Koronavirüs hangi hayvandan bulaşıyor?
Başlangıçta yarasalardan yayıldığı öne sürülen korona virüsle ilgili yapılan bir araştırmada, virüsün en son pangolinlerden bulaştığı iddia edilmişti. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Veteriner Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Uzmanı Dr. Alper Bayrakal, korona virüsünün hayvanlarla olan bağlantısını,hayvanlardan korona virüsü insanlara bulaşma riski hakkında detayları açıkladı.
Birçok türü etkileyebilir.
Dr. Alper Bayrakal, yaptığı açıklamada şunlara değindi:
Koronavirüsler, coronaviridae familyasından RNA’lı virüslerdir. Kedi, köpek, sığır, deve ve yarasa gibi pek çok farklı hayvan türü ve insanda enfeksiyonlara sebep olabilirler.
Koronavirüsün bulaştığı iddia edilen yarasa çorbası.
Genellikle bu virüsler sadece adapte oldukları türlerde enfeksiyon oluştururlar. Fakat bu virüsler mutasyana uğrayarak genetik yapılarını değiştirme kabiliyetlerine sahip oldukları için bir türe özgün olan virüs, diğer türlerde de enfeksiyon oluşturmaya adapte olabilirler.
İnsanlardaki koronavirüsten farklı
Dr. Bayrakal, koronavirüsün insanlardaki virüsten farklı olduğunu belirterek, 'İstanbul Üniversitesi – Cerrahapaşa Veteriner Fakültesi, Viroloji Anabilim Dalında sığır, kedi ve kuş koronavirüsleri üzerine yapılan soy ağacı çalışmasında bu virüslerin genetik yapılarının insanlardaki koronavirüslerden farklı oldukları ortaya konmuştur' dedi.
Ana konakçı hayvanlar'
Koronavirüs hakkında pek çok iddia ortaya atıldı. Koronavirüsün ilk kez hayvanlarda ortaya çıktığı iddiasının doğru olmadığını belirten Bayrakal, şunları söyledi:
Coronaviridae familyasından virüsler türlere ait farklılıklar gösterirler. Yani her türe özgün Koronavirüs sujları bulunmaktadır. Buradan yola çıkıldığında bu virüslerin ilk olarak hayvanlarda ortaya çıktığını söylemek doğru olmayacaktır. Fakat ana konakçı olarak hayvanların olduğu daha önceki yıllarda zoonotik enfeksiyonlara sebep olan SARS ve MERS coronavirüslerinin ilk olarak hayvanlarda ortaya çıkarak akabinde insanlarda hastalık meydana getirdikleri doğrudur.
Normal şartlarda her türe özgün, o türe adapte olmuş ve yalnızca o türde hastalık meydana getiren Koronavirüs sujları mevcuttur. Fakat geçmişte örnekleri olduğu gibi örneğin 2002 yılında yine Çin'de başlayan ve 29 ülkeye yayılarak yaklaşık 800 kişinin ölümüyle sonuçlanan SARS-koronavirüsü yarasalara özgü bir virüs iken, mutasyona uğrayarak insanlarda enfeksiyon oluşturma kabiliyeti kazanmıştır. Aynı şekilde MERS koronavirüsü de develerden insanlara bulaşma olduğu bilinmektedir. Dünya Sağlık Örgütü'nün develerle temastan kaçının demesinin en büyük nedeni de budur.
Kedi ve köpekler risk altında mı?
Evcil hayvan sahiplerinin en çok merak ettiği konu, kedi veya köpeğinin de koronavirüs riski altında olup olmadığı. Dr. Alper Bayrakal konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
Koronavirüsler kendi bulundukları türler içerisinde genellikle oldukça bulaşıcı bir özelliğe sahiptirler. Türler arası bulaşma için elde net veriler olmasa da, aynı türe ait virüslerin bulaşıcılığı oldukça yüksektir. Örneğin kedilerdeki koronavirüs enfeksiyonları oldukça bulaşıcı olup, günümüzde sokak kedileri popülasyonlarının neredeyse yüzde 90’lık bir kesiminde virüs taşıyıcılığı bulunduğu tahmin edilmektedir.
Koronavirüs bulaşan bir hayvan tedavi edilebilir mi?
En korkunç senaryolardan biri evcil hayvanlarımıza koronavirüs bulaşması. Koronavirüs taşıyan veya salgına yakalanan bir hayvan, bazı spesifik belirtiler gösteriyor.
'Hayvanlarda koronavirüs varlığının araştırılması için geliştirilmiş hızlı tahlil kitleri bulunmaktadır. Bunun yanında daha gelişmiş ELİSA, Real Time PCR gibi yöntemlerle de hastalık, şüpheli hayvanlardan alınan kan ve dışkı numunelerinde de virüs varlığı tespit edilebilmektedir' diyen Bayrakal, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
Hayvan türlerine ve virüsün hayvanda yarattığı hastalığa göre farklılık göstermektedir. Örneğin koronavirüsün köpeklerde meydana getirdiği hastalık basit bir ishalle seyrederken, kedilerde mutasyona uğramış koronavirüslerden ileri gelen FİP hastalığı maalesef günümüz koşullarında semptomatik tedaviden ileri gidilemeyen ve genellikle yüksek ölüm oranına sahip bir hastalık olarak bilinmektedir.
Koronavirüsüne karşı, kendimizi koruduğumuz gibi evcil hayvanlarımızı da korumaya özen göstermekte fayda var.