Deniz kirliliği 'Mavi Kart' ile önlenecek
ÇEVRE ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar, teknelerden atık alımına ilişkin 'Mavi Kart' sistemini tanıttı. Mavi Kartın Türkiye'deki tüm limanlarda uygulanmaya başladığını belirten Birpınar, "Milyon dolarlık teknelerle gezip, ondan sonra da gezdiği denizi kirletmek, medeni bir davranış değil" dedi.
Abone olÇevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar, Mavi Kart sistemini tanıtmak ve denetlemelerde bulunmak için İzmir'in Çeşme ilçesine geldi. Birpınar'ı, Çeşme Kaymakamı Hacı Mehmet Kara, Çevre Yönetimi Genel Müdürü Sebahattin Dökmen, Sahil Güvenlik Ege Deniz Bölge Komutanı Albay Mete Çağlar, Çeşme İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Emin Yılmaz, Çeşme Sahil Güvenlik Komutanı Kıdemli Üsteğmen Önder Bulut, Çeşme İlçe Emniyet Müdürü Gürcan Alev, Çeşme Belediyesi Temizlik İşleri Müdürü Nurettin Sipahican karşıladı.
Bakan Yardımcısı Birpınar ve beraberindekiler, 2 Sahil Güvenlik
botu ve 1 Gümrük Muhafaza botu eşliğinde, Kıyı Emniyeti Genel
Müdürlüğü'ne ait botla deniz açılarak, Çeşme denizi ve marinalar
hakkında bilgi aldı. Ilıca Körfezi'nde gerçekleştirilen deniz
turunun ardından bir otelin marinasına çıkan Bakan
Yardımcısı Birpınar, gazetecilere Mavi Kart sistemi hakkında
açıklamalarda bulundu.
'GELECEK NESİLLERİMİZ İÇİN DENİZLERİMİZİ
KORUMALIYIZ'
Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin
Birpınar, Türkiye'nin tüm denizlerini korumak için 2 yıldır yoğun
bir çalışma başlatıldığına dikkat çekerek, "Avrupa Birliği
sürecinde Barselona Sözleşmesi kapsamında, bölgenin Akdeniz'e
kıyısı olan bütün denizleri koruma altındadır. Biz denizlerimizi
gelecek nesillerimiz için korumak istiyoruz. Dünyada en çok oksijen
üreten yerler, denizlerimiz ve okyanuslarımızdır. Gelecek
nesillerimizin faydalanmasını istiyorsak, oradaki canlı varlığı
korumak ve yaşatmak zorundayız. Gelecek nesillerimizin buralarda
denize girmesini, tatillerini geçirmesini veya bu bölgenin
insanlarının buradan turizm geliri elde etmesini istiyorsak,
denizlerimizi korumamız gerekiyor" dedi.
'DENİZDE KİRLİLİK HEM KARADAN HEM TEKNELERDEN
OLUŞUYOR'
Denizlerdeki kirliğin en önemli nedeninin kıyılardan gelen çöpler
olduğunu ifade eden Birpınar, "Kara kökenli kirletici dediğimiz
atıklar, vatandaşımızın sokağa attığı pet şişeler, yağmurla denize
ulaşıyor ve denizlerimiz böyle kirleniyor. Ayrıca teknelerden
dolayı kirlilik oluşuyor. İstanbul'dan biliyorum, teknelerinin
içinde yaşayan insanlar var. Yiyor, içiyor, lavaboya gidiyorlar. O
sıvı atıkları aynı yere basmaya başlıyorlar. Çünkü onların atık
depolama sistemi yok" diye konuştu.
