Tarihte 7 Kasım
1987 - Tunus devlet başkanı Habib Burgiba görevden alındı.
rnHabib (bin Ali) Burgiba (Arapça: حبيب بورقيبة, d. 3 Ağustos 1903
- ö. 6 Nisan 2000), Tunus Devleti'nin kurucusu ve ilk devlet
başkanı (1957-1987). Arap dünyasında ılımlılık ve aşamalı
ilerlemenin önde gelen savunucularından olmuştur.
rnTunus Beyi'nin ordusunda görev yapmış bir teğmenin 8 çocuğundan
en küçüğüydü. Tunus'ta Arapça ve İslam dini konusunda sağlam bir
eğitim gördü, ardından Sorbonne'da hukuk ve siyaset bilimi okudu.
Ülkesine döndükten sonra avukatlık yapmaya başladı. 1934'te
bağımsızlık mücadelesine önderlik edebileceğini düşündüğü bazı genç
arkadaşlarıyla Yeni Düstur Partisi'ni kurarak önce partinin genel
sekreteri, ardından 1948'de de partinin başkanı oldu. Örgütleyici
özelliğiyle sivrilerek, parti örgütlerini kırsal kesime yaydı ve o
güne kadar kentlerde seçkin bir tabakanın tekelinde olan ulusal
hareketin halk kitleleriyle bütünleşmesini sağladı. Öte yandan
siyasi faaliyetleri yüzünden kısa sürede Fransız sömürge
yönetiminin dikkatini çekti, 1934-1945 yılları arasında 11 yılını
hapiste geçirdikten sonra deniz yoluyla Kuzey Afrika'ya kaçtı. 8
Eylül 1949 tarihinde de ülkesine döndü.
rnMilliyetçilerin 1952-1954 arasında giderek artan şiddet
hareketlerine yönelmeleri üzerine, önce baskıcı önlemlere başvuran
Fransız yönetimi, yöntemlerinin etkisiz hale gelmesi üzerine
Burgiba ile görüşmelere başladı. 20 Mart 1956'da Fransa başbakanı
Guy Mollet ile Tunus'a bağımsızlık verilmesini öngören bir antlaşma
imzaladı. 1957'de krallığın kaldırılmasından sonra
cumhurbaşkanlığına seçildi.
rn1959'da, İslam'ı devletin resmi dini olarak korumakla birlikte
bir laikleştirme sürecine girildi. Çokeşliliği yasaklayan, evlilik
ve boşanmada hukuki yöntemlerin izlenildiği, dini bağışların
kontrol altına alındığı ve (1960) Ramazan ayında iş yaşamının
aksamamasını sağlayan yeni bir anayasayı yürürlüğe koydu. Dış
politikada tarafsızlık politikası izlenildi. Bununla birlikte
Tunus'un kültürel ve eğitsel bakımlardan Fransa'ya yakınlığını
sürdürdü. Öte yandan iktidarı boyunca Fransa'yla iki büyük kriz
yaşadı. 1961'de diğer Arap ülkelerinden gelen baskıların da
etkisiyle 1956 antlaşmasıyla Fransa'ya bırakılan Bizerte'nin
Tunus'a iade edilmesi talebinin reddedilmesi üzerine başlattığı
askeri saldırı ve Fransız direnişi binden fazla Tunuslunun hayatını
kaybetmesine neden oldu, Fransızlar 1963'te Bizerte'den çekildiler.
1964'te Fransız göçmenlerinin topraklarını kamulaştırması,
Fransa'yla olan ilişkilerin daha da gerginleşmesine yol açtı.
Arap Birliği'nin kararlarına karşı bağımsız bir tutum takındı.
Kendisini "Tunus halkının eğiticisi" ilan eden Burgiba, 1975'te
ömürboyu cumhurbaşkanı seçildi. Laisist uygulamaları ve Batıcı
sosyal reformlarıyla öne çıktı. Nasırcı Arap sosyalizminden yana
olan Burgiba'nın Düstur Sosyalist Partisi güçlü konumunu sürdürse
de, 1980'lerde ülkedeki muhalefet giderek etkili olmaya başladı.
1986'da aldığı ani bir kararla, ardılı olarak seçmiş olduğu
Muhammed Mzali'yi başbakanlıktan uzaklaştırarak yerine, Radikal
İslamcıları sindiren içişleri bakanı Zeynel Abidin Bin Ali'yi
atadı. Bin Ali, Burgiba'nın ilerleyen yaşının ülkeyi etkin biçimde
yönetmesini engellediğini öne sürerek, Kasım 1987'de Burgiba'nın
cumhurbaşkanlığını elinden aldı. Ölümüne kadar Monastir'deki evinde
ev hapsinde tutuldu.