Kızılay'ın 'Ensar Vakfı bağışı' için suç duyurusu
Başkentgaz'ın Kızılay üzerinden Ensar Vakfı'na yaptığı 8 milyon dolarlık bağış tartışılmaya devam ederken HKP, Kızılay'ın Ensar Vakfı'na para aktarmasıyla ilgili suç duyurusunda bulundu.
Abone olBaşkentgaz'ın Kızılay üzerinden Ensar Vakfı'na yaptığı 8 milyon dolarlık bağış tartışılmaya devam ediyor.
Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), Kızılay’ın Ensar Vakfı’na para aktarmasıyla ilgili suç duyurusunda bulundu. HKP’nin avukatlarının Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı suç duyurusunda; Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık başta olmak üzere Kızılay yöneticileri, Başkentgaz Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun ile şirketin Genel Müdür Vekili Asım Yüksel ve Ensar Vakfı yöneticilerinin vergi kaçakçılığı, vergi ziyaı suçu ve görevi kötüye kullanma suçlarından yargılanmaları istendi.
“BU SUÇA İŞTİRAK EDEN KIZILAY YETKİLİLERİ DE YARGILANARAK CEZALANDIRILMALIDIRLAR”
Suç duyurusu dilekçesinde konuyla ilgili çıkan haberlere ve yapılan açıklamalara yer veren HKP’nin avukatları şu taleplerde bulundu:
“213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359.Maddesinde düzenlenen Kaçakçılık Suçu işlenmiştir. Şikâyet edilenler yukarıda ayrıntılıca açıklanan eylemleri ile sözkonusu suçu işlemişlerdir. Vergi Usul Kanunu’nun 359 ve devamı hükümleri uyarınca yargılanarak cezalandırılmalıdırlar. Bu suça iştirak eden Kızılay yetkilileri de yargılanarak cezalandırılmalıdırlar.
Ayrıca Başkentgaz bu eylemi ile Vergi Ziyaına neden olmuştur. Sözkonusu vergi ziyaı miktarı hesaplanarak; vergi ziyaı cezası, vergi aslı ve gecikme faizi ile birlikte tahsil edilmelidir. Bu vergi ziyaı suçuna iştirak eden yukarıda adları belirtilen tüm şikayet edilenler hakkında da gerekli takibat yapılarak cezalandırılmaları için kamu davası açılmalıdır.”
“KIZILAY YETKİLİLERİ GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA SUÇUNU İŞLEMİŞLERDİR”
Dilekçede ayrıca “Türk Kızılay Derneği yetkilileri, derneğe bağışlanan 7 milyon 925 bin ABD dolarını Ensar Vakfına bağışlayarak TCK 257. Maddesindeki Görevi Kötüye Kullanma suçunu işlemişlerdir. Yargılanarak cezalandırılmalıdırlar” ifadeleri kullanıldı.
HKP’DEN AÇIKLAMA: PEŞKEŞ ÇEKİLMESİNE SEYİRCİ KALAMAZDIK
Suç duyurusunun ardından HKP Genel Merkezi de yazılı açıklama yaptı.
HKP’den yapılan “Kızılay halkın olanaklarını Ensar Vakfı vb. ortaçağcı dinci örgütlere peşkeş çekiyor” başlıklı açıklamada, Kızılay yönetimine tepki gösterildi.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Kızılay'ın, yurtlarındaki tecavüz olaylarıyla gündeme gelen Ortaçağcı Ensar Vakfı'na 8 milyon dolar bağışta bulunduğu ortaya çıktı. Kızılay bu bağışı, Başkentgaz'ın kendisine yaptığı bağışı aktararak yapmıştı. Bu son dönemde gerçek işlevinden uzaklaşarak tamamen iktidardaki AKP’nin yandaşı bir kurum haline dönüşen Kızılay’ın olanaklarının Ortaçağcı siyasal İslamcı Ensar vakfı vb. kuruluşlara olağanüstü miktarlarda para aktardığının kanıtlanması olmuştur. Daha kim bilir henüz ortaya çıkmayan ne paralar aktarılmıştır. Bunlarda bir gün ortaya çıkacaktır.
HKP, Türkiye’nin en Yurtsever, Halkçı ve Kamucu partisidir. Bu nedenle ‘Tüyü bitmemiş yetimin hakkı’ olan ve halkımızın dişinden tırnağından artırarak yaptığı bağışlarla ayakta duran Kızılay gibi bir kurumumuzun olanaklarının Ensar Vakfı gibi dinci kurumlara peşkeş çekilmesine seyirci kalamazdı. Partimiz her zaman olduğu gibi bu yasalara aykırı, halkımızın bağış ve katkılarıyla biriktirilen ve tüm halka hizmet etmesi zorunlu olan Kızılay’ın olanaklarının Ensar Vakfı vb. Ortaçağcı örgütlere peşkeş çekilmesine karşı harekete geçti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulundu.”
“BUNDAN KAÇIŞLARI OLMAYACAK”
HKP açıklamasında ayrıca şunları kaydetti:
“Ancak AKP’nin hukuk bürolarına dönüşmüş yargının harekete geçeceği/geçebileceği kanısında değiliz. Zaten bir şey yapacak olsaydı, yasal zorunluluk gereği basına kamuoyuna yansıyan bu olay hakkında kendiliğinden soruşturma başlatarak, ilgililer hakkında kamu davası açardı. HKP bunları bilerek tarihe not düşmek ve yarın gerçek demokratik halk iktidarı kurulduğunda yargılamaların yapılabilmesi için dosyaların hazır olması için başvurmaktadır.
O gün geldiğinde tüm suçlular, gerçekten bağımsız mahkemeler önünde ve sadece kanuna ve vicdani kanaatlerine göre karar verecek Yargıçlar tarafından yargılanacaklar ve hesap vereceklerdir. Bundan kaçışları olmayacak. O günlerin er geç geleceğine adımız gibi eminiz.”