Cem Karaca ölüm yıl dönümünde anıldı - Cem Karaca'nın hayatı
Türk Rock müziğinin efsanevi ismi olan Cem Karaca 14. Ölüm yıl dönümünde rahmet ve minnetle anılıyor. Aramızdan ayrılışının 14. Yıl dönümü olması sebebiyle tüm yurtta anılıyor.
Abone olCem Karaca’nın 14. ölüm yıl dönümü olması sebebiyle
her yerde usta isim rahmet ve minnetle anılıyor. 8 Şubat 2004’te
hayatını kaybeden Türk Rock müziğinin usta ismi bugün sanatçılar ve
halk tarafından rahmetle anılıyor. Türk Rock müziğine bir çok
unutulamayacak şarkı kazandıran isim Cem Karaca’nın
hayatı da merak edilen konular arasında yer alıyor.
CEM KARACA’NIN KİMDİR?
Babası Azerbaycan asıllı Mehmet Karaca ve annesi Ermeni asıllı Toto Karaca (İrma Felegyan) olan Cem Karaca, sanatla iç içe büyüdü. Orta öğrenimini Robert Lisesi’nde yapan Cem Karaca sanatçı bir çiftin çocuğu idi ve müziğe doğuştan yetenekliydi. Müzik ile ilk tanışması annesinin teyzesi Rosa Felegyan’ın Cem Karaca’ya piyano notaları ve piyano nağmeleri öğretmesi ile oldu. Kolej yıllarındayken dünyadaki popülaritesini arttıran rock müziğine ilgi duydu. Kız arkadaşlarını etkilemek için ve arkadaşlarının istekleri doğrultusunda dönemin rock starlarının şarkılarını söyledi. Karaca’nın sesinin keşfedilmesi ise annesi Toto Karaca tarafından oldu.
MÜZİK KARİYERİNİN İLK YILLARI
1962’ye girerken Beyoğlu Spor Kulübü’nde arkadaşlarının isteği
üzerine şarkı söyledi. Arkadaşları ile sahne alan Karaca, daha
sonra grup kurmaya karar verir. Gruba o dönemin ünlü
sanatçılarından İlham Gencer destek oldu. Cem Karaca’nin ilk grubu
1963’te Dinamikler oldu. Seslendirme sanatçısı Fikri Çöze’nin
jübile konserinde performans sergilediler. Babası hâlâ Karaca’nın
müzik yapmasına karşıydı. Hatta adam tutup konserlerde onu
yuhalatmıştı ancak Karaca bunlara rağmen müziği bırakmadı. Grup
olarak Elvis Presley gibi ünlü rock and roll sanatçılarının
klasiklerini yorumluyorlardı. 1963’ün sonunda grup dağıldı. Kısa
bir süre “Cem Karaca ve Bekledikleriniz” adlı bir grupta çaldı. Bu
gruptan kısa bir süre sonra ise Gökçen Kaynatan’ın orkestrasında
çaldı ancak bu beraberlik de uzun sürmedi. Aynı sene “Cem Karaca ve
Jaguarlar” kuruldu. 1965’te Altın Mikrofon yarışmasına başvurdular
ancak ön elemeyi geçemediler. Karaca, 1965’te ilk evliliğini
tiyatro sanatçısı Semra Özgür ile yaptı. Evlendikten 3 gün sonra
Karaca, askere gitti. Askerliğine 1965 Kasım’ında Antakya 121.
Jandarma Er Eğitim Alayı’nda başladı. Bu dönemde Karaca, Anadolu
kültürünü tanımaya başladı. Türk ozanlarından Aşık Mahzuni Şerif
ile tanıştı.
CEM KARACA'NIN 1990’LARI
Cem Karaca, arkadaşı Uğur Dikmen ve Cahit Berkay ile müzikal ortaklık kurarak Yiyin Efendiler albümünü yayınladı. Bu albümdeki “Oh be” şarkısında, kendisini “dönek” diye adlandıranlara cevap olarak “Ben döneksem döndüm diye memleketime / Döndüm baba döndüm işte oh be” diyerek cevap verdi. 21 Temmuz 1990’da sözlerini kendi yazıp, bestesini Cahit Berkay’ın yaptığı Kahya Yahya şarkısı ile Altın Güvercin en iyi şarkı ödülünü kazandı. Bu dönemde Sosyaldemokrat Halkçı Parti için konserlere çıktı.
Karaca, 1992’de UNICEF için hazırlanan ve İbrahim Tatlıses, Ajda Pekkan, Muazzez Abacı, Leman Sam, Fatih Erkoç gibi ünlü isimler korosunun seslendirdiği “Sev Dünyayı” şarkısının sözlerini yazdı ve koroda da yer aldı. 22 Temmuz 1992’de annesi Toto Karaca hayatını kaybetti. Yılın sonlarına doğru Dikmen ve Berkay ile ikinci çalışması olan Nerde Kalmıştık? albümünü yayınladı. “Raptiye Rap Rap” ve “Islak Islak” besteleri ile büyük başarı yakaladı.
Bu albümden sonra Cem Karaca, bir süre müzikle aktif olarak ilgilenmedi. 1994’te TRT’de Raptiye adlı programı sundu. 1995’te ise Flash TV’de Cem Karaca Show’u, 1996’da aynı kanalda “Efendime Söyleyeyim” programını yaptı. 95’te bir sanatçı grubu ile Bosna-Hersek’e gidip, savaş sonrası zor durumda olan Bosnalılara destek verdi.
