Türkiye’nin ilk "Bebek Kütüphaneleri Çalıştayı"

Kütüphaneler Ve Yayımlar Genel Müdürlüğü İle Karabük Üniversitesi (kbü) Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümünün İş Birliğiyle, Türkiye'deki Bebek Kütüphanelerinin Sayısını Artırmak, Eğitim Modelleri, Kurumlararası İş Birliği, Materyal Seçimiyle Aile Destek Programları Ve Düzenlenecek Etkinlikleri Ele Almak Üzere İlk "bebek Kütüphaneleri Çaliştayi" Başladı.

Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü ile Karabük
Üniversitesi (KBÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi
Bölümünün iş birliğiyle, Türkiye’deki bebek kütüphanelerinin
sayısını artırmak, eğitim modelleri, kurumlararası iş birliği,
materyal seçimiyle aile destek programları ve düzenlenecek
etkinlikleri ele almak üzere Türkiye’nin ilk "Bebek Kütüphaneleri
Çalıştayı" başladı.


KBÜ Hamit Çepni Konferans Salonu’nda yapılan çalıştay açılışına;
Karabük Valisi Fuat Gürel, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü
Hamdi Turşucu, KBÜ Rektörü Prof. Dr. Refik Polat, Safranbolu
Kaymakamı Fatih Ürkmezer, KARDEMİR Yönetim Kurulu Başkanı Kamil
Güleç ve çok sayıda davetli katıldı.


Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Hamdi Turşucu, Türkiye’de
"bebek kütüphanesi"nin Karabük’e açıldığını, ilk çalıştayın da
Karabük’te yapıldığını söyledi.


Karabük’te "bebek kütüphanesi"nin açılmasının ardından
ikincisini Tekirdağ’ın Şarköy ilçesinde açtıklarını, üçüncüsünü
müstakil olarak Tokat’ta açtıklarını ifade eden Turşucu, Karabük’te
de müstakil bir "bebek kütüphanesi" açmayı umduklarını
belirtti.


Türkiye’nin son yıllarda kitap, kütüphane konularında önemli
mesafeler kat ettiğini aktaran Turşucu, "Türkiye’de 2000’li
yılların başlarında üretilen kitap çeşitliliği 12 bin civarındaydı,
12 bin çeşit kitap üretiliyordu. Geçtiğimiz sene 67 bin 135’e
geldik. Uluslararası Standart Kitap Numarası (ISBN) almayan
kitaplarla beraber Türkiye’de geçen sene 70 bin 803 çeşit kitap
üretildi. ’Dünyada neredeyiz?’ diye soracak olursanız, ilk 10’un
içerisindeyiz. 2018 istatistikler ortaya çıkmadı, önümüzdeki
aylarda yayınlanacaktır, tahminen söylüyorum dünyada 6’ncıyız. Bu
yönüyle kendimize güvenelim. Kitap piyasası büyüklüğü bakımından da
son 10-15 yıl içerisinde Türkiye hep ilk 20’nin içerisinde oldu.
12, 11, 10, 9. sırada olduk, şu sıralarda da 11-12 o sıralamadayız.
Türkiye, ekonomisinin de önünde bir kitap piyasası büyüklüğüne
sahip ülke" diye konuştu.


3,5 milyon üye sayısına yaklaşıldı


Bardağın dolu tarafını görmek gerektiğini, dolu tarafını
görmenin de tek başına yeterli olmadığını vurgulayan Turşucu, şöyle
konuştu:


"İnsanımızın kitaba erişmesini daha da kolay hale getirebilmek
adına ’yaşayan kütüphane’ yaklaşımıyla kütüphanelerimizi sadece
kitap ödünç alınıp verilen mekanlar olmaktan çıkardık. Biz
kütüphanemizde bir İngilizce kuru olabilir, Arapça kursu olabilir,
keçecilik kursu olabilir, kodlama eğitimi olabilir, çeşitli
toplantılar olabilir, şehrin ihtiyacını giderecek çeşitli
toplantılar yapılabilir, söyleşiler yapılabilir yani aslında biz
kütüphanenin içerisine kültür merkezini, halk eğitim merkezini
taşımaya başladık. Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğüne bağlı
olmayan kütüphaneler de var. Onların sayısının artmış olması bizi
ancak sevindirir. Bize bağlı kütüphanelere baktığımızda 5 yıl önce
üye sayımız 885 binken 2019 yılı itibariyle 3,5 milyona doğru
gidiyoruz. Bizi başı kişiler, çevreler eleştiriyor. ’Kütüphaneleri
kütüphane olmaktan çıkardınız. Bu kadar çok kurs yapılır mı, bu
kadar çok etkinlik yapılır mı?’ Ama meyvelerini topluyoruz. Çünkü
kütüphanelerimizi cazibe merkezi olma seviyesine çıkarmamız
gerekiyor. İnsanlar adres verirken, ’kütüphanenin sağındayım,
solundayım, içindeyim’ diye adres vermesini sağlayacak şekilde
estetiğini de sağlamaya çalışıyoruz."


Sivas’ta yapılan kütüphanenin Sivas’ın nüfusundan fazla okuyucu
çeken bir yer haline dönüştüğünü, Konya’daki kütüphanenin 2 milyona
yakın okuyucusu olan bir merkeze dönüştüğünü kaydeden Turşucu, "5
yıl önce ödünç verdiğimiz materyal sayısı 3 milyon 600 binken,
şuanda 12 milyona doğru yürüyoruz. Temel kütüphane fonksiyonunu
icra etmek noktasında da 4 katı bir iyileşme sağlamış bulunuyoruz"
ifadelerine yer verdi.


Karabük Valisi Fuat Gürel de KBÜ’deki birçok binanın
yapılmasında KARDEMİR’in çok büyük destek olduğunu, müstakil
kütüphane konusunda da KARDEMİR’in desteklerini beklediklerini
kaydetti.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde gençleri
geleceğe taşımak, ülkenin geleceğini planlamak adına eğitim
öğretimde çok büyük gelişmeler olduğunu anlatan Gürel, şunları
kaydetti:


"Fiziki alt yapımızı güzel hale getirdik. Her türlü emek sarf
edilmekte. İllerimizde, ilçelerimizde kütüphanelerimiz gelişti.
Okullarımızda zenginleştirilmiş kütüphaneler arttı. İlimizde 15
tane zenginleştirilmiş kütüphane açıldı. Artık kütüphaneni ötesinde
içerik olarak farklılaştırılmaya, çocuk kütüphanesi bebek
kütüphanesi gibi farklı kütüphaneler açılmaya başlandı.
Çocuklarımızın geleceğe hazırlanması husunda, onların dikkatini
çekmek, ufuk vermek, onların algılayabileceği alt yapıyı
hazırlayabilmek çok önemli."


KBÜ Rektörü Prof. Dr. Refik Polat ise bebeklik döneminin,
gelişimin en hızlı olduğu dönemler arasında olduğunu belirtti.


Bebek kütüphanesi oluşturulurken bebeklerin bütün bilişsel, dil,
sosyal, duygusal, motor gelişim alanları ve duyularının harekete
geçirilmesi özenle dikkate alındığını belirten Polat, "Bebek
kütüphanesi bebeklerin ve küçük çocukların yazılı ve görsel
materyallere ulaşma, keşfetme, resim ve nesneleri yorumlama,
algılama ve okur-yazarlık gereksinimlerini karşılamak amacıyla
oluşturulmuş bir kütüphanedir. Yazılı materyallerin yanı sıra beş
duyu organına da hitap eden duyu materyalleri, ahşap bloklar, oyun,
sanat eğitimleri sayesinde hayal gücü gelişimine de katkıda
bulunacaktır. Bebek kütüphanesi bunların yanı sıra iki dilli
çocuklar gibi özel gereksinimli ya da risk altında olan çocuklar
için de erken müdahale hizmetleri açısından da oldukça önemlidir"
dedi.


Konuşmaların ardından bebek kütüphanesiyle ilgili tanıtım filmi
izlendi.