Mehmet Özdilek: ''Lucescu değerli biri ama Milli Takımın başında Türk antrenör görmek isterim''
Atiker Konyaspor'un tecrübeli teknik direktörü Mehmet Özdilek, Antalya'nın Belek bölgesinde gerçekleştirilen 2'nci devre hazırlık kampında lig yarışından, yabancı kuralına, Milli takımdan, Cenk Tosun'un Everton'a transferine kadar birçok konuda Doğan Haber Ajansı'na (DHA) özel açıklamalarda bulundu.
Abone olMehmet Özdilek, ''Geçen sene 43 puanla ligi 9'ncu bitiren ama
bunun yanında da Türkiye Kupası'nı kazanan bir Konyaspor, ve sezon
başı itibari ile de Süper kupayı kazanan bir Konyaspor vardı.Tabi
sezon başı itibariyle 10. haftaya kadar olan bölümle ilgili yorum
yapma şansım yok çünkü başında değildim" dedi.
''İLK 10 HAFTAYA NAZARAN ÇOK FARKLI BİR KONYASPOR OLDUĞUNU
DÜŞÜNÜYORUM''
Hem lig hem kupa hem de Avrupa Kupalarını 13-14 kişilik bir
rotasyonla götürmeye çalıştıklarını belirten Mehmet Özdilek, "Geçen
sene 43 puanla ligi 9'ncu bitiren ama bunun yanında da Türkiye
Kupası'nı kazanan bir Konyaspor, ve sezon başı itibari ile de Süper
kupayı kazanan bir Konyaspor vardı.Tabi sezon başı itibariyle 10.
haftaya kadar olan bölümle ilgili yorum yapma şansım yok çünkü
başında değildim. Ama 10. haftadan sonraki süreçte bence hem
oyunsal anlamda hem takım anlamında ilk on haftaya nazaran çok
farklı bir Konyaspor olduğunu düşünüyorum.Çünkü hem UEFA'da
yarışıyorsunuz, hem ligte hem de Türkiye Kupası'nda yarışıyorsunuz
ve belli oyuncu grubuyla yarışıyorsunuz. Biz bu üç kulvarı 13-14
oyuncu ile götürmek zorunda kaldık. Çünkü bazı oyuncular UEFA
listesine yazılmamıştı, bazı oyuncuların sakatlığı vardı. Biz bu
süreci iyi geçirdik. Bütün maçları özellikle Türkiye Lig'indeki tüm
maçları kazanabilecek kadar oynadığımızı düşünüyorum. Belki bugün
itibari ile 6-7 puanımız daha olabilirdi. Dolayısıyla gol
bölgelerindeki ciddi eksikliğimiz sezon başında olduğu gibi devam
ediyordu. Biz bu süreçte bir çok atraksiyon denedik, denemedik
değil tabi. Özellikle öndeki oyunculardan verim alabilmek adına
hepsine şans verdik. Ama son 2-3 maçı da Ömer Ali ile tek
santraforla bitirdik. Yani bu kadar oyuncu profilini denedik. Tabi
futbolun meyvesi de gol, o anlamda zaman zaman sıkıntılar yaşadık''
dedi
''2 OYUNCUYU BİTİRMEK ÜZEREYİZ TOPLAM 4-5 TAKVİYE
YAPACAĞIZ''
Gol yollarında yaşadıkları sorunu yapacakları transferlerle
çözebileceklerini ifade eden Özdilek, "Aslında Konyaspor 10.
haftadan sonra rakip sahada rakip 18 içinde ne fazla topla buluşan
en fazla topla oynayan 3. takım konumunda. Dolayısıyla o tarafa
kadar topu getirmede hiç bir sıkıntımız olmadı ama bitiricilik
itibari ile sıkıntılarımız sezon sonuna kadar devam etti. O sürede
de bir şey yapma şansımız yoktu, devre arasını beklemek zorunda
kaldık. Bu gün itibari ile ön tarafa 2 tane oyuncu ile görüşüyoruz
ve bitirme aşamasına geldik. Bir kanat ve bir orta saha oyuncusu
düşünüyoruz. En azında 4-5 oyuncu ile takviye yapacağız. Gol
sorunumuzu çözeceğiz" diye konuştu.
