Canikli: Bankacılık sektörünün düzenleyiciliği AB mevzuatı ile eşdeğer
Başbakan Yardımcısı Canikli, "Avrupa Komisyonu, ülkemiz bankacılık sektörünün düzenleyici ve denetleyici çerçevesinin AB mevzuatı ile eşdeğer olduğunu kabul etmiştir." dedi.
Abone olBaşbakan Yardımcısı Canikli, "Avrupa Komisyonu, ülkemiz bankacılık sektörünün düzenleyici ve denetleyici çerçevesinin AB mevzuatı ile eşdeğer olduğunu kabul etmiştir." dedi.
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Avrupa Komisyonu'nun kararıyla Türkiye'nin bankacılık sektörünün düzenleyici ve denetleyici çerçevesinin AB mevzuatı ile eşdeğer hale geldiğini bildirdi.
Canikli, yaptığı yazılı açıklamada, "Avrupa Komisyonu 20 Aralık 2016'da kabul ettiği 2016/2358 Sayılı Uygulama Kararı ile Kredi Kuruluşları ve Aracı Kuruluşlar Hakkında 575/2013 Sayılı Avrupa Birliği (AB) düzenlemesi açısından, ülkemiz bankacılık sektörünün düzenleyici ve denetleyici çerçevesinin AB mevzuatı ile eşdeğer olduğunu kabul etmiştir." ifadesini kullandı.
Söz konusu kararla Türkiye'de yerleşik bankaların karar öncesi AB bankalarınca "şirket" olarak kabul edildiğini ve nispeten yüksek risk ağırlığına tabi tutulduğunu belirten Nurettin Canikli, karardan sonra "banka" olarak dikkate alınacaklarını ve düşük nispette risk ağırlığına tabi tutulacaklarını açıkladı.
Canikli, benzer şekilde AB bankalarının Türkiye'de yapacağı yatırımların kredi sınırları uygulaması açısından daha katı bir uygulamaya tabi olduğunu anımsatarak, karar sonrası bu bankaların eşdeğer ülkelere ilişkin daha avantajlı sınırlamalardan yararlanacaklarına dikkati çekti.
Başbakan Yardımcısı Canikli, açıklamasında şunları kaydetti:
"AB'de faaliyet gösteren bankalarımızın Türkiye'ye olan yatırımlarındaki bazı risk ağırlıklarının düşecek olmasına dayalı olarak bu bankalar açısından sermaye maliyeti avantajı doğabilecek, ayrıca AB'de faaliyet gösteren bankalarımızın kredi sınırlarına ilişkin katı uygulamada da rahatlama sağlanacaktır. Ana sermayedarı AB ülkeleri kaynaklı olan bankalarımız konsolidasyon sürecinde avantajlı uygulamalardan faydalanamazken, bu karar sonrası olumsuzluklar ortadan kalkacak, yurt dışı bankaların Türkiye'de iştirak sahibi olmaktan kaynaklı ilave sermaye maliyetlerinde düşüş söz konusu olacaktır."
Söz konusu karar doğrultusunda, Türkiye bankalarına AB ülkelerinden temin edebileceği fonlar açısından kaynaklara erişim ve maliyet avantajı sağlanacağına işaret eden Nurettin Canikli, "Daha önce Basel Bankacılık Denetim Komitesince gerçekleştirilen Düzenleme Tutarlılığı Değerlendirme Programı sonuçlarına benzer şekilde bu karar ile de ülkemizin bankacılık düzenleme ve denetleme çerçevesinin uluslararası standartlara tam uyumlu olduğu teyit edilmiştir." değerlendirmesinde bulundu.