'TÜRKİYE'DEKİ HER LİMANDA MAVİ KART UYGULAMASI
BAŞLADI'
Türkiye'de 296 limanda, yani Türkiye'nin bütün yat limanlarında,
teknelerin yanaştığı her yerde Mavi Kart uygulamasını
başlattıklarını açıklayan Birpınar, "Tekne sahibi vatandaşlarımız
teknesinde tuvalet, lavabo varsa, o sıvı atıkları belli aralıklarla
kıyıdaki sisteme veriyorlar. Atığı verdiğini de Mavi Kart
sistemiyle belgeliyorlar. Biz bu konudaki denetim yetkisini, Sahil
Güvenlik Komutanlığı'na devrettik. Onlar sürekli olarak
denizlerimizi ve tekneleri kontrol ettikleri için zaman zaman
tekneleri durduruyor ve mavi kart numarasını soruyor. O teknenin
atığını en son ne zaman verdiğini, hangi limandan ne zaman hareket
ettiğini sistemden online olarak görüyor. Biz bakanlığımızda da bu
sistemi görüyoruz. Eğer o tekne sıvı atıklarını vermemişse, 'Bu
kadar zamandır denizdesin, atıklarını ne yaptın' diye soruyorlar.
Eğer cevap veremiyorsa, o tekneleri cezalandırıyoruz. Milyon
dolarlık teknelerle gezip, ondan sonra da gezdiği denizi kirletmek,
medeni bir davranış değil. Bu denetimler, sadece Türk bandıralı
tekneler için değil, yurt dışından Türkiye'ye gelen tekneler de, 3
gün süresince burada kaldığı zaman mavi kartı almak zorundadır.
Onlar da atıklarını verdiğini online olarak sisteme işletmek
zorunda. Bu sistemi bütün Türkiye'de kurduk" dedi.
'KATI ATIKLAR DA AYRI AYRI TOPLANACAK'
Ayrıca sıfır atık çerçevesinde bütün limanlarda plastiği, camı,
metal ve organik atıkları ayrı ayrı toplayacak sistemi de
kurduklarını ifade eden Birpınar şöyle devam etti:
"Teknede yaşayan insanlar atıklarını ayrı ayrı toplayarak, limanda
da ayrı ayrı atabilecekler. Böylece o atıkların da ekonomiye
kazandırılmasını istiyoruz. Sahil Güvenlik Komutanlığımız, sürekli
olarak yetkileri çerçevesinde kontrolleri yapacaklar. İstanbul gibi
yerlerde de Büyükşehir Belediyesi kontrol ediyor. Bu kontrollerimiz
devam edecek. Vatandaşlarımızın ve gelecek nesillerimizin, daha
temiz, daha güzel denizlere kavuşması için bu kontrolleri
yapacağız."
'MAVİ BAYRAKTA BİRİNCİ SIRAYA YÜKSELME İHTİMALİMİZ
VAR'
Ülkeye gelen turistlerin mavi bayraklı plajları internetten
inceleyerek geldiklerini vurgulayan Birpınar, "459 mavi bayraklı
plajımız ve 22 de mavi bayraklı marinamız var. Turistler,
internetten bunları görüyorlar ve buraya geliyorlar. Mavi bayrakta,
dünyada üçüncü sıradayız. Böyle gidersek, İspanya ve İtalya'nın da
önüne geçip, birinci sıraya yükselme ihtimalimiz var. Yeter ki,
vatandaşlarımız denizleri kirletenleri bize ihbar etsinler. Denize
herhangi bir şekilde bir tekne sintine atığını veriyorsa,
vatandaşlarımız Alo 181 hattımıza ihbar etsinler. Bizler de onları
Sahil Güvenlik ya da Kıyı Emniyeti ile bularak onlara ceza yazalım.
Bu denizler hepimizin. Denizlerimizi korumak, kollamak görevi bize
düşüyor. Sadece devletten kontrol beklemeyin. Her vatandaşımız,
çevre gönüllüsü ve müfettişi gibi çalışmalı. Bunu yapabilirsek, her
iki kişiden birisini çevre gönüllüsü yapabilirsek, çok şeyi
başarmış oluruz" dedi.