Anasayfa /  Politika /  Ak parti

Maliye Bakanı Ağbal: 'KDV Kanununu baştan sona yeniden dizayn edeceğiz'

Maliye Bakanı Ağbal, KDV Kanununun zorluklar ortaya çıkardığını vurguladığı konuşmasında, "KDV uygulamasında aşırı bürokrasiyi ortadan kaldıracağız. KDV Kanununu baştan sona yeniden dizayn edeceğiz." dedi.

Abone ol
Abone ol 05 Mart 2017 03:55

KOCAELİ

Maliye Bakanı Naci Ağbal, Kocaeli Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nı ziyaretinde yaptığı konuşmada, meslek mensuplarının kazanımlarını arttıran, onları güçlendiren güvenceleri getirmeleri gerektiğini anlattı.

Bakanlık olarak vergi mükellefleri bakımından çok sayıda yasal düzenleme yaptıklarını, bunu vergiyi tam ve zamanında almak için yaptıklarını kaydeden Ağbal, bunun da getirdiği bir takım süreçler olduğunu dile getirerek, bu durumdan muhasebecilerin birinci derecede etkilendiğini bildirdi.

"KDV Kanununu baştan sona yeniden dizayn edeceğiz"

Muhasebecilik mesleğinde ücret almaya gelince zorlanmalar yaşandığını, devlet olarak muhasebecilerin ücret tahsilinde bir takım imkanlar sağlamaları gerektiğini vurgulayan Ağbal, Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun zorluklar ürettiğini ifade etti.

Vergi Usul Kanununun hem ödüllendirmesi hem de etkin yaptırım sistemi olması gerektiğini belirten Ağbal, "Şu günlerde KDV Kanunu ile ilgili çalışmayı önemsiyorum. Bunu birkaç ay içinde çalışacağız. Sosyal taraflar, sivil toplum örgütlerinin görüşlerini alacağız. KDV'yi yerli üretim üzerinde baskı olmaktan bir caydırıcı unsur olmaktan çıkaracağız. KDV uygulamasında aşırı bürokrasiyi ortadan kaldıracağız. KDV Kanununu baştan sona yeniden dizayn edeceğiz." değerlendirmesini yaptı.





Katma Değer Vergisi Nedir?

Ara malları ve hizmetlerin (bir önceki üretim aşamasından yapılan alışların) vergi matrahından düşülmesine imkan veren veya her aşamadaki katma değeri vergileyen bir yazılı muamele vergisi türü. 



Katma değer, basit bir tarifle; belirli bir üretim aşamasında belirli bir mal için yapılan faktör ödemelerinin (ücret, faiz, kar, rant) toplamıdır. Bir başka ifadeyle belirli bir üretim aşamasındaki bir firmanın satışları ile bir önceki aşamalardan yapılan alışlar arasındaki farktır. Bir ekonomide bütün firmaların meydana getirdiği katma değerler toplanırsa, o ülkedeki gayrisafi milli hasıla bulunmuş olur. 



Katma değer vergisinin türleri firmaların üretim esnasında kullandığı sabit varlıkların tabi olacağı işleme göre üç şekilde ortaya çıkar. Katma değerin bir firmanın satışlarından bir önceki aşamadan alışların düşülmesi ile bulunduğunu belirtmiştik. Eğer sabit varlıkların maliyeti alındığı dönemde satışlardan düşülürse tüketim tipi katma değer vergisi ortaya çıkar. 



Sabit varlıkların toplam maliyeti yerine amortismanın satışlardan düşülmesine imkan verilirse, gelir tipi katma değer vergisi; sabit varlıkların ne maliyetinin ne de amortismanın satışlarından düşülmesine imkan vermeyen vergi türüne de gayrisafi milli hasıla tipi katma değer vergisi denilir. 



En kolay ve yaygın olan katma değer vergisi türü, tüketim tipi olanıdır. Zira bu KDV türü, ekonominin tamamı düşünülürse, sadece tüketim mallarını vergilendirdiğinden perakende satış vergisinden farksızdır. Gelir tipi katma değer vergisinin matrahı ise gelir vergisi matrahı ile aynıdır.



Vergi hesaplanırken ise genellikle iki usul (metod) uygulanır. Bunlardan birincisi, verginin doğrudan doğruya katma değer üzerinden hesaplanmasıdır. Katma değer ya faktör ödemeleri toplanarak (toplama) veya satışlardan alışlar düşülerek (çıkartma) bulunduğuna göre, bu usul genellikle toplama metodu ve çıkartma metodu diye ikiye ayrılır. İkinci usul vergi mahsubu metodudur. Bu metodda, satış üzerinden ödenen vergilerden alış üzerinden ödenen vergileri düşürülür. Geriye kalan vergi, o aşamada ödenecek vergidir. 



Tabloda ödenecek vergi sütunu, o aşamadaki katma değer vergisini göstermektedir. Görüldüğü gibi vergi katma değer metoduna göre her aşamadaki katma değere % 10 vergi oranı uygulayarak veya her aşamada satış üzerinden hesaplanan vergilerden alış üzerinden ödenen vergilerin düşülmesi ile bulunur. Sonuç aynıdır. Ancak katma değerin bulunması daha zor olduğundan genellikle yaygın olan vergi alma usulü vergi mahsubu yöntemidir. 



Katma Değer Vergisi 1.1.1985 tarihinden itibaren 3065 sayılı kanunla Türk vergi sistemine girmiştir. Gelir vergisinden sonra Türkiye’nin ikinci büyük vergisidir. Vergi, esas itibariyle tüketim tipi katma değer vergisidir. Vergi konusunu, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin ticari, sınai, zirai ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yaptıkları teslimler ve hizmetler teşkil etmektedir. 



İhracat, deniz, hava ve denizyolu araçları, transit taşımacılık vergiden istisna edilmiştir. Ayrıca sosyal ve asgari amaçlarla belirli faaliyetler vergi dışı bırakılmıştır. Verginin genel nisbeti % 10’dur. Mükellefler işlemleri (teslimi, hizmet ifası) üzerinden hesaplanan Katma Değer Vergisinden, aynı dönemde kendilerine yapılan teslim ve hizmetlere ilişkin belgelerdeki Katma Değer Vergisini indirerek varsa farklı dönemi (1 veya 3 ay) takip eden belli sürede vergi dairesine öderler.

AA-TürkçeBilgi


Yorumlar
Çok Okunanlar