''LİG BİTTİĞİNDE İLK 10 İÇİNDE OLACAĞIZ''
İkinci yarıda gösterecekleri performansla sezon sonunda mutlaka ilk
10 takım arasında olacaklarını vurgulayan Mehmet Özdilek, "Ben
inanıyorum ki Konyaspor 2. yarıda her anlamda daha güçlü daha
kuvvetli bir takım konumuna gelecek. Geldiğim gün de söyledim.
Takımı tanıyorum oyuncuları biliyorum. Bulunduğu yeri de hak
ettiğini düşünmüyorum. Daha yukarılarda olmalı, hem seyirci profili
ile hem kulüp yapısı ile hem takım olgusuyla. Bir süreç yaşadık ama
inşallah 2.yarıda her şey bizim adımıza her şey daha güzel olacak
bundan hiç şüphem yok. Lig bittiğinde de biz muhakkak ki ilk 10
içinde olacağız. Bunu her konuşmamda vurgulayan birisiyim. Bunu
söylerken de oyuncu grubuma inandığım için söylüyorum. Seyirci
bizim için çok önemli. Sezona 5 maç ceza ile başladılar, 5 maç ta
deplasman koyduğunuz zaman 10 maç takımından uzak bir taraftar
grubu vardı. Konya'yı Konya yapan en önemli unsurlardan bir tanesi
taraftarın takımla bütünleşmesi. Biz bu desteği son haftalarda
üstüne koyarak gerçekleştirdik.İ kinci yarı onların desteği ile çok
daha iyi olacağız" şeklinde konuştu.
''NASIL BAŞLADIĞINIZ DEĞİL NASIL BİTİRDİĞİNİZ
ÖNEMLİDİR''
Lig ve kupa karşılaşmalarında üst üste Trabzonspor ile
karşılaşacaklarını belirten Özdilek, "Şimdi her maçı tek tek
düşüneceğiz. Kupa ile başlayacağız, biliyorsun Trabzon güçlü bir
rakip .İlk maçta kendi evimizde 1-0 kazandık bunun bir avantajı
var.16'sında rövanşı oynayacağız, buradan sağlıklı çıkmak istiyoruz
.4 gün sonrasında yine ligde Trabzonspor ile kendi evimizde ilk
müsabakamızı oynayacağız. Aslında bulunduğumuz konumla 9.sıradaki
takım arasındaki puan farkı 1-1.5 maçlık fark. Yani senin de ifade
ettiğin gibi çok büyük bir puan farkı yok. İkinci yarıya iyi
başlayıp iyi götürmek çok önemli bizim için. Her maçı kazanma
odaklı çıkacağız bundan önce çıktığımız gibi. Dolayısıyla bünyemize
katacağımız oyuncularla çok daha güçlü olacağız. Hep söylerim
'nasıl başladığınız çok önemli değil nasıl bitirdiğiniz çok
önemlidir'. Ben bu tür senaryoları 10-12 senedir yaşayan bir teknik
adamım. Dolayısıyla Konyaspor'un potansiyelinin ve gücünün olduğunu
biliyorum. Her maçı tek tek değerlendirip her maçı kazanma adına
sahaya çıkacağız ve belli haftalar sonra da kendimizi muhakkak
yukarılara atacağız bundan hiç şüphem yok" ifadelerini
kullandı.
