Erman Toroğlu'ndan olay sözler! "Türk futbolu bir pkk dönemi geçirdi"

Spor yorumcusu Erman Toroğlu, Takım Oyunu programında Fenerbahçe-Bursaspor maçını değerlendirdi. İşte Toroğlu'nun değerlendirmeleri...

"Maçta 3 gol var falan da farklı bir şey var. Fenerbahçe'de bir değişim olmuş. 18 yıl bir başkan tarafından idare edilen Fenerbahçe'de başkan değişmiş. O başkan değiştikten sonra stadyumun havası, seyirci inanılmaz değişmiş. TV'den fark ediliyor burada. Türk futbolu için büyük avantaj. Bunlar lokomotif kulüpler. Doğru iş yaparlarsa diğer kulüpleri de yanlarına çekerler. Güzel bir tablo var. Güzel de bir konuşma yapmış Ali Koç. Fenerbahçe'nin başarılı olmasını da istiyorum. 21 yaşında bir çocuk oynuyor Barış diye. Yer yerinden oynuyor. Doğal bir şey. Uzaydan gelmiş bir çocuk muamelesi görüyor. Hep turşuları almışız. Büyük paralar, büyük sahtekarlar, uçaktan inen sakat oyuncular, milyon euro verilip alınan komisyonlar, bilmem neler. Bütün bunlar yapılmışken, Fenerbahçe'nin kısa dönemde; başkan Ali Koç, Hüseyin Koç önemli değil burada. Geçen sezon ben yine benzer bir konuşma yapmıştım. Bu Ali Koç olur, Beşiktaş veya Galatasaray başkanı olur, önemli değil. Git oyuncu getir, uçak insin. Lan ne uçağı. Barış'ın iç hatlar İzmir uçağını bilen var mı. Fakat, biz hep dış hatlardayız.

TÜRK FUTBOLU PKK DÖNEMİ GEÇİRDİ

Bindirilmiş kıtalar, küfür ettirilenler, gazetelerden televizyonlardan adam kovdurmalar, federasyon basmalar. Türk futbolu bir PKK dönemi geçirdi. Yavaş yavaş çıkmaya başladık. O hoşuma gidiyor. PKK, silah, bir benzetme. Fenerbahçe kafilesine ateş edildi. Atılan mermi dışarıda patladı. İçeride patlasa 4-5 kişi ölürdü. Öyle yerlerden geçtik ki, düşman kelimeleri konuşuldu. Yok böyle bir şey ya. Bu tohumlar atıldı, atıldı. Fenerbahçe tribünlerine bakıyorum, farklı. Lider bir şey yaparsa diğerleri arkasından gelir. İnşallah başarılı olur ve örnek olur.

 

'ALDATILDIM' DEDİLER

Bir oyuncu çıkmış Barış diye, sanki atomu parçaladı. Bütün takımlar yapmalı bunu. 8-9 sene önce bir köy takımı çıkmıştı Alman ligine. Gidip orada hocasıyla konuştum, "Benim için 21-22 yaşındaki oyuncu yaşlıdır" demişti. Bir mantığı değiştirelim. 33-34'te sakat oyuncuları bile bile alıp, sağlık muayenesinden geçemeyen adamları alıp "Aldatıldım" diyenler oldu.

FENERBAHÇE YANLIŞ PRES YAPIYOR

Gelelim sahada oynana futbola. Fenerbahçe'de oyun şekli değişiyor ama çabuk olacak bir şey değil. Mesela, pres yapıyor, rakibi kıstırıyorlar. 3 futbolcuyla çok açık alanda yapıyor, kendilerini yoruyorlar. Bir ara Fatih Terim bunu yapmıştı. Okan'lar döneminde. Ortadaki oyuncular rakibi yengeç gibi kıstırıyordu. Fakat, 2-3 kişiyle olmaz. Rakip futbolcuya 4-5 kişiyle basacaksın. Bu yanlış pres yapmaktır. Doğru pres yaparsan oradan çıkamazlar. Fenerbahçe yapmak istiyor, yapamıyor ama yapacaklar.

