Tarihte 31 Ekim
1954 - Cezayir Ulusal Kurtuluş Cephesi Fransız yönetimine
başkaldırarak Cezayir Bağımsızlık Savaşı'nı başlattı.
Cezayir Bağımsızlık Savaşı, Cezayirli Müslüman Araplar ile Avrupalı
Cezayirlilerin arasındaki sürtüşmenin, 130 yıllık koloni yönetimine
karşı bir isyana dönüşmesiyle başladı. Demokratik Özgürlüklerin
Zaferi Hareketi (MTLD) adını alan Cezayir Halk Partisi 1950'de
Fransız yönetimine karşı eylemlere başladı. 1952'de önemsiz bir
suçtan yargılanan Ferhat Abbas'ın davası yönetimi hedef alan bir
propaganda aracına dönüştü. MTLD ve Cezayir Ulema Cemiyeti
yöneticileri de Arap devletlerinden destek sağlama çabalarını
yoğunlaştırdı.rn
Messali Hac'ın önderliğinden hoşnut olmayan bir grup gencin
oluşturduğu Ulusal Kurtuluş Cephesi'nin (FLN) 31 Ekim 1954'te Betna
ve Aures'te başlattığı ayaklanma yoğun bir tutuklama kampanyasına
yol açtı. Ertesi yıl Ayn Abid'de ve el-Alia madenlerinde patlak
veren ayaklanma, Avrupalılara yönelik bir kıyım hareketine dönüştü;
yönetim buna idamlarla karşılık verdi. 1956'da Fransa'da iktidara
gelen hükümetin valiliğe atadığı Robert Lacoste, direnişi zorla
bastırma politikasına yöneldi. Ülkenin iç kesimlerinde giderek
denetimi sağlayan FLN'nin etkisini kırmak amacıyla Cezayir'e 500
bin kişilik bir Fransız ordusu gönderildi. Bu sırada daha önce
silahlı mücadeleye karşı çıkan milliyetçi önderlerin çoğu FLN'ye
katılmaya başladılar.rn
Bağımsızlığına yeni kavuşan Fas ve Tunus'un Cezayir sorununa bir
çözüm bulmak amacıyla 1956'da görüşmeye çağırdığı Cezayirli
önderlerin yakalanarak hapse atılması, ayaklanmanın daha da
genişlemesine neden oldu. Ertesi yıl direnişçiler şiddet
eylemlerine başladı. Cezayir'e gönderilen Fransız paraşütçü
birlikleri bu girişimleri engelledi ve yoğun işkence uygulaması
başladı. Direnişçilerin sızmalarını engellemek amacıyla Cezayir'in
Tunus ve Fas sınırına dikenli tel örgüler çekildi. Bu engelin
gerisinde kalan 30 bin kişilik Cezayir ordusunun saldırılarını
sürdürmesi üzerine, Fransızlar Şubat 1958'de bir Tunus sınır köyünü
bombaladı. Bu olay Fransa - Tunus ilişkilerinin gerginleşmesine ve
Birleşik Krallık ile ABD'nin ara buluculuk girişimlerine yol
açtı.
rnNisan 1958'de Tanca'da toplanan Magrip Birliği Kongresi'nde
alınan bir kararla Cezayir Cumhuriyeti Geçici Hükümeti (GPRA)
oluşturuldu. Bu sırada Avrupalı Cezayirlilerin Fransa ile birleşme
amacıyla yürüttüğü mücadele de kızıştı. Gerginliğin Fransa'da yol
açtığı bunalım sonucunda geniş yetkilerle iktidara gelen Charles de
Gaulle, Cezayirli Fransızların baskısına karşın, soruna siyasi bir
çözüm bulmaya yöneldi. Arap devletleri ile sosyalist ülkelerden
destek gören GPRA ile Mayıs 1961'de resmi görüşmelerin
başlamasından sonra, Fransız göçmenlerin kurduğu Gizli Ordu Örgütü
(Organisation Armée Secrète, OAS) sivil halka yönelik acımasız
şiddet eylemlerine girişti. Altı aylık bir aradan sonra yeniden
başlayan görüşmeler 18 Mart 1962'de anlaşmayla sonuçlandı. Geçici
bir hükümetin gözetiminde yapılacak bir referandumda onaylanmak
koşuluyla, Cezayir'in bağımsızlığı tanındı. Ayrıca bağımsızlıktan
sonra Fransa ile ilişkilerin sürdürülmesi ve Avrupalıların uyruk
belirlemede serbest bırakılması öngörüldü. 1 Temmuz 1962'de yapılan
referandumda 6 milyon kişi bağımsızlık lehinde, 16 bin kişi aleyhte
oy kullandı.
rn8 yıl süren savaşta 2 milyon köylü toprağını terk etmek zorunda
kalırken, 250 bin Müslüman Cezayirli yaşamını yitirdi.