''BENİM İÇİN YENİ BİR BAŞLANGIÇ YENİ BİR HEYECAN
GEREKİYORDU''
Gelecek sezon hedefe odaklı bir Konyaspor yaratmak istediğini
belirten Özdilek, "Tabi hedefler bitmez. Hedefi koyarsınız sonra
başka bir hedef yaratmak zorundasınız. Özellikle istikrarlı gelen
bir teknik adamım. Genelde istikrara çok inanırım. Çalıştığım
kulüplerde de bunu savunan bir teknik adamım. Yeni bir başlangıç
yeni bir heyecan gerekiyordu. Konyaspor bu heyecanı ve coşkuyu
yaşayabileceğim camialardan biriydi. 2 aylık sürede de bunu
hisseden yaşayan ve veren bir adamım. Buradaki hedefim daha yeni
başladı. Dolayısıyla futbolun realitesini de göz ardı etmeden
hedefler koyan bir adamım, burada başarılı olmak en büyük
hedeflerimden bir tanesi. Artı, Konyaspor'un hem seyircisi ile hem
kulüp yapısı ile hem organizasyonu ile bir çok şeyi aşmış bir
görüntüsü var. Bunu daha yukarılara çıkarmak en büyük hedeflerimden
bir tanesi. Bu sene geçiş süreci midir? Evet geçiş sürecidir, bir
değişim sürecidir ama gelecek sene itibari ile daha hedefe odaklı
bir Konyaspor olacak. Bunun için bu organizasyonun başındayım
zaten. Ama geçiş süreçleri bazen sancılı oluyor kolay olmuyor.
Burada kendinize, ekibinize, şehrinize camianıza güvenmeniz çok
önemli. Ben de bu ana temel üzerinde birlikteliği sağlayan bir
adamım. Umarım her şey düşündüğümüz gibi gider, inşallah bu seneyi
sağlıklı bir şekilde bitirip gelecek sene hedefe odaklı bir
Konyaspor yaratmak en büyük hayalim" dedi.
''CENK İÇİN İNGİLTERE ÇOK DOĞRU BİR SEÇİM BAŞARILI
OLACAĞINA İNANIYORUM''
İngiliz ekiplerinden Everton'a imza atan Cenk Tosun ile ilgili
açıklamalarda bulunan Özdilek, "Cenk'i çok başarılı bulan bir
adamım. Evveliyatını da biliyorum. Son 1.5 yıldır özellikle geçen
sene ve bu senenin Cenk üzerindeki gelişimini görmek önemli diye
düşünüyorum. Bunda en önemli unsur tabi ki Cenk'in kendisi; çünkü
mevkisel olarak iyi rakipleri vardı. Demba Ba olsun, Gomez olsun bu
sene Negredo olsun, tecrübeli ve iyi oyuncularla rekabet halindeydi
ve bunun gelişimine çok ciddi destek olduğunu düşünüyorum.
Televizyonda seyretmekle canlı seyretmek arasında çok ciddi farklar
var. Canlı 3-4 kere seyrettiğimde geçmiş yıllarını bildiğim Cenk'le
son dönemdeki Cenk arasındaki ciddi farkı gözlemledim, bence
hakkettiği bir yükseliş oldu. Tabi bu sadece ligimizde ortaya
koyduğu performansla değil, Şampiyonlar Ligi ve Türk Milli
takımının maçlarında önemli işler yaparak, önemli mücadeleler
vererek, önemli goller atarak kendi seviyesini çok daha yukarı
taşıdı. İngiltere bence doğru bir seçim. Fiziksel anlamda da Cenk'i
destekleyen bir lig. Everton da ihtiyacı olduğu bir oyuncuyu aldı.
Ümit ederim ki oradaki uyum sürecini çok çabuk bir şekilde atlatır.
Hem ülke adına, hem kulüp adına hem gelecek nesillerdeki Türk
oyuncular adına önemli bir misyon üstlendi. O olgunluğu da var
zaten, benim ümidim ve beklentim başarılı olması ki bunu
yapabilecek hem karakter olgunluğu var, hem de yetenekleri var.
