Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yapılan operasyonu doğru buluyoruz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son günlerde rejimin kimyasal silahlarla yaptığı saldırın ardından ABD ve Rusya'nın başını çektiği bir restleşmeye şahit olduk. Bu sabah erken saatlerde ABD, İngiltere ve Fransa tarafından füze ve uçaklarla rejim hedeflerine yönelik sınırlı olduğu açıklanan operasyon yapıldı. Onun için bu gece uykusuz geçti. Bunu takip ettik. Rejimin daha önce de çeşitli defalar yaptığı bu saldırıların cevapsız bırakılması elbette düşünülmezdi. Yapılan operasyonu doğru buluyorum. O kimyasal silahlarla o yavruların düştüğü durumu herhalde tasvip etmemiz mümkün değildir. Kimse bunun faili, bedelini ödemesi lazım. Böylece rejim son günlerde muhaliflere yönelik sürdürdüğü hak, hukuk tanımaz saldırıların cevapsız kalmayacağını görmüş oldu" diye konuştu. 

"MAALESEF SURİYE'DE OYNANAN OYUN BAŞKADIR"



Suriye'de sadece kimyasal değil konvansiyonel silahlarla da katledilen insanlar olduğunu söyleyen Erdoğan, "Ancak kimyasal saldırıya gösterilen hassasiyetin rejimini konvansiyonel silahlarla katlettiği Suriyelilerle ilgili de sergilenmesi gerektiğini söylüyorum. Olay sadece kimyasal değil. Konvansiyonel silahlarla bunların kat be kat fazlası insan şehit edildi. Evvela 2011 yılında Daraa'da başlayan hadiselerden beri katledilen yüzbinlerce masum kadın, çocuk, sivilin hesabı sorulurdu. Sorulmadı. Maalesef Suriye'de oynanan oyun başkadır. Suriye'de yapılan iş önce rejimin zulmüne sessiz kalmak ardından terör örgütünü el altından destekleyip sahaya sürülmesi sonrasında başta bir terör örgütüyle projeyi hayata geçirmektir. Bunları kimse görmezden gelemez. Ama biz bunları hep söyledik. Biz bu oyunu çoktan çözdük. Eğer hedef DEAŞ'sa zaten savaşıyoruz. Mücadelemizi verdik. Nerede? Fırat kalkanında 3 bin DEAŞ'lıyı biz etkisiz hale getirerek attık" şeklinde konuştu.

"HAKİKİ ÇÖZÜM BULUNMASINI EN ÇOK BİZ İSTERİZ"



Suriye topraklarındaki tüm terör örgütlerini temizlemeyi hedeflediklerini söyleyen Erdoğan, "Suriye'de gerçekten ülke halkının güvenliği, huzuru, geleceği, hakları için bir adım atılacaksa önce hem rejime hem DEAŞ, PYD tüm terör örgütlerine karşı aynı ilkeli tavrın ortaya konması gerekir. Suriye halkı rejimle terör arasında tercih yapmak zorunda bırakılmamalı. Türkiye olarak Suriye topraklarını tüm terör örgütlerinden temizleyerek güvenli ve yaşanabilir alanlar haline getirmek istiyoruz. Gayemiz budur. Suriye sınırları içinde 7 yıldır 3 buçuk milyon Suriyeli misafir eden ülke olarak hakiki çözüm bulunmasını en çok biz isteriz. Fatih'te girdiğim kahveyi içtiğimiz yerde orada ders çalışan Suriyeli gençleri gördük. Şakır şakır Türkçe konuşuyorlar. Mutlu oldum sevindim" dedi.

