Dokunulmazlıkları kaldıralım; ByLock kullanan ortaya çıksın
CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, 15 Temmuz darbe girişiminin kurgusal bir senaryo olduğunu öne sürüp, "Ardından birkaç asker FETÖ adı altında tutuklandı, onlar bahane edilerek ayak bağı olanlar da ortadan temizlendi" dedi.
Abone olCHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, 15 Temmuz darbe girişiminin kurgusal bir senaryo olduğunu öne sürüp, "Ardından birkaç asker FETÖ adı altında tutuklandı, onlar bahane edilerek ayak bağı olanlar da ortadan temizlendi" dedi.
CHP Milletvekili Eren Erdem, Edebiyat Festivali
kapsamında Mersin'in Silifke İlçesi'nde parti binasını ziyaret
etti. Partisinin yöneticileri ve gençlik kolları üyeleri ile
buluşan Erdem, 15 Temmuz darbe girişimine değinerek, "15
Temmuz'da bir darbe girişimi oldu. O gece MİT Müsteşarı yemekteydi.
Karşısında aynı masada kim oturuyordu? ÖSO’nun siyasi kanadının
eski lideri Muaz Hatip. MİT Müsteşarının telefonuna o gece
ulaşılamadı. Güya sözüm ona darbe yapıldı. Kurgusal bir senaryo.
Ardından birkaç asker FETÖ adı altında tutuklandı, onlar bahane
edilerek ayak bağı olanlar da ortadan temizlendi" dedi.
Eren, Türkiye'de demokrasinin büyük bir zarar gördüğünü belirterek,
"Geçenlerde bir öneri sundum. Dokunulmazlıkları kaldıralım kimler
Bylock kullanmış, hangi milletvekillerinde bu uygulama var,
bilirkişi gelsin araştırsın ortaya çıkaralım, eğer
milletvekillerinizden 40 tanesinde Bylock çıkmazsa istifamı
vereceğim dedim. Kimse yanaşmadı. FETÖ terör örgütünün
iddianamedeki amacı Türkiye Cumhuriyeti anayasasını ortadan
kaldırmaktır. Bir anayasa kaldırılırsa, FETÖ ile aynı yerde yer
alınır" diye konuştu.
Partisinin Mersin Milletvekili Fikri Sağlar
tarafından Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz'ın
yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığı'na
verilen soru önergesine değinen Erdem, bir okulda yaşanan
taciz olayında Silifke Kaymakamlığı'nın savcılık soruşturmasına
izin vermediğine dikkat çekti. Erdem, "Silifke'de bir
kaymakam var.
Kendisi kaymakam mıdır, bir partinin unsuru mu, çözemedim. 657'nci kanunun 7'nci maddesine göre devlet memurları her durumda devletin menfaatlerini korumak mecburiyetindedirler.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na ve kanunlarına aykırı olan, memleketin bağımsızlığını ve bütünlüğünü bozan Türkiye Cumhuriyeti'nin güvenliğini tehlikeye düşüren herhangi bir faaliyette bulunamazlar. Aynı nitelikte faaliyet gösteren herhangi bir harekete, gruplaşmaya, teşekküle veya derneğe katılamazlar, bunlara yardım edemezler" dedi.