Herkesin beklentisi de zaten bu yönde. Başarılı olursa muhakkak ki
diğer kapıları da açacaktır. Yani 27-28 yaşında yurtdışına transfer
yapılamaz olgusunu da yıkacaktır. Çok önemli bir misyon
üstlenmiştir ümit ederim ki başarılı olur; olacağına da adım gibi
eminim. Ama kolay da olmayacak, onun için de zor olacak. Bu
tecrübeye bu olgunluğa sahip olduğunu düşündüğüm için başarılı
olacaktır. Yabancı dili bilmesi önemli, kendini geliştirmesi ona
çok büyük fayda sağlayacak" diye konuştu.
''YABANCI FUTBOLCU TRANSFERİNE MUTLAKA KRİTER
KONULMALI''
Yabancı kuralına bir kriter getirilmesi gerektiğini ifade eden
tecrübeli teknik direktör, "Yabancı kuralı enteresan. 5, 5+3,6,6+2
derken bir anda serbest bırakıldı .Serbest bırakılınca her takımın
14 artısı oldu .Bu çok ciddi bir sayı diye düşünüyorum. Ben iyi
futbolcuya karşı değilim, muhakkak ki iyi futbolcular ülkemize
gelmeli, ligimize katkı sağlamalı, bu rekabetin içerisinde olmalı.
Yabancının da buraya gelebilmesi için ülke federasyonunun bazı
kriterler koyması gerektiğine inanıyorum. Bunun örnekleri Avrupa'da
çok var. İngiltere'de, İspanya'da, İtalya'da. Yani biz yabancıyı
alıyoruz ama bazı kulüplerde sırf almak için var. Bu tür
düşüncelerden biraz uzaklaşmak gerekir, onun için de yabancıya
kriter konmalı. Yoksa iyi futbolcunun Türk'ü yabancısı fark etmez,
bunu ayırt etmek gibi bir lükse sahip değilim. İyi futbolun iyi
futbolcularla oynandığını bilen ve destekleyen bir adam olarak tabi
ki kaliteli yabancının ülkemde olmasından son derece mutlu olurum,
kendi takımımda olmasından çok büyük mutluluk duyarım. İyi oyuncuya
kimsenin hayır deme şansı yok. Sıradan dediğimiz oyuncu profiline
de o şansı vermek yerine bizim Türk gencine o şansı vermeyi daha
doğru buluyorum. Öbür türlü elinizde bu kadar yabancı varken Türk
gencini oynatma konusunda sıkıntı yaşıyorsunuz" şeklinde
konuştu.
''LUCESCU DEĞER VERDİĞİMİZ BİRİ AMA MİLLİ TAKIMIN BAŞINDA
TÜRK ANTRENÖR GÖRMEK İSTERİM''
Milli takım ile ilgili düşüncelerini de DHA'ya anlatan Mehmet
Özdilek, "Avrupa'da da bir çok ülkede yabancı serbest zaten. Milli
takım başarısızlığını yabancıya bağlarsak işin kolay tarafı olur
diye düşünüyorum. Temel eğitim ve altyapı çok önemli; bunu yıllardı
konuşuyoruz ama bunda ne kadar ileriye gittik. Eskiye göre
ilerlemiş olabiliriz ama eylem anlamında tartışmak lazım. Genç
oyuncu oynatmak anlamında da bazı kurallar koyulması lazım.
Kulüpleri teşvik etmek lazım, sadece yabancı kuralını serbest
bırakmakla yapmamak lazım. Genç oyuncuyu oynatan kulüpleri o
anlamda teşvik etmek lazım ki en azından altyapıya eğilsinler. Ben
Türkiye'de oyuncu kalitesinin yüksek olduğuna inanıyorum. Önemli
olan sabır içinde yarışmacı süreçte bunlara zaman vermek ve takımın
içine adapte edebilmek. Burada da en önemli şey istikrar geliyor.
Teknik direktör, başkan ve yönetim istikrarı çok önemli.
