Genç Pehlivanlar Berlin’de ödül için yarışıyor
Genç Pehlivanlar Berlin’de ödül için yarışıyor
Abone olBERLİN (CİHAN)- “Genç Pehlivanlar” Türkiye’nin değişik
bölgelerinden Malatya’ya gelen ve şampiyon olma hayali kuran 26
çocuk ile gencin hayatından kesitler sunuyor. Yönetmen belgeseli
çekerken küçük pehlivanlara büyük bir hassasiyetle yaklaşmış.
Gözleri dolan çocuklar kameraya rağmen gözyaşlarını gizlemiyor.
66.Uluslararası Berlin Film Festivali’nde yer alan ilk Türk
belgeseli olma özelliğine sahip “Genç Pehlivanlar” adlı film
seyirci önüne çıktı.
“Genç Pehlivanlar” festivalde çocuk ve gençlik filmlerinin
gösterildiği Generation Kplus Bölümü’nde Kristal Ayı için
yarışıyor. “Mavi Bisiklet” gibi, yine Berlin’in tarihi film salonu
Zoo Palast’ta30’da seyircisiyle buluşan “Genç Pehlivanlar”
özellikle Türkiyeli çocuk ve gençlerin ilgisini çekti. Seyirciler
arasından bir kız çocuğu, yönetmen Mete Gümürhan’a “Ata sporumuzu
Berlin’de gösterdiğiniz için size teşekkür ederim. Film çok hoşuma
gitti!” diyerek hem film ekibiyle hem de sinemada bulunan diğer
çocuk ve gençlerle sevincini paylaştı.
“Genç Pehlivanlar” seyirciyi günün birinde şampiyon olmak isteyen
ve bu amaçla Amasya Güreş Merkezi-Yatılı Okulu’nda kalan 26 çocuk
ve gencin yaşamlarına götürüyor. Filmde ailelerinden ayrı yaşayan
10 ile 18 yaşlarındaki çocukların özlemlerine, üzüntülerine,
hırslarına, yenilgilerine, başarılarına ve birbirleriyle
dayanışmalarına tanıklık ediyoruz. 26 çocuk ve genç arasından
Baran, Harun, Beytullah ve Ahmet ön plana çıkıyorlar.
Kilo sorunu olan Baran’ın annesini kaybettiğini ve dedesi
tarafından büyütüldüğünü, Harun’un bir önceki yıl kolunu kırdığını
ve o yüzden antrenmanlardan geri kaldığını öğreniyoruz. Sağlık
sorunları olan Beytullah’ın hırsına ve hevesine, yaş grubunun en
küçük şampiyonu olan Ahmet’in olimpik güreşçi olan abisine hem
özendiğine hem de onu kıskandığına tanıklık ediyoruz. Grubu bir
arada tutan Muhammed ve okulda herkesi güldüren sempatik Ümit ile
tanışıyoruz.
Belgesel filmi Kültür Bakanlığı’nın ve sponsorların katkılarıyla
çeken yönetmen Mete Gümürhan küçük pehlivanlara büyük bir
hassasiyetle yaklaşmış. Aralarından bazıları ya evini çok özlediği
için ya da antrenörün arzu ettiği performansı gösteremediği için
azarı işitip gözleri dolduğunda kameraya rağmen gözyaşlarını
saklamamış, üzüntüsünü gizlememiş. Hollanda’nın Rotterdam kentinde
doğup büyüyen ancak aslen Edirneli olan Mete Gümürhan “Genç
Pehlivanlar bir spor belgeseli değil, çocukların mücadelelerini
anlatıp hayatlarından kesitler aktaran bir yapım.
Ailevi sorunları olan çocukların kimlik bulma çabaları ve
sorunlarıyla baş edebilme hikâyelerini ön plana çıkarmak istedim”
diyor ve seyircilerin filme gösterdikleri ilgiden mutlu bir şekilde
“Uykusuz gecelere değdi. Seyircilerin verdiği tepkiler beklediğimiz
tepkilerdi. Çok sevinçliyim” şeklinde konuşuyor. Yönetmenin hemen
yanında duran yapımcı Aslı Akdağ ise Zaman’ın sorusu üzerine “Böyle
bir okuldan ve bu çocukların varlığından haberdar değildim. Hem
çocukların hem de güreşin tanıtımını yapabildiğimiz için mutluyum.”
diyerek bundan böyle bilinmeyen konuları işleyen belgeseller
çekmeye devam edeceklerini söyledi. CİHAN