"BİRAZ SONRA MACRON İLE GÖRÜŞMEM VAR"



Suriye'de düzenlenen operasyonla ilgili sabah saatlerinde İngiltere Başbakanı May ile görüştüğünü hatırlatan Erdoğan, "Çok güzel bir görüşme oldu. Bu atılan adımın içeriğini kendileriyle görüştüm. Tabii Rusya ile ABD arasındaki sıkıntının bir an önce barışa yönelik çözüme kavuşmasında fayda olduğunu söyledim. Biraz sonra Macron ile görüşmem var. Arkadaşlarım Putin ile irtibat halindeler. Onunla da ABD ile bugün yarın görüşmelerimizi yapacağız. Bu bölgede üzerimizdeki yüz çok ağır. Bizim sınırımız var. Ve burada akrabalıklar var. Sorumluluğumuz fazla. Yani biz birileri gibi eli kolu bağlı duramayız. planı programını çok iyi yapmamız gerekiyor. Ne rejimin zulmüne rıza göstereceğiz ne PYD'ye ne DEAŞ terör örgütlerine göz açtıracağız" şeklinde konuştu. 

"DAYANIŞMAMIZI SÜRDÜRECEĞİZ"



"Bu bölgede üzerimizdeki görev, yük çok ağır" diyen Erdoğan, "Niye? 911 kilometre bizim sınırımız var. Ve burada akrabalıklar var. Bu bağlar var. Sorumluluğumuz fazla. Bunu biran önce aşmamız lazım. Biz birileri gibi eli kolu bağlı duramayız. Ne yapacağımızın planını, programını çok iyi yapmamız lazım. Biz kendimiz ve Suriyeli kardeşlerimiz için doğru bildiğimiz yolda ilerlemeyi sürdüreceğiz. Ne rejimin zulmüne rıza göstereceğiz ne de PYD ve DEAŞ terör örgütlerine göz açtıracağız. 7 demiyorum 5 yıl önce şu Eset ile ilgili düşüncelerimize dünya kulak kabartsaydı bugün bu bölge o hale gelmeyecekti. Biz neler söyledik; ama maalesef bir kulaklarından girdi öbür kulaklarından çıktı. Çünkü biz işin içerisindeydik. Biz buranın yapısını, karakterini biliyorduk. Dün Dabık'ta, El-Bab'da DEAŞ'ın başını biz bunun için ezdik. Halen Afrin'de PYD'yi açtığı çukurlara bunun için gömüyoruz. Münbiç'ten Haseke'ye kadar olan sınır boylarımızdaki tüm teröristlere de inşallah aynısını yapacağız. Sahada bu şekilde yolumuza devam ederken soruna Cenevre ve Astana süreçleri çerçevesinde çözüm bulunması gayretlerine destek vermeyi de sürdüreceğiz. Astana'da Türkiye, Rusya, İran orada garantörüz. Dayanışmamızı sürdüreceğiz. Cenevre'de aynı şekilde. Diğer yandan Suriye özelinde başlayan ama hızla yayılma potansiyeline sahip bulunduğu görülen son kriz dünyanın nasıl bir büyük tehdit altında olduğunu da ortaya koymuştur. Buradan şimdi tüm dünyaya bir çağrıda bulunuyorum; gelin kimyasalıyla, konvansiyoneliyle, kitle imha silahlarının her çeşidini ve mevcut silahların geleceğini masaya yatıralım. Gelin Suriye'de yaşanan son krizi yeni nükleer ve konvansiyonel silahlanma projelerine ek kaynaklar aktarmanın değil bu imkanları tüm insanlığın hayrına kullanmanın vesilesi haline getirelim" diye konuştu.

"YETER Kİ GİTSİN TERÖRİSTLERİ YANINA ALMASIN"



CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Hatay ziyaretine de değinen Erdoğan, "Bay Kemal galiba bugün Hatay'a gidiliyor herhalde. Öyle bir haber aldım. Hayırlı yolculuklar biz dalga geçmeyiz Yeter ki gitsin ve takdir de ederiz. Hangi sanatçıyı almış ona da bakmayız. Yeter ki gitsin teröristleri yanına almasın. Adalet yürüyüşü adalet kavramı çok güzel bir kavram ama yanına teröristleri alırsan kusura bakma onun da adalet olmaz. Onun adı atalet olur. Şimdi biz yolculuğumuzu farklı yapıyoruz" diye konuştu.