Milli takıma bakıldığında da orada da istikrar çok önemli. Lucescu
çok sevdiğimiz, değer verdiğimiz bir teknik adam ama Türk Milli
takımının başında Türk antrenör olmalı. Benim düşüncem bu. Çünkü bu
ülkeyi bilen, bu ülkenin kültür yapısını bilen, bu ülkenin altyapı
değerlerini bilen, kendini geliştirmiş, orada çalışabilecek çok
teknik adamımız var diye düşünüyorum ama tabi tercih edenlere de
saygı duymak lazım. Özellikle bakıldığı zaman Milli takımın her
türlü ulusal turnuvalarda olması gerekirdi. Bu felsefe ile yola
çıkmak lazım. Avrupa Şampiyonası'nda varsınız, Dünya
Şampiyonası'nda yoksunuz. 10 sene önce varsınız 10 sene sonra
tekrar bir şampiyonada varsınız. Dolayısıyla bu kadar uzak kalmak
ülke futbolu adına çok ta doğru bir süreç değil. Muhakkak ki
futbola yön veren ülkeler arasında olmak istiyorsanız bu tür
şampiyonalarda olmanız gerekir. Biz maalesef kendi içimizde bu
kavgadan bir türlü arınamadığımız için turnuvalarda sadece seyirci
olabiliyoruz. Biz teknik adamlarımıza inanırsak birçok şeyi çok
daha çabuk hallederiz diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
''LİGİN 2. YARISI ÇOK SERT AMA BİR O KADAR DA GÜZEL
GEÇECEK''
Üst sıralarda ve düşme potasında yarışın bu sezon daha zor
olduğunun altını çizen Özdilek, "Benim aslında istatistiklerle de
ifade ettiğim ve söylem olarak da ifade ettiğim şeyleri destekleyen
unsurlar bunlar. Yani bütün son süreçte kulüpler bazında, milli
takımlar bazında şampiyonalar bazında bakıldığı zaman bütün
başarılarda Türk teknik adamlar var. Geçmişte bizim olduğumuz
dönemde biraz daha yabancı antrenör profili ön plandaydı ama
özellikle 90'lı yıllardan sonra kendini geliştiren Türk antrenörler
biraz daha bu mecrada yer almaya başladı. O süreçten sonraki
periyotta da bütün başarılarda Türk antrenörlerin imzası var. Tabi
2. yarı biraz daha sert geçecek onu söyleyeyim. Yukarısı için de
sert geçecek alt taraf için de sert geçecek. Tabi ne kadar çok
hedefe giden takım varsa kalite o kadar artıyor. Türkiye Lig'i
kolay bir lig değil. Hem ekonomisiyle, hem oyuncu kalitesiyle her
geçen gün üstüne koyarak gelişen bir lig var.17 hafta çok fazla
kopma olmadı. Belki de tarihinde en fazla adayla lige devam edilen
bir periyot. Bu da futbolu bence güzelleştiriyor. Geçen sen ile bu
seneye seyirci profili açısından baktığımızda %44-45 bir artış var
Bu da futbolu seyir anlamında daha yukarı taşıdığımız destekliyor.
Ben 2.yarının çok sert ama o kadar da zevkli geçeceğine inanıyorum.
Özellikle 25 -26. haftadan sonra biraz daha resmi net görmeye
başlarız diye düşünüyorum. Alt taraf için de aynı şey geçerli. 9.
ile 16. arasında 3-4 puan var, iki maç kazanıp 9. olabilirsin, iki
maç kaybedip 17.olabilirsin. Aynı heyecan ve set mücadele altta da
devam edecek. Biz de kendi açımızdan baktığımız zaman altta olmak
istemiyoruz. Hem oyun tarzımızla, hem anlayışımızla, hem taraftar
desteğimizle 2.yarı çok daha güçlü ki bunu oynadığımız son 7 maçta
destekleyerek geldik. Çok daha güçlü, ne yaptığını bilen,
taraftarıyla bütünleşmiş iyi bir Konyaspor olacak ve sıralamada
yavaş yavaş yukarı tırmanan bir takım olacağız bundan kimsenin
şüphesi olmasın" diye konuştu.