Anasayfa /  Politika /  Ak parti

Başbakan Yardımcısı Canikli: Yeni OHAL kararnameleri var

Başbakan Yardımcısı Canikli, Hollanda'nın tavır ve yaklaşımları çerçevesinde önümüzdeki dönemde yapılanların haricinde ilave tedbirlerin alınabileceğini, adımlar atılabileceğini bildirdi.

Abone ol
Abone ol 16 Mart 2017 14:10

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile ilgili Türk siyasetinde hiç olmadığı kadar manipülasyon yapıldığını ifade eden Canikli, önerilen sistemle ilgili çok fazla yalan söylendiğini belirtti. 

Mevcut sistemin kaos ürettiğini, çatışmayı körüklediğini dile getiren Canikli, söz konusu sistemde aynı siyasi hareket içinde bile olsa bu çatışmaların yaşanabileceğini söyledi. 

Canikli, Türkiye gibi büyük sorunları, geleceğe ilişkin önemli hedefleri olan ülkelerde güçlü yönetim olmazsa ilerlemenin mümkün olmayacağının altını çizerek, "Bazen insan, 'Gerçekten kasıtlı olarak bir proje çerçevesinde, Türkiye hiç bir zaman kendisine gelemesin güçlü iktidara hakim, sorunlara neşter vurabilen, müdahale edebilen, etrafı ile ilgilenen, ülkenin menfaatlerini güçlü kararlarla koruma kapasitesine sahip hükümetler oluşmasın diye mi böyle dünyanın hiç bir yerinde olmayan sistem getirirsin.' diye düşünüyor" değerlendirmesinde bulundu.

"İlave hususlar gündeme gelebilir"

Hollanda ve Almanya başta olmak üzere, bazı Avrupa ülkelerinin referandum çalışması yapan Türk bakanlara yönelik tavırlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Canikli, yapılanların kabul edilemez nitelikte olduğunu belirtti.

Canikli, "Bundan sonra ilave hususlar gündeme gelebilir. Bunlar tamamen bitmiş şeyler değil. Hollanda'nın yaptığı tırnak içinde 'Dağ kanunlarının uygulanması' olarak nitelendirilebileceğimiz tavırların altında kalınmaması gerekiyor." şeklinde konuştu.

Başbakan Yardımcısı Canikli, Hollanda'nın tavır ve yaklaşımları çerçevesinde önümüzdeki dönemde yapılanların haricinde ilave tedbirler alınabileceğine, adımlar atılabileceğine işaret etti.

Canikli, Avrupa'da yeni ve daha modern araçlar kullanılarak sömürü mekanizmasının devam ettirilmesinin amaçlandığını belirterek, "Avrupa'nın özünde ırkçılık, kafatasçılık, sömürü, kan, vahşet vardır. Son yaşadığımız Hollanda'daki hadisleri bu çerçevede değerlendirirsek, esasında olaylar daha sağlıklı bir şekilde tespit edilmiş olur, her şey yerli yerine oturur. Avrupa'yı medeniyetin beşiği, evrensel değerlerin savunucusu gibi bir kabulle değerlendirirsek yanlış yere gideriz. Tarih tekerrür ediyor." diye konuştu.

Yaşananları 'Avrupa'nın çöküşünün ayak sesleri' olarak niteleyen Canikli, "Brexit'i de tesadüfü bir hadise olarak görmemek lazım. İngiltere bunu, kaynayan kazanı gördü, içerideki yangını fark etti. Önceden tedbirini aldı ve bu yangından kurtulmak için yangının kendi üzerine devrilmemesi için AB'den ayrılma kararı aldı. Bu anlamda bakıldığında, İngiltere kendisi açısından son derece akılcı, mantıklı bir karar vermiştir." değerlendirmesinde bulundu.

Canikli, Türkiye'deki Hollanda kaynaklı yatırımların varlığına ilişkin, "Sonradan oyunun kurallarının değiştirilmesi anlamına gelebilecek olan bir kural değişikliğine kesinlikle gitmeyiz." dedi.

'Yeni OHAL kararnameleri var'

OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonunun kanun hükmünde kararname (KHK) ile kurulduğunu anımsatan Canikli, bununla ilgili çok kısa sürede atamalar yapılacağını,16 Nisan'dan önce komisyonun faaliyete başlamasını ve müracaatları almasını beklediklerini ifade etti.

OHAL süresi içinde KHK'ların çıkarılmaya devam edileceğini belirten Canikli, "İçeriğiyle ilgili bir açıklama yapamayız, ilgili onay süreçleri devam ediyor, şu anda da çalışmasını yaptığımız bir KHK taslak çalışması var." diye konuştu. 

Canikli, OHAL'in uzatılıp uzatılmayacağına ilişkin soru üzerine, "OHAL uzatılır mı onu hep birlikte göreceğiz. Şu an itibarıyla uzatılması ya da uzatılmaması noktasında verilmiş net bir karar yok." yanıtını verdi.

"Bank Asya'nın tasfiyesinde mağduriyet oluşmayacak"

Bank Asya'nın tasfiye sürecine ilişkin de bilgiler veren Canikli, şöyle devam etti:

"Yurt dışından sermaye benzeri bir borçlanması var, yaklaşık 250 milyon dolar civarında. Normalde iç mevzuatımıza göre tasfiye olduğunda sermaye benzeri kredilerin ve kuponların ödenmesi en sona bırakılıyor. Özellikle uluslararası kredibilite açısından sıkıntı yaşanmasın diye onların kupon ödemelerini gerçekleştiriyoruz. Eylül kupon ödemelerinde bir gecikme olduğunu belirledik. En çok tartışılan nokta bu. O da ödenecek. Tasfiye sürecinin 2,5-3 yıl içinde tamamlanacağını tahmin ediyoruz. Burada hiçbir mağduriyet oluşmuyor. Yurt dışından aldıkları krediler de dahil olmak üzere hepsini tamamen ödeyeceğiz. Tasfiye yapılırken mağduriyet oluşmaması için Hazineden, bütçeden bir ilave kaynak aktarımı da söz konusu değil."

"Kalıcı sermaye girişi devam edecek"

Türkiye ekonomisine yönelik güvenin devam ettiğini belirten Canikli, 15 Temmuz'dan kısa süre sonra bile yabancı sermaye girişinin devam ettiğini bildirdi. Canikli, özellikle Körfez sermayesinin gelmesi için uygun finansal araçları oluşturduklarını vurgulayarak, "Önümüzdeki günlerde kalıcı ve yüksek miktarda, ağırlıklı olarak Körfez'den yabancı sermaye girişi göreceğiz." dedi. 


Yorumlar
Çok Okunanlar