu ve Aralık 1989'da yeniden seçimlere gidildi. Ama, bu
seçimlerde de partilerden hiçbiri çoğunluğu sağlayamadı. PASOK'un
da katıldığı geçici bir koalisyon hükümeti kuruldu. Nisan 1990'daki
seçimlerde kıl payı çoğunluğu Yeni Demokrasi Partisi elde etti. Ama
Ekim 1993'te yapılan erken seçimlerde PASOK yeniden iktidara
geldi.
1995'te Andreas Papandreu'nun bozulan sağlık durumu parti içindeki
liderlik tartışmalarını başlattı. Ocak 1996'da Papandreu'nun
siyasetten çekilmesinden sonra Kostas Simitis Papandreu'nun yakın
arkadaşlarından Akis Çohacopulos'u yenerek PASOK liderliğine
seçildi. PASOK başkanlığıyla beraber başbakanlığı da üstlenen
Simitis görevinin başlar başlamaz Türkiye'yle yaşanan Kardak
Krizi'yle karşı karşıya kaldı. Bu dönemde Türkiye'ye karşı yumuşak
bir tavır almak ve ABD'nin müdahalesine müteşekkir olması nedeniyle
Yunan kamuoyu tarafından eleştirildi.