 

MEHMET TOPAL'IN PENALTI POZİSYONUNA KARAR VEREMEDİM

Mehmet Topal'ın penaltı pozisyonuna tam karar veremedim. Görüntüyü doğru veremediler. Halil Umut Meler de VAR hakemiyle 15 dakika konuştu, mübalağa ediyorum tabii ama uzun süre konuştu. Ne konuştu acaba. Onlar da tam karar veremedi. İçeride mi, dışarıda mı olsaydı o kadar uzun sürmezdi bu konuşma. O 1 saniyede çıkar. O çok kolay. Önünde çünkü bilgisayar. Burada müdahale var mı, yok mu, itme var mı. Mehmet Topal'a penaltı yapıldı, ikinci golü Josef attı. Oyun şekli nasıl değişiyor bak. Fenerbahçe bence çok gereksiz ileride basıyor bence ama rakip takım biraz daha kaliteli olursa 2 topla geri 4'lünün üstüne giderler. Çok tehlikeli olurlar. Bu sefer Fenerbahçe defansı arkaya kaçıyor. Mesafe artıyor. Hem savunma, hem hücum çok yoruluyor. Fenerbahçe değişecek. En az 9-10 maç ister bu değişim.

BENFICA'YA BÖYLE OYNARSAN YANARSIN

Benfica'yı elemek için hücum ederseler kaybederler. Çok kontrollü oynayacaksın. Benfica, arkaya dırrıt diye, makara gibi çıkıyor. 5-6 defa geliyorlar ama iyi top kullanıyorlar. Fazla açılırsan yanarsın. Bursa'ya oynuyorlar ama böyle oynarsan yanarsın. 9-10 maçtan evvel bir takım bir hale gelmez. Şekil değişmeye başladı ama zaman alır. Fenerbahçe'de bir şey oldu. 20 yıl bir başkan var, bir zihniyet var. 20 sene! Çok uzun bir süre. Çocuk doğuyor, askere gidiyor. Erken evlense 3 çocuğu olur bir adamın, 17'de falan. Fenerbahçe bu zihniyetle idare ediyor. Fenerbahçe taraftarı, bilmemnesi, şusu, busu, basını, TV'si, gazetesi 1 kişi idare ediyor. 20 yıl sonra birisi çıkıyor, başkan oluyor. Başkan olurken çok şey değiştirmek için oluyor. Şuna şahit oldum. Ali Koç, 1907 Derneği'nde yemek verecek. Bir kısmı dedi ki, "Bu Ali Koç'tan başkan olmaz." Sordum niye diye, "Bizi toplantıya çağırdılar, bilmemkaç lira bizden para aldılar.", "Demek ki Fener'in aradığı başkan bu." Doğrusunu yapıyor. Oraya bedavaya gelmeyecek, Fenerbahçe'ye katkı sağlayacak. Geldikten sonra yaptığı hareketler hep doğru. İnşallah Fenerbahçe'de çok başarılı olur. Bu zihniyet, Ali Koç olur, başkası olur, diğer kulüpler de, "Geldiler, şekil değiştirdiler." derler.

ALİ KOÇ DEĞİŞMEZ

Barış'ın oynaması olay oluyor, 21 yaşında. Bu bizim ne kadar futbolumuzun zavallı olduğunun göstergesi. Milli takımda oynatıyorlar Belçika'da, orada, burada. Fakat, bu bir zihniyet işi. 21 yaşındaki bu futbolcu, bir önceki dönemin zihniyetinde oynatılır mı, oynatılmaz mıydı? Burada kafadan bir sistem var. Bir menajer buldular. Sistemi değiştiriyorlar. İnşallah doğru götürürler. Adam ne diyor, "Benim soyunma odasında, tesislerde ne işim var" diyor. Hepsi öyle başlıyor, zıbıtıyorlar. Bu baştan çizgisini koydu. Ali Koç girmez, değişmez. İddiaya girelim. Girmeyecek! Adam, ilk günden kendini bağlıyor.

