Devlet Bahçeli grup toplantısında teklif etti! Osman Kavala...

Devlet Bahçeli'nin konuşmasından satır başları...

Bazı maksatlı cahiller Türkiye Cumhuriyeti'nin Osmanlı'nın reddi mirası ile kurulduğunu söylese de bu iddia tamamen uydurma, nesnel tarihsel gerçekliklere terstir. Cumhuriyeti övmek demek onun öncesini gözden çıkarmak değildir. 

Aziz Atatürk'e göre Cumhuriyet rejimi demokrasi sistemiyle devlet şekli demektir. Millet egemenliğine dayanması demokrasiyi sistem olarak benimsemesidir. Rejim ile hükümet sistemi arasındaki farkı çarpıtmak için kara propaganda yapanlar cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini hedef sistemine koymuşlardır. Gerçekte yegane değişen yönetim sistemidir. Rejim başka, hükümet ve yönetim sistemi başkadır. Türkiye'de rejimin adı cumhuriyettir, hükümet sisteminin adı cumhurbaşkanlığı yönetim sistemidir. 

Dün Damat Ferit vardı, bugün Zillet İttifakı’nın ara ortakları vardır. Türkiye Cumhuriyeti her türlü baskı ve müdahaleye direne direne kurulmuştur. 29 Ekim 1923’ün mimarı büyük Türk milletidir. Aynı şey 16 Nisan 2017’deki halk oylamasıyla gerçekleşmiş, aziz milletimiz cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini tercih etmiştir.

Kılıçdaroğlu'na: Akıl hocalarını gözden geçir

Kılıçdaroğlu Türkiye'de demokrasi olmadığını söylüyor. Bu ülkeye gerçek demokrasiyi getireceklerini vaat ediyor. Bu değerlerin koruyucu aziz Türk milletidir. Kılıçdaroğlu'na kim ne söylüyorsa komik duruma düşüyor yanlışa sürüklüyor. Akıl hocalarını gözden geçirmesinde fayda vardır. Türkiye'de demokrasi vardır ve hakimdir.

Büyükelçiler krizi

Türkiye'nin iç hukuk düzeni 10'lu büyükelçi grubu tarafından hedef alınmıştır. Mehmet Osman Kavala'nın avukatlığına soyunmuşlardır. Görevlerinin sınırlarını aşmışlardır. Bu 10 büyükelçi Kavala'nın serbest bırakılması konusunda açıklama yapmışlardır. Aynı talebi Kılıçdaroğlu seslendirmiş İP Başkanı da yeşil ışık yakmıştır. Zalim bir üst akıl hem büyükelçileri hem de

zillet ittifakını dürte dürte harekete geçirmiş ağız birliği halinde konuşmalarını dayatmıştır. Karşımızda şirret bir oyun söz konusudur. Emeller ortaya çıkmıştır.  Kavala Soros'un kuryesi, Gezi Parkı olaylarının finansörü azmettiricisi, 15 Temmuz'da Büyükada'da yuvalanan

casusların irtibatların içinde yer alan şaibeli kişidir. Açık  Toplum Vakfı'nın Türkiye piyonu bu şahıstır. Bir röportajda PKK'yı rasyonel politikalar yürüten bir örgüt olarak değerlendirecek kadar gözünü ve gönlünü karartmıştır. TESEV'de zehir saçmıştır. 

Anayasa Mahkemesi nerede bir hain varsa onun yanındadır

Osman Kavala, 18 Ekim 2017'de yakalanmıştır. 22 Mayıs 2019 tarihinde Anayasa Mahkemesi hukuka aykırı demiştir. Anayasa Mahkemesi öyle bir hale gelmiştir ki nerede bir hain varsa onun yanındadır. Terörist Demirtaş'ın yanında duran bu mahkemedir, Sarosçu fitnenin başında bulunan bu mahkemedir.

 Daha geçtiğimiz günlerde Baydemirle ilgili hak ihlali ve para cezası veren bu mahkemedir. Şu rezalete bakın ki hem canımızı alıyorlar. Anayasa Mahkemesi'nin şehitlerimizin kanını umursamadığı ortadadır.

Demirtaş, Kavala, Baydemir davalarında hak ihlali diyen varsa külahıma anlatsınlar. Sorarım sizlere AYM kapanmasın da hak ve hukukun itibarı mı yok olsun. AYM kapanmasın da terörle mücadeleye sünger mi çekilsin.  

Haydi buyursunlar, FETÖ'cüler ile bölücüler ile ilgili süren mahkemeler kısa süre içinde sonuçlandırılmalıdır. Teröre yardım ve yataklık yapan vekillerin dokunulmazlıklarının süratle görüşülmesi gerekmektedir.

Bu muhtıra ahlaksızlıktır, gayri meşrudur. G20 öncesi Türkiye'ye mesaj vermek isteyen varsa nal toplayacaklarını hatırlatmak isterim.

Kavala ile ilgili önerimiz şudur, önce cezasını Türkiye'de çekmesi sonra da vatandaşlıktan çıkarılarak 10 büyükelçiden birisinin ülkesine gönderilmesi milli bir zarurettir.