TÜREB: "Yaşanan süreçte Rüzgar Enerjisi ön plana çıkıyor!"

TÜREB: "Yaşanan süreçte Rüzgar Enerjisi ön plana çıkıyor!"

Ataseven, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin enerji ihtiyacının yüzde 75'inin ithal edildiğini, doğalgaz ve petrolde tamamıyla dışa bağımlı olunduğunu, doğalgaz ihtiyacının yarısının Rusya'dan karşılandığını belirtti.

Enerjide dışa bağımlılık ve iklim değişikliğiyle mücadelede rüzgar enerjisinin önemine işaret eden Ataseven, "Son on yıldır yenilenebilir enerjinin kullanılmasıyla ilgili bir çaba var. Özellikle rüzgarda epeyce ilerlemeler kaydettik. Fakat bu yeterli değil. Hızla yerli kaynak kullanımını arttıracak projelere ağırlık vermemiz gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.

Yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji çeşitlendirmesinde daha fazla rol alması gerektiğini vurgulayan Ataseven, "Danimarka da 1970'lerde enerjisini ithal eden bir ülkeydi, petrol krizinde, çıkış yolunun yenilenebilir enerji olduğunu fark edip rüzgara yöneldiler ve şu an enerji tüketimlerinin yüzde 39'unu rüzgardan karşılar duruma geldiler, 2020'de tüketimin yarısını rüzgardan karşılamayı hedefliyorlar" ifadelerini kullandı.

Ataseven, "Son dönemde Rus uçağının düşürülmesiyle başlayan süreç, dışa bağımlılığımızı azaltmada yerli kaynakları, özellikle rüzgar enerjisini ön plana çıkarıyor" görüşüne yer verdi.

Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynakları

Elektrik Enerjisi Kuruluş ve Yakıt Cinslerine Göre Kurulu Güç Raporu'na göre, Türkiye'nin 2014 sonunda 69 bin 519 megavat olan kurulu gücü, temmuz sonu itibarıyla 71 bin 908 megavata yükseldi.

Kaynak cinsine göre santral sayısı ve kapasitesinde en yüksek artış güneş enerjisinde yaşandı. Lisanssız güneş santrallerinin 2014 sonu itibarıyla sayısı 112 iken, bu rakam 31 Temmuz'da 235 oldu.

Güneş santrallerinin, atık ve jeotermal enerjisinden elde edilen kapasite haziran sonu itibarıyla 854 megavata ulaştı. Lisanssız güneş enerjisindeki kurulu güç ise 142,4 megavata yükseldi. Rüzgar enerjisi kurulu gücü 4 bin 25 megavat oldu.