Endokrin Bozucu Maddeler Erken Ergenlik İçin de Risk Oluşturabiliyor!
Yapılan çalışmaların da gösterdiği üzere son yıllarda kız çocukları arasında erken ergenliğin daha sık görüldüğünü söyleyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Çocuk Endokrinoloji Uzmanı Doç. Dr. Elif Sağsak, maruz kaldığımız endokrin bozucuların son yıllarda giderek artmasının bu durumun nedenlerinden biri olduğunu söyledi. Doç. Dr. Sağsak, endokrin bozucuların nerelerde bulunduğu ve maruziyeti azaltmak için neler yapılması gerektiği konusunda önemli uyarılarda bulundu.
Endokrin Bozucu Maddeler Erken Ergenlik İçin de Risk Oluşturabiliyor!
Yapılan çalışmaların da gösterdiği üzere son yıllarda kız çocukları arasında erken ergenliğin daha sık görüldüğünü söyleyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Çocuk Endokrinoloji Uzmanı Doç. Dr. Elif Sağsak, maruz kaldığımız endokrin bozucuların son yıllarda giderek artmasının bu durumun nedenlerinden biri olduğunu söyledi. Doç. Dr. Sağsak, endokrin bozucuların nerelerde bulunduğu ve maruziyeti azaltmak için neler yapılması gerektiği konusunda önemli uyarılarda bulundu.
Endokrin sisteminin işlevini bozarak sağlığımızı olumsuz etkileyen maddeler endokrin bozucu olarak tanımlanıyor. Hormonları taklit ederek veya hormonların işleyişini engelleyerek etki gösteren endokrin bozucuların aynı zamanda vücudumuzda yağ dokusunda uzun süre depolanabildiği bilgisini veren Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Çocuk Endokrinoloji Uzmanı Doç. Dr. Elif Sağsak, gebelikte anneden de bebeğe geçerek bebeği de olumsuz etkileyebileceğini söyledi.
Bu maddelerin özellikle çocuklarımızın sağlığı açısından son derece önemli olduğunun altını çizen Doç. Dr. Sağsak, son yıllarda giderek artan oranlarda maruz kalınan endokrin bozucuların çocuklarda erken ergenliğin nedenlerinden biri olarak gösterildiğini söyledi.
ENDOKRİN BOZUCULAR ERGENLİK SÜRECİNİ NASIL ETKİLİYOR?
Doç. Dr. Elif Sağsak’ın verdiği bilgiye göre, endokrin bozucular doğal ve sentetik olarak 2 gruba ayrılıyor. Doğal endokrin bozucuların başında doğada bulunan, doğal hormon yapısındaki gıdalar olan fitoöstrojenler geliyor. Sentetik grup için de endüstriyel temizlik malzemeleri, fitalatlar ve tarım ilaçları (pestisitler) yer alıyor. Endokrin bozucuların ergenlik sürecini nasıl etkilediği konusunda Doç. Dr. Sağsak şu bilgileri verdi: “Endokrin bozucular vücudumuzda beyin veya üreme organlarındaki hormon reseptörlerini etkileyerek ergenliğin daha erken başlamasına veya kızlarda ergenliği taklit eden izole meme büyümesine neden olabiliyor. Daha nadir olarak gecikmiş ergenliğe de neden olabiliyor. Yapılan çalışmalarda günde iki kez kırmızı et yiyen, yoğun trafiğin olduğu anayol kenarında yaşayan, tütün dumanına maruz kalan kızlarda ergenlik yaşının daha düşük olduğu gösterilmiş. Başka bir çalışmada daha erken adet gören kızların idrarında daha ileri yaşta adet gören kızlara göre endokrin bozucular daha fazla tespit edilmiş. Aynı zamanda östrojenik etkileri olan endokrin bozucular erkekler çocuklarda da jinekomastiye yani meme büyümesine de yol açabiliyor.”
BU ÜRÜNLERİN FAZLA KULLANIMI MARUZİYETİ ARTIRIYOR
Uzun süre fitoöstrojenler içeren ürünlerin tüketimi ile vücutta östrojen benzeri bir etki görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Sağsak, “Fitoöstrojenler doğada bazı besinlerin içinde bulunur. Bunların başında soya ürünleri, keten tohumu, adaçayı, meyan kökü, ısırgan otu gelir. Fitoöstrojenler aynı zamanda çilek, kızılcık, ahududu gibi meyvelerde de bulunur. Bu meyvelerin yıl boyu, mevsimi dışında, günde 1 porsiyondan fazla tüketimi sonucunda da vücutta östrojen benzeri etki görülebilir. Bunun yanında çoğu bitki çayları ve besin takviyeleri içinde de bu maddeler yaygın olarak bulunmaktadır. Bitki çaylarının da çocukların beslenmelerinde yeri olmadığını hatırlatan Doç. Dr. Sağsak, sözlerine şöyle devam etti: “Tek tük, tadımlık tüketilen bitki çayları değil ama özellikle aylarca düzenli içilen, adaçayı, ısırgan otu içeren bitki çayları yine östrojenik etkiler göstererek çocuklarımızda erken ergenliğe neden olabilir.”