AVRUPA'DA 10 TAKIMIN İÇİNE GİRER FENERBAHÇE

Ali Koç geldikten sonra Fenerbahçe, ligde ilk maçına çıktı. Ne değişti de bu seyirci var. Millet aptal, gerizekalı değil. 40 bin kişi var. Sadece başkan, yönetim ve zihniyet değişti. Böyle gidecekler. Fenerbahçe buna çok hazır bir takım. Fenerbahçe doğru giderse Avrupa'da 10 takımın içine girer. Fenerbahçe'de o potansiyel var. Beşiktaş, Galatasaray giremez. Fenerbahçe girer. Seyirci potansiyeli var. Siz de buradasınız, ben de buradayım. Doğru idare edilsinler 2 sene, şansları da yaver gider şampiyon olurlarsa, alır giderler, kimse yetişemez. Ben Fener, Galatasaray diye bakmıyorum. Doğru mu değil mi diye bakıyorum. Sahada işler doğru gitmezse, istediğin kadar sistemi değiştir tıkanırsın.

FENERBAHÇE'NİN BAŞARILI OLMASINI İSTEMEYECEKLER

Beşiktaş ve Galatasaray taraftarları, Fenerbahçe'nin başarılı olmasını istemeyecek. Eğer Fenerbahçe başarılı olursa, Galatasaray yönetimi çatırdayacak ve Beşiktaş yönetimi çatırdamaya başladı. Niye? Deniz bitti. Deniz bitti Beşiktaş'ta. Zaten, bunu Fenerbahçe yönetimi devam ederse bu zihniyetle 3-4 senede zirveye çıkar. Öyle hemen olmaz. Barış olay oluyor ama direkt kafadan oynatıyor.

FENERBAHÇE'NİN PENALTI POZİSYONU

Defalarca izledim. TV'den ne gösteriyorsa, VAR hakemi de onu görüyor. Yarın bir gün, aktüel kameralar vardır saha içerisinde, o görüntüler yok. Biz ne görüyorsak VAR hakemi ona göre ikaz ediyor. Ben Fenerbahçe'nin kazandığı penaltıya çözüm bulamadım. Arkadan geliyor, elini koyuyor. Görüntüler hep üst üste. Kale arkasında çekilse anlayacağım. Göremiyorum. Ceza sahası içinde, yani içeride. Darbe ne kadar karar veremedim.

BURSASPOR'UN GOLÜ İPTAL EDİLMELİ

Fenerbahçe'nin yediği golde, net faul var. Soldado'ya. Net faul var, seyrettim. Kafaya çıkarken itiyor. İtince alnından sekiyor ve arkaya gidiyor. VAR'ın onu iptal etmesi lazım.

ELLE OYNAMASA BURSALI VURACAK

Son pozisyonda Volkan ile çarpışıyor, sekiyor, sağ eli Volkan'a çarpıyor ama top gelirken son anda görüyor. İlk başta görmüyor, dağılıyor, sonra eliyor. Skrtel'in gördüğünü hissettim. Elle oynamasa Bursalı futbolcu vuracak. VAR ile nasıl görüyor, hakem nasıl görüyor, yüz ifadesinden hakem net karar verir. Volkan'a çarpıp geliyorsa, dağılmışsa verme penaltıyı.

HAKEMLERİN VAR İLE İŞİ ZOR, KARAR VEREMEDİM

Bu görüntülerle hakemlerin VAR ile işi zor. Dünya Kupaları 35 kamerayla çekildi. Burada büyük pazarlıklarla 11 kameraya çıktılar. 6'ydı 11'e çıktı. Tatmin edici değil. Al ileri, ver geri yapıyorduk kızıyorlardı. Bize kızıyorlardı. Bu görüntüyle ben karar veremedim."