Gıdahattı Bilim Kurulu Üyesi, mega projenin başına geçti

Prof. Dr. Hamit Köksel, Rusya’da yapılacak projeye tarafsız, alanında uluslararası tanınırlığı olan bilim insanı kimliğiyle başkanlık edecek.

Uzun yıllar Hacettepe Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalışan, şu anda da İSÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim üyesi olan Prof. Dr. Köksel, kariyeri boyunca hububat alanında birçok bilimsel çalışma ve proje gerçekleştirdi.

Prof. Dr. Köksel kısa bir süre önce Gıdahattı Bilim Kurulu’na da katıldı.

Rusya’nın mega projesi Prof. Dr. Köksel’e emanet

Rusya Federasyonu büyük araştırma projelerine devlet desteği veriyor. Devlet, birkaç yılda bir mega proje olarak adlandırdığı projeler için üniversite ve araştırma enstitülerine, yurt dışından konusunda uluslararası kabul gören konuk bilim insanları ile çalışma konusunda teşvik veriyor.

Omsk Devlet Tarım Üniversitesi de bu kapsamda 1 yıl önce Prof. Dr. Köksel ile irtibat kurarak, Sibirya ve kısmen Kazakistan bölgesindeki buğday kalitesini geliştirmeye yönelik ortak proje yapma teklifini iletti.

 Gıdahattı’na özel açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Köksel, teklifi kabul ettiğini ve 1 yıldır projede çalıştıklarını aktardı. Prof. Dr. Köksel süreci şöyle anlattı: “Bu dönemde araştırma fonları COVID-19 ve sağlık konularına odaklandı. Ancak buğdayın Rusya’nın önemli bir ihraç kalemi olması sebebiyle proje destek almayı başardı. Rusya’nın tarım gıda alanında destek verdiği tek projenin bu oldu. Bu bir mega proje, devletten çok büyük fon ayrılıyor. 3 yıl sürecek bu proje kapsamında ben de her yıl birkaç ay gidip orada çalışmalar yapacağım. Ancak pandemi nedeniyle henüz gidemedim.

“Rusya buğdayda katma değer peşinde”

Rusya ekonomisinde buğday çok önemli. Dünyaya çok önemli miktarda ihracat yapıyorlar. Türkiye de buradan yüksek miktarda ekmeklik ve makarnalık buğday alıp işleyerek satıyor.

Rusya buğdayı daha değerli hale getirmek, hammadde olarak değil işleyerek satmak için Omsk Üniversitesi’nde büyük, yüksek teknolojili bir laboratuvar kurulacak. Burada bölgede mevcut buğdayın kalitesi incelenecek, daha sonra klasik ıslah yöntemleriyle sağlık, beslenme ve işleme açısından kalitesi iyileştirilecek. Çeşit geliştirme çalışmalarının 3 yıllık proje süresinin ötesine geçmesini bekliyorum. Ben de bu çalışmalara katılıyor olacağım.”

 Türkiye tarımsal araştırmalarda ne durumda?

Hububat alanında Türkiye’deki durumu da değerlendiren Prof. Dr. Köksel, “Türkiye’nin tarım ve gıda konusunda çok iyi uzmanları ve ıslah kuruluşları var. Bu uzmanların bir kısmı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü’nde (TAGEM) yetişip üniversitelere geçti, bir kısmı özel sektörde çalışıyor. Yani insan kaynağı olarak iyi durumdayız.

Bir dönem benim de bünyesinde çalıştığım TAGEM ile halen birçok ortak araştırma ve proje yürütüyoruz. Tarla Bitkileri Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü ile de birçok proje yürüttük ve yürütmekteyiz.

Kamuoyunda çok bilinmese de önemli araştırmalar var. Türkiye’de yetiştirilen buğdayın önemli bir kısmı Ankara, Eskişehir ve Konya’daki araştırma enstitülerinde geliştirmiştir. Bunlar çok eski, 1925 – 1930’larda kurulan merkezler. Türkiye’nin şu anda buğdayda geldiği iyi nokta bu enstitüler sayesindedir” diye konuştu.

Kaynak: gidahatti.com