Meme kanserinde kemik metastazına yol açan protein saptandı
Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türü olduğunu, hayatları boyunca neredeyse her 8 kadından 1 tanesi meme kanserine yakalandığını belirten Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Uğur Coşkun, erken safhalarda teşhis edilen hastalarda kanserin yayılmasını yani metastazı önlemeye yönelik tedaviler uygulandığını, fakat buna rağmen bir kısım hastada metastazın önlenemediğini bildirdi.
Abone olMeme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türü olduğunu, hayatları boyunca neredeyse her 8 kadından 1 tanesi meme kanserine yakalandığını belirten Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Uğur Coşkun, erken safhalarda teşhis edilen hastalarda kanserin yayılmasını yani metastazı önlemeye yönelik tedaviler uygulandığını, fakat buna rağmen bir kısım hastada metastazın önlenemediğini bildirdi.
Prof. Dr. Uğur Coşkun, kemik metastazı meme kanserinin en sık yayıldığı yerlerin başında geldiğini belirterek, “Genova Üniversitesinden Didier Picard ve arkadaşları Nature Communications dergisinde birkaç gün önce ilginç bir çalışma yayınladılar.
Araştırmacılar yaptıkları deneysel çalışmada ZEB1 isimli proteinin meme kanseri hücrelerin esnekliğini artırdığı ve metastaz ile ilişkili olabileceğini saptadılar. Bu deneysel çalışmanın sonucuna göre eğer tümör hücreleri ZEB1 proteini içeriyorsa kemiğe metastazın geliştiği, eğer bu protein tümör hücrelerinde bulunmuyorsa metastazın direkt olarak akciğerde olduğunu saptadılar” dedi.
Günümüzde artık her kanser hastasını bireysel olarak değerlendirme dönemindeyiz diyen Prof. Dr. Coşkun şu bilgileri verdi: “ Her hastanın kendi tümör özelliklerine göre hastalık seyri değişiklik göstermekte. Bu çalışma bize metastazın hangi bölgeye olabileceğini gösterebilmesi açısından önemli.
Eğer bu ZEB1 proteinin rolü insan çalışmalarında da ortaya konulursa hangi meme kanseri hastasının kemik metastazı, hangisinin akciğer gibi organ metastazları açısından risk altında oldukları önceden saptanabilecek.
Bu ve benzeri mekanizmalar ortaya konuldukça daha etkin tedavi yöntemleri geliştirmek hatta metastazı gelişmeden önlemek mümkün olabilir.”