ZİLLET
Türk Dil Kurumu Sözlüğü hor görülme ve aşağılanma olarak tanımlıyor!
İslam literatüründe araştırırsanız eğer; zayıf, aciz, düşkün, boyun eğen anlamındaki arapça züll kökünden türediğini görüyoruz.
Kimi zaman yakın dostlarımla sohbetlerimde espri ve ironi bağlamında benim de kullandığım bu sözcük; günümüz siyaset atışmalarında tüm muhalefet partileri ve onları destekleyen vatandaşları aşağılamak için bir silaha dönüşmüş durumda maalesef!
İktidar Partisi ve o cenahta oluşturulan ittifakta muhalifleri tanımlayıcı hakaretamiz benzetmelerden en ünlüsü olduğu için yazıma konu ettim. Yoksa bu bağlamda yazının içinde yer almasını istemediğim nice aşağılayıcı tanım ve sözcük mevcut!
Zillet üzerinden devam edelim!
Siyaset üslubu ve dilinde büyük bir irtifa kaybıdır.
Sözcüğün hedef kitlesinde yer alan bu ülkenin muhalif bir yurttaşıyım!
En azından bahsi geçen senaryoda ben de zilletim!
Yakışıyor mu?
Kimsenin sözcülüğünü ( elbette ) üstlenmeden; ama bu zillet kalabalığının ortak değer, isyan ve sorularının bilincinde bir yurttaş olarak haykırmayı da görev biliyorum canım kardeşim.
Toplumsal barış ve uzlaşmanın yanında yer almak, bu uğurda çaba harcamak ve bedel ödemek!
Barınma, eğitim, sağlık alanlarında şirketleşmeyi reddetmek!
Kızılay’ı çadır satarken değil de; 70’li yıllarda ders kitaplarımızı süsleyen şefkatli ve yaraları saran kimliğiyle görmeyi istemek!
TÜİK tarafından her ay güncellenen açlık ve hatta yoksulluk sınırının altında yaşayan yurttaşlar görmeyi utançla eş tutmak!
Vatanımın nice Atatürkçü kahraman subayını, aydınını kurgulanmış davalarla kodese kapatmanın bu vatana ihanet olduğunu tee o zamanlarda haykırmak!
Cemaatlere karşı durmak!
Kadını eşit yoldaş saymak!
Tüyü bitmiş ya da bitmemiş, Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm vatandaşlarının haklarının yenmesine karşı ‘ Hırsız vaaaaar ‘ diye bağırmak!
Themis’in bırakın gözlerindeki bağın çözülmesini, ırzına geçilmesine şahit olup da bağırmamak!
Kendisini gördüğüne sevindiğini söyleyen vatandaşa ‘ Takla at, inanayım ‘ diyen şeyin bakan olduğuna inanamamak, inanmak bile istememek!
Düzinelerce çocuğun ırzına geçildiği bir cemaatle ilgili ‘ Bir kereden bir şey olmaz ‘ yaklaşımında bir kadınla aynı oksijeni solumayı reddetmek!
Daha çok var ama; yoruldum!
Özetle..
Bu vatanın laiklik başta kurucu değerleriyle, Mustafa Kemal Atatürk başta kurucu kadrolarıyla sorunu olanların karşısına dikilmek zilletlikse en büyük zillet benim güzel kardeşim!!!