Sanatçının müziğe geri dönüşü 1997’nin sonunda vizyona giren Ağır Roman ile oldu. Filmin yapımcısı, eski Apaşlar gitaristi ve Karaca’nın dostu Mehmet Soyarslan’nın yazdığı, 1968’de Cem Karaca’ya ün getiren “Resimdeki Gözyaşları”nı, Karaca film için yeniden kaydetti. Filmin ana müziği olan parça, Karaca’yı tekrar müzik piyasasına soktu. Eski plak şirketi, izinsiz olarak “The Best of Cem Karaca” serisini piyasaya sürdü.
1999’da Türk rock müziğinin duayenleri olan Cahit Berkay, Engin
Yörükoğlu, Ahmet Güvenç ve Uğur Dikmen’in desteğiyle ‘Bindik Bir
Alamete…’ isimli albümünü çıkardı. 2000’de Cem Karaca’nın da rol
aldığı Kahpe Bizans’ın müziklerinin bazılarını seslendirdi. Bu
filmin de yapımcısı olan Soyarslan’ın yazıp Apaşlar zamanında Dede
Korkut’tan esinlenip Sadık Bütünay ile kaydettiği ama yayınlamadığı
şarkıları Cem Karaca seslendirdi. Bu eserlerden sonra ölümüne dek
birkaç şiir albümünde konuk sanatçı oldu.
USTA SANATÇININ SON ÇALIŞMALARI
Şubat 2001’de Murat Töz, Barış Göker ve Cengiz Tuncer ile Cem Karaca Trio olarak sahne almaya başladı. Mayıs 2001’de ise Barış Manço’nun ölümü ile vokalistsiz kalan Kurtalan Ekspres ile beraber çalmaya başladı. Harbiye Açıkhava Tiyatrosu Konserleri’nde sahne aldılar. 2002’de Yol Arkadaşları adlı grubu kurup yine onlarla sahne aldı. Ölümünden önce kaydettiği son şarkılar ancak ölümünden kısa süre sonra yayınlandı. İlk önce “Hayvan Terli” teklisi yayınlandı. Mehmet Eryılmaz’ın bu şarkısına Karaca’nın bir bar programında bu şarkıyı söylerkenki görüntüleri ile klip çekildi. Mayıs 2005 tarihinde, ölümünden 10 gün önce (2004) Mahsun Kırmızıgül ile kaydettiği “Hayat Ne Garip?”, Kırmızıgül’ün Sarı Sarı albümünde yayınlandı. Karaca ve Kırmızıgül’ün stüdyodaki görüntülerinden oluşan bir klip yayınlandı. Haziran 2005’te ise Murathan Mungan’ın sözlerini yazdığı şarkıların yeni yorumlarından oluşan “Söz Vermiş Şarkılar” albümünde Yeni Türkü’nün “Göç Yolları” eserini yorumladı.
2005 yılında Yavuz Bingöl, Edip Akbayram, Manga, Teoman, Deniz Seki, Volkan Konak, Haluk Levent, Suavi, Ayhan Yener, Tuğrul Arseven tarafından yorumlanan Cem Karaca şarkılarından oluşan Mutlaka Yavrum albümü yayınlandı. Bu albüm daha önce yayınlanmamış İngilizce bir Cem Karaca şarkısı da içeriyordu. Ölümünün 6. yılında Beyaz Show’da daha önce kaydedip yayınlamadığı “Karagözlüm” adlı şarkı ilk kez gün yüzüne çıkmıştır.
CEM KARACA'NIN ÖLÜMÜ
8 Şubat 2004 sabahında, solunum ve kalp yetmezliğine bağlı
olarak ağır bir kalp krizi geçirdi. Uygulanan tüm müdahalelere
rağmen kaldırıldığı Bakırköy Acıbadem Hastanesi’nde 59 yaşında
hayata gözlerini yumdu. Hastane tarafından yapılan açıklamada
Karaca’nın ölüm sebebi kalp ve solunum durması olarak belirtildi. 9
Şubat 2004’de ikindi vaktinde Üsküdar Seyyit Ahmet Deresi Camii’nde
kılınan cenaze namazın ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda babası
ile aynı mezara defnedildi.
CEM KARACA'NIN ÖZEL HAYATI
Cem Karaca ilk evliliğini 22 Aralık 1965 yılında Semra Özgür ile yaptı. Özgür, Karaca’nın annesi gibi bir tiyatro sanatçısıydı. Bu evlilik fazla uzun sürmedi. Karaca, 1968’in sonunda yine bir tiyatro sanatçısı olan Meriç Başaran ile bir ilişki yaşamaya başladı. Ekim 1968’de Karaca ikinci evliliğini Başaran ile yaptı. Bu evlilik de 2 yıl sürdü. Üçüncü evliliğini Feride Balkan ile 21 Ağustos 1972’de yaptı. 1976’da çiftin oğulları Emrah Karaca dünyaya geldi. Çift, Cem Karaca’nın Almanya’da zorunlu yaşama döneminde ayrıldı. 5 Temmuz 1993’te Cem Karaca, dördüncü evliliğini ilk eşi Semra Özgür ile yaptı. Cem Karaca’nın son evliliği ise İlkim Erkan ile oldu.
Karaca’nın ölümünden sonra Karaca’nın çocuğunun annesi Feride Balkan ve son eşi İlkim Erkan Karaca arasında sorunlar yaşandı. İlkim Karaca, Karaca’nın çocukluğunda geçirdiği bir kaza sonucu kısır olduğunu, bu yüzden Emrah Karaca’nın onun oğlu olmadığını iddia etti. Mahkeme kararı ile Cem Karaca’nın mezarı açılıp DNA örnekleri alındı. DNA testi sonucu Emrah’ın Cem Karaca’nın oğlu olduğu tespit edildi. Bu olaydan sonra Balkan ve Emrah Karaca, İlkim Karaca’ya açtıkları hakaret davasını kazandı. İlkim Karaca daha sonra Cem Karaca ve Barış Manço kardeştiler iddiası ile medyada yer buldu.